Herşeyden önce şunun bilinmesini istiyorum. Baş örtüsüne karşı değilim. İsteyen istediği gibi davranmakta özgür. Ancak bir şeyi asla unutmamak gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti bir devlettir ve devletin koyduğu kurallar bu devletin onurudur. Hukuken aranması gereken bütün haklar aranmalı elbette ama baş örtüsü adı altında bu devlete kafa tutanlar şunu çok iyi biliyorlar. Bu mesele başörtüsü meselesi değil bu baştan başa siyasi bir kavga ki bu millet bu mesele siyasete alet edilmeden öncede başörtü takardı ama kimse devlete karşı bu durumu böylesine davalaştırmazdı. Devlet kimseye baş örtüsü takamazsın demiyor. Kimseye sokakta,evinde yada kamu dışında bir tek yerde bile bu kural uygulanacak demiyor…Birşeyleri değiştirmek güzeldir herzaman ama bunu yaparken doğru ve vicdanlı davranmalı, kimseninde siyasetine oyuncak olmamalı…Bunu dile getirmem Meclis Başkanımızın arada sırada gündemi değiştirmek için yaptığı polemiklerden birinden kaynaklanıyor. 23 Nisan için verilen resepsiyonda dile getirilen konu yeniden gündem yarattı. Ya hasıraltında fena işler döndü yine ve bunun yerine bu gündem konuşuluyor. Yada hasıraltında olan zaten gündemin kendisi…