.
… fakat neyi anlatabilirdim, kime anlatabilirdim? İnsan neyi anlatabilir? İnsan, insana, insanlara neyi anlatabilir?
ahmet hamdiye saygı olsun bu d(h)a.
.
… fakat neyi anlatabilirdim, kime anlatabilirdim? İnsan neyi anlatabilir? İnsan, insana, insanlara neyi anlatabilir?
ahmet hamdiye saygı olsun bu d(h)a.
yorumlar
bu konuyu ben anladım ama anlatamam durumu, özellikle insanlara.
yine de yediğin içtiğin senin olsun, bana gezdiğin yerleri anlat…
de anlayamayacağımız türden bir vaka değildir umarım, kasanın üstündeki ayıdan saat tıkırtıları gelmiyor ya da ne zaman patlar bu ayı acaba diye beklemede değilsiniz, değil mi?
bilgi bizi geciktirir. zaten ne sonu, ne de gayesi vardır.
Bazen kendi kendime, Tanrı’nın görüntüsünü bozmak amacıyla dinleri esinleyenin Şeytan olup olmadığını düşünüyorum…
Şeytan insanlara bu kadar güzel şeyler söyleyemez bobarctor . Hangi dine inanırsan inan O din hep sana iyiliklerden bahseder – öldürme der – sev der – affet der – yalan söyleme der ; der de der …Ha dinler insanın hayatını zorlaştırır mı ? Görünüşte evet, ama bu yine insan evlatlarının sağ eliyle sağ kulağını tutacağına sol eliyle sağ kulağını tutmaya çalıştığı içindir .Şeytan da zaten elinde çatalı kırmızı gözleriyle bizi cehennemin kapısında beklemiyor artık, o da aramızda ; bakınız etrafınıza, bir sürü kendini akıllı zanneden şeytancıkla dolu
Birden zerk oldu bobarctor dile getirince, ben Tanrı olsam kimselere bişey söyleme gereği duymazdım. Tüm dinler der ki Tanrı ile kul arasındadır olay ama hep araya kul sokma gereği duyulur din gereği, deneyimlerime göre ne kadar iyi söylerse söylesin ikili ilişkilerde araya giren üçüncü kişi doğru söyleyemez daha doğrusu doğruyu bilemez, karar verecek olan sadece iki taraftan biridir. Şeytan ise senin dediğin gibi aramızdadır ve girer Tanrı ile olan ikili ilişkimizde hep aramıza iyi şeyler söyleme bahanesiyle dinde(insan kılığında ve dinin elçisi olarak, bakınız günah çıkartma, bakınız hutbe, bakınız rukiye).
Kimi şarkılarda durum özeti:
Dinin rahatlatıcılığı:
Just because you feel good
Doesn’t make you right (oh no)
Din ve insan pedagojisi:
Imagine
yine de Hamdi Abi şerefine…
ne güsel demişsin yaa .
+1
bizim yanımızdaydı.
sonra insanoğlu onu içine aldı.
yada almadı.
ama hala insanoğlumu kötü, şeytan mı bilmiyorum.
şeytana dair bir kanıt yokta.
insana dair çok.
seytanin (if exists) kafasi calissa oturur kendi kosesinde. tanrinin (if exists) istedigini yapmakla degil yapmamakla seytanlik yapilir di mi? ne diye milleti yoldan cikarmaya calisirsin, birak herkes iyi olsun, herkes A alsin, tanri ayrimcilik yapamasin. kapis?
iyidir, asidir, kararlıdır, inatçıdır, kendine güvenir, akıllıdır, kendi fikirlerine değer verir. Biziz tanımladığımız şeytana uyan, ne de olsa şeytan da bir melektir. -bence-
Bir de hep merak ederim, kıyametin kopması, şeytanın kazanması anlamına mı gelir?
Şeytan aramızda mı içimizde mi? Şeytan bunun neresinde? Cehennemden mi kaçtı? Cennetten mi kovuldu..?
Hallac-ı Mansur “Enel Hak” (Ben Tanrı’yım) dedi, derisini yüzdüler. Aslında ne kendini Tanrı yerine koyuyordu, ne de Tanrı’yı kendi yerine…
Ben olsaydım şöyle derdim: Enel Hak ve Enel Şeytan…
bilmem ama tanrı bana huzur veriyor salvo-g .
Okuduğum kutsal kitapların hiçbirinde tanrıdan korkmam gerektiği kanaatine varmadım – Bir takım insanların bana din diye anlattıkları şeyden bahsetmiyorum ki ben .
Genelde siyaset meydanında ya da ceviz kabuğunda gördüğümüz din ulemaları günlerce aynı şeyleri tartışıyolar ; Biri de çıkıp demiyor ki “kardeşim aslolan tanrıdır ”
sürekli parmak gözümüze gözümüze sallanıyor – Tanrıdan korkun -gazabından kaçının ; niçin korkiim ki seviyorum ben onu , ara sıra kafam karışsa da – madem varsın niye böyle şeylere müsade ediyosun desem de aramız iyi çoğunlukla …
eger o kadar aptal degilse
ne kim nasil neden tum sorulari tekrar sormak lazim
dinler simdiye kadar toplumlari duzen icinde ve dengede tutmada epey basariliydi ama artik yetmiyolar
hala bi yaraticiya ihtiyacimiz varsa nasil bir tanim bizi tatmin eder
İhtiyacımız olan bir yaratıcı mı yoksa bir “devam ettirici” mi?
Bence artık bir yaratıcıya ihtiyacımız yok. Yaratılacak her şey yaratıldı. Sadece durumun sürmesini sağlamak gerekiyor.
Bunu koruyan ve kollayan var mı, önemli olan bu!
Din, bizim mahvettiklerimizi koruyup eski hallerine döndürecek bir varlığın olası gerçekliğini gösterdiği için rahatlatıcı ve rehavete sürükleyici bir felsefe midir, yoksa yaratılanları mahvetmemeyi öngören bir otoriter öğreti midir?
Her iki halde de biz bitmişiz abi…
…niçin korkiim ki seviyorum ben onu , ara sıra kafam karışsa da – madem varsın niye böyle şeylere müsade ediyosun desem de aramız iyi çoğunlukla …
Çok sevdim bu dediklerini. Bir cümlede çok şey anlatmışsın. Gerçekten öyle… Korkmak – sevmek çelişkisini ve sevmek – sorgulamak ikilemini en çok Tanrı ile yaşarız.
.. ara sıra kafam karışsa da – madem varsın niye böyle şeylere müsade ediyosun desem de ..iste bu bana garip geliyo
tanrinin varligini inaniyosun onu kabul ediyosun ama onun seni bu dunyada yalniz, senin gibilerle biraktigini kabul etmiyosun
yasadiklarini degistirecek, seni kurtarabilecek koruyacak, sen bi şey yapmadan etrafindakileri senin iyiligin icin sekillendirebilcek bi sey arayisi bu
magara adamlari da ayni arayisla yarattilar kendi tanrilarini, etrafta olanlari anlamiyorlardi, korkuyolardi, yarin sabah kalktiklarinda yasamak istiyorlar avladiklari hayvanlarin birden ortadan kaybolmasini istemiyorlardi ve yakariyorlardi