Kadınların, her toplumda yüzyıllar boyunca baskılandığı ve bir kadın olarak kendilerini gerçekleştirilmesine izin verilmediği birçoğumuzun kabul ettiği bir gerçek. Günümüz kadınları, erkeklerden daha başarılı olabileceği birçok iş olduğu gerçeğinin farkındalar. Kadınların empati konusunda başarılı olmaları özel bir beceri mi? Yoksa kadına özgü, biyolojik bir özellik mi? Feminizm, ‘ailede eşitlik’ kavramı iki cinsiyetin benzerliklerini eş değer tutuyor. Farklı olmak eşitliğe aykırı bir kavram değildir. Erkek ve kadınların birbirlerinden farklı olduğunu söylemek, bir cinsiyetin ötekinden daha iyi ve daha başarılı, daha güçlü olduğunu söylemek değildir.
Aylık arşiv: June 2011
Sapık Plaj Partisi; Psycho Beach Party (2000)
queennothing | 17 June 2011 23:04
Robert Lee King‘in ilk yönetmenlik deneyimi olan “Psycho Beach Party” (Sapık Plaj Partisi), 2000 senesinde çekildi. Charles Busch’un eserinden uyarlanan film, 1,5 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle Kaliforniya’da tamamlandı. İngiliz Korku – Gerilim Sineması ustası Alfred Hitchcock
‘a göndermelerde bulunan 95 dakikalık eserde “Six Feet Under” dizisinin Claire’i Lauren Ambrose, iki defa Altın Küre’ye aday gösterilen Amerikan aktör Thomas Gibson, üç defa Oscar’a aday gösterilen aktris Amy Adams, Beth Broderick, Matt Keeslar, Kimberley Davies, Nicholas Brendon ve Kathleen Robertson gibi isimler rol alıyor. Bir çok film festivalinde övülen bu korku komedisi, 1960’lardaki bir şizofren sörfçü kadını ve plajda işlenen cinayetleri konu ediniyor. Eğlenceli bir 1,5 saat geçirmek isteyen sinemaseverlere tavsiye edebileceğimiz “Psycho Beach Party”, az bilinen değerli yapımlar arasında yer alıyor.
Wild at Heart (1990)
queennothing | 17 June 2011 22:23
Şaşırtıcı sonlu, zor anlaşılır filmlerin ustası David Lynch, 1946 senesinde Amerika’da dünyaya geldi. Dört defa Oscar’a aday gösterilen yönetmen, 15’ten fazla filme imza attı. Lynch’in yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “Wild at Heart“, 1990 senesinde çekildi. Orjinal süresi 125 dakika olan film, Barry Gifford’un romanından uyarlandı. Oscar Ödüllü Amerikan aktör Nicolas Cage ile Oscar adaylığı bulunan Amerikan aktris Laura Dern‘in başrollerini paylaştıkları yapımda iki defa Oscar’a aday gösterilen Amerikan aktör Willem Dafoe, J.E. Freeman, Isabella Rossellini, Diane Ladd, Harry Dean Stanton, Grace Zabriskie, William Morgan Sheppard, Sherilyn Fenn ve Freddie Jones gibi isimler rol alıyor. Yaklaşık 10 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle çekilen “Wild At Heart” (Vahşi Duygular), 1997 senesinde İspanyol yönetmen Alex de la Iglesia tarafından “Perdita Durango” adıyla yeniden uyarlandı. Lula Fortune ile Sailor Ripley’in çılgın aşklarına engel olmaya çalışan anne Fortune’nin yaptıkları ve çiftin her geçen gün birbirlerine daha sıkı bağlanmasını anlatan yapım, psikanalitik açıdan incelendiğinde aile içerisinde kurulan ilk ilişki ve sorunlara kadar gidiyor.
İnsanlar Niçin Seks Yaparlar?
schablon [pilli_silinen_hesap] | 17 June 2011 22:04
Araştırmacılar, genel olarak seks yapmanın bir veya daha fazla nedeninin olduğunu varsaymaktadırlar. Bunlar: Çocuk sahibi olmak, cinsel haz deneyimi yaşamak ve birleşme ihtiyacından kaynaklanmaktadır.
Psikologlar, 17 ile 52 yaşları arasındaki 442 kişinin yer aldığı bir araştırma yaptılar. Deneklere, niçin sex yaptıkları soruldu. Verilen cevaplar ilgi çekiciydi.
Sadece yazmak ve içimi dökmek, tek arzum bu
todesengel | 17 June 2011 21:04
Neden insanlar yaptıklarının ne kadar da anlamsız olduğunu sonradan anlarlar? Daha önce akılları başlarına gelse de zaten hayatın getirdiği yüklere bir de kalp kırıklıkları, üzüntüler ve acılar eklenmese…
Pişmanlık bu değil midir aslında, yaptığın şeyin yanlış ya da sonradan sana faydalı olmadığını anlayıp da telafisini arzu etmek. Pişman mıyım, dün için evet hem de köpek gibi. Yapar mıyım bi daha, asla!
Daha Büyük Bir Aile Olanlara
ercans | 17 June 2011 20:48
Bebek bekleyen veya düşünen aileleri zorlu bir süreç bekliyor. Bu sürecin zorluluğu kadar güzel yanları da var tabii.
Aileler için bu süreçte, zor olan bir noktada bebeğe isim bulmak. İsmin anlamı, kökeni, cinsiyeti çok önemlidir. Çocuğa sık kullanılanlara eklenmiş ama anlamı garip olan bir isim de konabilir.
İnternet dünyasında bu işi yapan bir çok site zaten var ama bu siteler içinde eksik gördüğüm bir yanı kapatan bir site buldum. Belirlediğim isimler için bir anket hazırlayıp arkadaşlarıma sunarak onların fikirlerini alabileceğim, karşılıklı fikirlerimiz paylaşabileceğimiz, arkadaşlarımın görmesi için fotoğraf ekleyebileceğim bir site; www.isimbak.com.
isimbak.com
ACER’a DOKUN
absnth | 17 June 2011 19:22
uçlarda dolaşan bir türk sitesi
Devrim44 | 17 June 2011 19:17
çok enteresan bir şey gördüğümde heyecanlanıp ilkin bir “e bravo yani” anı yaşarım. onun ardından bazen kıskançlıkla “ah ne süper fikirmiş, bu niye benim aklıma gelmedi” dediğim olur; veya bazen de dalga geçip “yok artık, abar abar nereye kadar” haleti ruhiyesinde bunu hemen birileriyle paylaşmak ve fikrin orasını burasını mıncıklamak isterim…
bu seferki hangisinden bilmiyorum ama aşağıda linkini verdiğim siteyi görünce şunu düşündüm: fikir başarılı olursa “bravo ben anlamıştım bunun tutacağını”, başaramazsa da “yok arkadaş zaten dünden belliydi bu fikir yürümez” diyeceğimiz kesin.
35 Dolara Android Tablet Sakshat
kerimsarigul | 17 June 2011 19:03
35 Dolara Android Tablet Sakshat
Hint Bangalor Bilim Enstitüsü ve 4 Teknoloji Üniversitesinin ortaklaşa projelendirdiği çok ucuza mal olacak olan Tablet PC Sakshat’ın Haziran ayı sonunda piyasaya sürüleceği belirtildi. İlk partide 10 bin adet, ikinci partide ise 90 bin adet piyasaya sürülecek.
İkinci sürümde fiyatın 25 Dolar’a kadar düşebileceği belirtiliyor. Çok ucuza mal olacak olan bu tabletlerden Hindistan hükümeti öğrencilere de vermeyi planlıyor.
Bir Cuma Portresi..
pillibebekkuyuda | 17 June 2011 14:36
Gün, gecenin koynundan usulca çekerken kendini, yağmura teslim olmuş, topraklar kadar ıslaktı bedeni..
Bugün kahverengiyle şakalaşacaktı fırçası. En siyahla ve en beyazla karıştırırken O’nu, her fırça darbesiyle, resmettiği güçlü bedeni, yavaşça zayıflarken yerini alacaktı tuvalinde.
Kendini kandırmanın gölgesindeydi, asıl bedeni. Asil ruhunu zavallılaştırırken karşı koyulmaz hırsına yenik düştüğü aşk, herşeyi kazanmanın mutluluğunda sayıyorken günahlarını, mutsuzluk ayağına takılıp onu bencilce ve binlerce kez yere düşürecek kadar yarışcıldı benliğinde.
Kim kazandı ? Hiç kimse.