Bir insanın hoşlandığı,sevdiği veya tutulduğu kişiden duymak isteyeceği en son sözdür.Şimdi diyeceksiniz ki nerden çıktı bu konu heralde şimdi başına geldide yazıyor.Hayır ! Daha henüz başıma gelmedi,ama gelmezde demiyorum insanız yani bizimde başımıza gelebilir.Aslında bunu detaylı inceleyipte gruplara ayırdınıza birçok farklı söyleyiş çeşidi ve manaları çıkar ortaya ama ben sadece birkaçını yorumlayayım.Genel olarak kibarca reddetme yöntemi olarak bilinir.Eğer önceden geniş yada birbirinizi tanıyacak kadar bir arkadaşlık geçirmediyseniz,külliyen yalandır.Seni arkadaş olarak gören o gözler,başka bir yabancıya(ki bakın yabancı diyorum daha tanımıyor bile ama işte karşı taraf yakışıklı ve güzelse ilk olarak iş orda bitiyor.)fıldır fıldır dönmüyor mu ? Dönüyor.Eee sorun nerde o zaman ? işte olay orda zaten.Tamam belki muhabbetiniz iyidir,güzeldir ama seni beğenmedimi olmuyor iş.Ya hayır bak soruyosunuz kendi kendinize (şimdi kendinize sorduğunuzda sizin vereceğiniz cevaplar belli olmaz ama karşı tarafa sorduğunuzda bu soru kesinlikle olumlu olacaktır).Ben yakışıklı/güzel değil miyim ? Ne demek ! Tabiki yakışıklısın/güzelsin.EE ? Benim muhabbetim güzel değil mi bak ne güzel hoş sohbet götürüyoruz işi ? E oda iyi güzel.E senlede iyi anlaşabiliyor muyuz ? Anlaşıyoruz.Daha ne ?hem yakışıklı/güzel,muhabbetimiz iyi,anlaşıyoruzda.beni neden arkadaş olarak görüyosun ?(kimisi kardeşim olarak görüyorum derki o en beteri,duyduğunuz anda kaçın)İşte güzel arkadaşlar.Mantıklı olarak düşündüğünüzde buna bir açıklama getiremiyorsunuz,ama yinede bunun en mantıklı açıklaması güzelsin hoşsun ama yok arkadaş ben seni beğenmiyorum o kadardır.Bu lafı duyduktan sonrada öyle pek arkadaş kalabileceğinizi filanda sanmayın.Muhbabettinizin tükendiği an o andır.”Bak seni çok seviyorum.sen çok iyi,çok tatlı,çok cici(artık bunu istediğiniz kadar uzatabilirsiniz.) birisin.Ama ben seni arkadaşım/kardeşim olarak görüyorum.Laf işte !Onca zaman açılamayıp doğru zamanı bekleyen birine söylendiğinde,içinde azda olan kendine güven duygusunu sonsuza dek yok etmek için birebir olur buda.Ne hikmetse bu lafla beraber “sen çok iyi bir insansın” cümlesi çıkar karşı tarafın ağzından.Hangisinin önce söylendiği önemli değildir.ikisi birlikte duyulduğunda karşı taraftan güzel bir kombo yediğinize emin olabilirsiniz.
yorumlar
Çok yakışıklı,zengin,zeki,çevik,süper bişi de olsan her kadın seni beğenmek zorunda değil. Bu da hayatın acı gerçeklerinden biri.
zor işler..
ne yaparsın hayat boyle be kardeşim :)Takvimlerden haberin yok mu geçiyor yıllarBana küsmüş yüzüme gülmez zalim aynalarKimimiz yorgun, kimimiz pişman, kimimiz isyankarAci gercek bu ömrümüz bir su ; geciyor yillar..Vakit geç olmuş dönülmez olmuş yürek bin pişmanBundan böyle bana meyler dost geceler düşmanHani nerde beklenenlerMedet umduk senelerceAnılar hep dolu dizginBana hayır yok gecelerden..ühü ühü ühü…ama toparlamıştım kendimi:)
Hatta gider hıyarın (tabirimi mazur görün) birine tutulur. Herif onu aldatır, hatta ayyuka çıkar. Ama vazgeçmez falan filan…Hadelen Can, ince bir noktaya değineyim. Burada söz konusu beğenilmek, süper olmak değil. Gönül dediğimiz sinek bozuntusunun ota da, b.ka da konması durumudur.Bir de antisemim deprasanım, diyorsun ki “hayır başıma gelmedi, ama gelirse…” bu kadar yazmışsın bileğine sağlık, vakit ayırmışsın, beyin fırtınası falan.Umarım karşılaşmazsın, ama bir de karşılaşırsan böyle bir durumda neler yazabileceğini hayal edemiyorum doğrusu…
Dürüst olmak gerekirse ben her hangibir arkadaşıma aşık olmadım. Ama çok sevdiğim bir dostum bana aşık oldu. Herkes o çocuğun yıkıldığını, mahvolduğunu, hatta benim kalpsiz olduğumu düşünmüştü. Bana kızanlar, küsenler…. Ama bana hiç kimse “sen nasılsın?” diye sormadı. Ben mi? Hala çok ama çok kötüyüm. Ne yaptımsa olmadı, onun istediği gibi bir aşkı ona veremedim. Çok ağladım. Hala içimde kocaman bir boşluğu var ve kimse dolduramaz. Ben “dost”umu kaybettim…..
tabiki bunlar hayatın gerçekleri ama burda bahsettiğim konu zaten kibarca reddetme yöntemi.sonuçta mantık yine aynı.arkadaşla sevgili arasındaki fark nedirki ?
sonuçta dürüstlük istiyoruz ama hiçbir zaman dürütlüğe razı olmuyoruz.evet gerçeği istiyoruz ama gerçeği duymaktan da bir o kadar korkuyoruz.dobra olsun istiyoruz ama bir yandan da gururumuz kırılmasın diyoruz.”ama” ları uzatmak mümkün tabii ki.bu lafı duyduğum zaman vereceğim cevap şu olurdu: “benim yeterince arkadaşım var.”@antidepresan, her sevgili arkadaştır ama her arkadaş sevgili değildir. sevgililik kurumu(!) daha büyük bir kümeyi kapsar. (bu cümleyi kurduğuma inanamıyorum!…)
hay masallah herkes aynı derten yanıyor. karı mileti degilmi adamı kulanıp kulanıp kuzu b…u gibi ortada birakıyolar dişi şeytan bunlar 🙂
evet, arkadaşlık bitiyor.benim başıma geldiğinde kendimi bir denge noktasında hissetmiştim.aşk mı, arkadaşlık mı?aşk galip geldi desem yalan olur.zaten ondan sonra herşey yalan oldu.aşk da arkadaşlık da.yani terazi tümden devrildi.
demek ki neymiş, arkadaştan sevgili, sevgiliden arkadaş olmaz 😛
bence elisianın dediği gibi terazi duruma göre kuruluyor.beğenirse aşk beğenmezse arkadaş..