Tüm yazarlar ve insanlar ne olursa olsun konu olarak ortak bir payda da buluşurlar hep.O konu kadın erkek ilişkileridir. Önce Adem sonra Havva yaratıldığında böyle bir mesele gündem de yoktu elbet, ama sonra topluluktaki kadınların ve erkeklerin sayısının artmasıyla birlikte kadınlar erkekleri , erkekler kadınları anlamaya çalıştı ve tabi ki yazarlar her iki tarafı da anlamaya çalıştı. Ne gariptir ki benim fikrime göre ortada kat edilmiş bir arpa boyu yol bile yok.İki cins sürekli olarak birbirlerini anlamaya hatta birbirlerine benzeyerek aradaki anlaşmazlıkları ortadan kaldırmaya çalışıyor.Malesef anlama çabaları sonuçsuz kalıyor. Benzeyerek anlama çalışmaları ise ortaya amazon tipli çalışan kadınlıklarını unutmuş kadınlar ve de fazla yumuşamış erkekler çıkardı ortaya… Aslına bakarsanız bu iki yeni türde genelde pek sevilen,aranılan türler arasına giremiyor…Erkeklere sorsanız sürekli bir “kadın gibi kadın” arayışı içindeler; evinde otursun , yemek yapmayı , ev işlerini, ingiliz dikişi dikmeyi bilsin , aynı zamanda çalışabilsin, para kazansın , evin ekonomisine destek olsun. Bunları bilmek -yapabilir olmak- yetmez her daim uygulansın istiyorlar aynı zamanda. Kadınlara sorsanız ise onlar da “erkek gibi” erkekler istiyorlar ; maço olmasın, kesinlikle şiddet uygulamasın, sadece ne istediğini bilsin, kırmadan dökmeden yöneticiliğini göstersin, evinin reisi olurken kadınını ezmesin , gururunu incitmesin… Bulunur mu bilinmez ama herkes bir arayış içinde.

Kızlarla Nasıl Konuşulur?
Kızlarla Nasıl Konuşulur?

Bu kadın- erkek ilişkilerin inceleyen bir velet türedi bu aralar, her yerde karşınıza çıkabilir kendisi. Adı Alec Greven. Çapkınlığın kitabını yazdığı söylenilen bu velet, 9 yaşında olmasına bakmadan, kızlarla nasıl flört edilmesi gerekir, çevresindekileri ve sınıf arkadaşlarını gözlemleyerek incelemiş ve kitabını yazmış hatta okuldaki öğretmenlerinin ve de ailesinin yardımıyla bastırmış. Kitabın adı: “Kızlarla nasıl konuşulur?” Ve bu kitap Amerika’da bi anda en çok satanlar listesine yerleşmiş bulunuyor. Bu da yetmezmiş gibi Fox TV , bu kitap için kendisiyle anlaşma yaparak 1.000.000,00USD ye filmini yapmayı planlıyor. 9 yaşındaki bu veledin sadece çevresindekileri gözlemleyerek bu kitabı yazmış olması ve şu ana kadar da hiç kız arkadaşı olmaması da dikkati çeken ilginç noktalardan biri. NewYork Postla yapmış olduğu görüşmede bunun için çok genç olduğunu belirtiyor. Seyrettiğim kadarıyla yaşının vermiş olduğu olağanüstü rahatlıkla bir sürü TV programına çıkıp sevimli mimikleriyle ve yerinde örnekleriyle yapmış olduğu harika gözlemlerinden ve kitabından bahsediyor. Hala kadın-erkek ilişkilerini anlamaya çalışanlar için insanın Alec Greven kadar olamıyorsunuz diyesi geliyor!Alec’ in tavsiyeleri şöyle( Bunları sürekli kadın, erkek ilişkileri üzerine konuşanlara ve yine de anlamayanlara ithaf ediyorum );- Kızlara sakın başkalarının yanında hediye vermeyin, özellikle de arkadaşlarınızın yanında! Arkadaşlarınızın dalga geçmesine maruz kalırsınız ve bu kötü bir şeydir.- Her zaman sınıfın en akıllı çocuğu olmaya çalışın.-Kızların sizi farketmelerini sağlayın , ama sakın hava atmayın. Yoksa sizin kendinizi beğenmiş olduğunuzu düşünürler.- Güzel kızları farketmek kolaydır, toka ve küpe takarlar, güzel elbiseler giyerler. Ama güzel kızlar pahalı arabalar gibidir, çok benzin yakarlar.Annesiyle yapılan görüşmede annesi Alec’in sürekli kitap okuduğunu hatta yemek yerken bile kitabını bırakması için uyarılması gerektiğini söylüyor. Bu arada Alec büyüdüğünde yazar olmak istiyor. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim tabi; Alec Greven bu yaşında böylesine dikkatli bir şekilde çevresini gözlemleyip bir kitap yazabiliyorsa, ilerleyen günlerde daha neler neler gözlemleyip yazar bu velet!Uygulamasını henüz yapmamış biri olarak belki de bunları bu şekilde söylemesi kolaydır ,önemli olan uygulamaktır. Alec Greven bunları uygulayabilecek mi ya da ilerleyen dönemlerde daha kayda değer, değerli gözlemlerini yazabilecek mi bilinmez. Belki de uygulamaya gelince bir ” terzi kendi söküğünü dikemez.” vakasıyla daha karşılaşırız , kim bilir!