Biz : Kahve ve mola-duvar ve tablo-masal ve gemici-silah ve kurşun gibiyiz. Yani..Deneme 1: bir kahve molasında, duvardaki tabloya bakıp, masaldaki gemici oluverirken, korsanları silahından çıkan kurşunlarla vurabilmek gibi.Ya da..Deneme 2 : bir kahve molasında,duvardaki tabloya bakıp,masaldaki gemici oluverirken, magandanın silahından çıkan kurşunla şakağından vurulmak gibi.Birincisi fazla hayal , ikincisi acımasız. Olmadı. Sil baştan.Biz : Kral ve soytarı-şarap ve kadeh-dağ ve ırmak-kan ve damar gibiyiz. Yani..Deneme 1 : kral soytarıya gülerken, şarap kadehinden bir yudum alırken, fethedeceği ülkeler için aşacağı dağları-ırmakları düşlerken, damarındaki kanın çoşku ile akması gibi..Ya da..Deneme 2 : kral soytarıya gülerken, şarap kadehinden bir yudum alırken, fethedeceği ülkeler için aşacağı dağları-ırmakları düşlerken, damarının tıkanıp kan akmayınca oracıkta yığılıp kalması gibi.Olmadı. Sil baştan.Biz diye bir şey yok ki!!Ben, ben gibi. O, her şeyden biraz sanki…
yorumlar
“sil baştan başlamak gerek bazen, hayatı sıfırlamak..” şebnem ferah ın şarkısı geldi aklıma.çok beğendim morfik..
teşekkürler.lesorcier, kurbanın adını merak ettim?
iki kere okudum.sonuç başarısız.
Jane doe, bu
şimdi ben bugünlerde yazın dünyasına ve sanata yakınlaşma çabası içindeyim. anlamaya çalışıyorum. bu yazıyı yazmaktaki amaç nedir. yani bu yazının okuyucuya ne vermesi beklenmektedir. herkes anlıyor ben anlamıyorum. intihara meylettim yahu. beni de aranıza alın. okuyup kendimce çıkarım yapmam mı gerek?
korktum. tamam, girmeyelim.
hıhı tam olarak böyle.Morfik uzattıkça uzatsan, biryerlere çarptırsan daha zevkli bir deneme olurdu hemencecik bitti canım sıkıldı.
kararında bırakmak iyidir.örnekleri çoğaltmak okuruna kalmış.
Biz : Açık pencere ve rüzgar-begonya ve kırmızı-nota ve ezgi gibiyiz.Yani…Deneme 1 : Açık pencereden esen rüzgarın,masanda duran begonyaların kan kırmızı kokusunu burnuna taşırken,hava da asılı duran notalara çarparak O ezgiyi hatırlatması gibi.Ya da :Deneme 2 : Açık pencereden boşluğa atlarken,saksıdaki begonyaya çarpınca,rüzgarın ezgisindeki notaların kırmızıya boyanması gibi.Nacizane deneme 🙂
ya güzel deneme olmuş:)
evrim, süper deneme. :)) yeniden yazacağım.rüzgarın ezgisindeki notalardan 10 deneme çıkar. 🙂
ha ha sahiden de benzemiş yahu..başarılı.ellerine sağlık.
sanırım arap olmak zor zanaat…
pardon zoey?
bişi anladıysam arap olayım diye bişi var yaaa haniondan şeyettim öle…
ooov so sori bebeğim ama bunu en son başka bir yazıda söylediğimde feci şekilde fırçalandığımdan seni uyarmayı kendime borç bilirim.anlamıyorsan bu senin ayıbın hatta beğenmiyorsan yazma ekibi var çok pis döverler. ağzını burnunu kırarlar insanın.
uyarınızı kale alacağım mansoncum…ama demiş ya mevlana celalettin rumi;düşmanım köpeğini salar üstüme köpek ısırır bacağımı;çok canım yanar ama köpek değilim ısıramam onu ısırırım dudağımı…biz dudağımızı ısırmaya devam edelim 😉
olm siz insan değilmisiniz nasıl anlamıyorsunuz san`at tan ?
sanırım ben köpeğim.
şunu da ekleyeyim dünyaya bir kez daha gelsem karınca yiyen olmak isterim.
bende conta olucam bi dahaki sefere…
insanüstüyüm sanırım…
bi kez zonta bi kez de cunta oldum. contayı da denemek lazım tabi.
bende bi kez monte, dört kez de kont de Monte Cristo oldum..
benim yazımda değil arkadaşlar.beğenmediyseniz istediğiniz kadar söyleyebilirsiniz.beğenmek kadar beğenmemek te normal.ama itiraf edin süperim.çekemiyorsunuz desem ortalık nolur acaba.falla kötü bir espri.yok yani ööle bişey. :))
iki kez demonte oldum, üç kez rot balans ayarı oldum. ama hiç biri değnek olduğum dönem kadar şaşaalı değildi.
kudurup delirmeyip densiz eleştirilerimizi bile alçakgönüllülükle karşılayabilen bir tenisçi filelerin şahıdır.
anlayabilseydim beğenip beğenmediğimi ifade edebilcektim sanki…
arkadaşlar müsade ederseniz bu işe kökten çözüm getirmeyi öneriyorum.anlama terapisi uygulamasına başlayalım.:)))
terapiniz üst modeller ve köpekler için olsun mümkünse…
beyni aldırdım ben geçen. çok faydalı olabileceğini sanmıyorum morfik kuzum.
haa tabii ya da bi ayar çekelim biz campellanın güneş ülkesi kıvamında…
evet şimdi uzanın şöle, rahat olun, hafifleyin. kuş gibi deyimi var ya ondan. odaklanın. tamam mı? :))) pc’yi de kucağınıza alın tabii.
iç çamaşırlarımızı da çıkaralım mı?
nereye uzanıyoruz. koğuş tarzı bir yer mi burası. katakulli olmasın.
istersen tavana çık.sonra sarkıt ol orda.kan pompalanması açısından. :))
ya durun bi voltranı oluşturacaz.
voltran hiç hazetmemşirinler olabilir amane de olsa kominist sistemin tüketici minnoşları…
hımm.peki hangi şirin?bu çok önemli bir mevzu.
manson uzandığı yerde iptal.ses ver. 🙂
manson uykucu zoey somurtkan olsun mantarlarına çekilsinler şimdilik…
ben de gargamel bu durumda. :))
beğeniler için teşkür ederim :)dar alanlarda kısa kısa paslaşıyorum işte sizlerlen,daha yeni olduğum için bu arena da biraz ürkek ve çekik kalıyorum fekat katılmaktan da kendimi alamıyorum…gerçekten garip ve hafif bir ortam var burda,bu hafiflik insanı geriyor kanımca 🙂
ayrıca anlaşılmaz olmak da anlaşılır şeydir,yadırganacak şey değildir…yadırganmaktansa anlaşılmaz olmak daha iyidir :)(konuyu anlayanlar anlamayanlara anlatsın !)
şey dedinde aklıma thing geldi. Dinçleşmiştir baya :P.Zaten anlaşılmaz olduğumuz için yadırganıyoruz. Yadırgansak anlaşılamıyoruzdur. Seninki doğuştan devrik teori ewrim 🙂
anlaşılmayan şeyler midir yadırgananlar,anlaşılmayan olanı anlarsın ki yadırgarsın,anlamışsındır ki yadırgamaktasındır…anlayıp anlamayadığını anlamazsan neyi yadırgayacaksın ?!yadırgamalar bile anlamadan yapılıyor.önce anla sonra yadırga,yadırga sonra neyi niye yadırgadığını anla :)yadırganmak ön yargı barındırır içinde,bu nedenle yadırganmaktansa anlaşılmaz olmak daha iyi şeydir kanımca 🙂
Morfik yaraticiliga devam diyorsun..Super..
aa denizden pbk çıkmış. :)gene iltifatınızı esirgemediniz teşekkürler efenim.
Her zaman iyi iyiye iyi demesini iyi bilirim..Burada sasirmak istiyorum, hepsi bu 🙂
Turkcem bozuluyor boyle ulke degistirince arada, sorry..
Türkçeni yesinler senin.Hep bozuktu ki..
şaka şaka :)hoşgeldin demek istedim sadece kendimce..welkom
:))
deniz dedin de pbk, aklıma benim de deniz geldi şimdi, masmavi, dalgalı, köpüklü falan ….
ben kaldım buralarda. 🙁
burada heryer kanal, hava sicak, sortla geziyorum..
şortun kısalığı nası ? bi de üst giyim olarak ne tercih ettin ,
off off diorum sadece. 🙁 ama senin adına seviniorum.
kimse kimseye bakmiyor ki..pek bir ozelligim yok burada..Ulkeme donmem lazim derhal..:)
sokakta şortla gezinirken blackberry ni de kullanabilmen ne güzel, imrendim sana pbk, ben koca leptopumu taşımıştım ordan oraya…
nevigator var hepsinden onemlisi..
heh bi de o var tabi, hayatta kaybolmazsın sokaklarda… ama ben kayboluyorum denizlerde…
aaa, kop da gelmiş. bu pazartesi günü gelmesi gelmiş herkeslerin.
hadi kop, sen heryerden cikarsin, tekne batsa da..Boyle bir izlenim olustu ben de, silinmez artik yorumlarimiz gibi..
çıktığım yerde bakrım durum nası, işime gelmediyse tekrar dalarım 🙂
hahaha, morfi nin gecenlerde kuyrugunu koymasi bir yaziya oldukca gercekci olmus yani…
pbk, hoş geldin…merak ettim kuyruk derken? neyden bahsettiniz?
:))) ve küçük bir orkide resmini saymazsak tek resimli yazım.dikkat çekmek istedim. 🙂
Hosgeldim gidiyorum, Mak…Bir yazisinda Kop un avatarini koymustu Morfi o geldi aklima..’
ilanı aşk öykü arası..
ha evet, anımsadım
ha evet, anımsadım
pbk, balinalara aşık sadece ben deilim demek ki…