bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Nacağın Çapası

nacak | 08 June 2009 11:43

Bahçeye gittim dün. Bol bol çilek topladım üstümü başımı batırarak kırmızı boyalara. Sonra çapa yaptım, yoldum attım tüm zararlı otları. Nacağı aldım elime, vurdum bağrını delerek toprağın dibine. İnatçıydı yerken bir bir darbelerimi, izin vermiyordu ilkin taş tutmuş bağrı. Ama ben daha da inatçıyım dedim kendi kendime. Elbet seni de yola getiririm. Sen sadece bekle . Sonra asmaya aşı yaptım, bakalım tutacak mı diye beklemekteyim.

Çıktım dolaştım biraz dağda, bayırda koyun seslerini dinleyerek. Birisi başladı mı melemeye hepsi onu izliyor tek tek. Karıncaları seyrettim bir müddet, gene hummalı bir çalışma var anlaşılan. Arabayı yıkadım sonra, tertemiz oldu her tarafı. Yalnız anahtar kulübede kalmış, almaya üşendim, camın birisi kötü oldu içerden yarı açık olunca. O da nazarlık olsun dedim öylece bıraktım günün nişanesi niyetine.

İnsan : Beden, Gezen ve Nefes Alıp – Veren

sametparpar | 08 June 2009 10:54

Yıllardır hatta asırlardır üzerinde türlü türlü yorumlar yapılmış, türlü türlü araştırmalar yapılmış bir konu da “insan” konusudur. Kişilik ve Şahsiyet Eğitimcisi Erol Erbaş ‘ta bir insan tarifi yapıyor. Erol Erbaş’ın insan tarifine geçmeden önce bugüne kadar yapılmış diğer tanımları kısaca inceleyelim.

Wikipedia tanımına göre İnsan, dik duruşa, görece gelişmiş bir beyine, soyut düşünme yeteneğine, konuşma kabiliyetine, alet kullanma ve üretme becerisine sahip primat türü. (wikipedia.nın insan tanımının devamına buradanulaşabilirsiniz, bizimkisi biraz daha farklı)

BÜLENT BEY ve “VİCDANI”

antiemperyal | 08 June 2009 10:10

C.Eren ÇELİK

Kabine revizyonu yapıldı,kabineye yeni giren isimler içerisinde en çok dikkati çeken 2 isim , Başbakan Yardımcılığı’na getirilen Bülent Arınç ve yeni Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu oldu.

Biz biraz Bülent Arınç üzerinde duracağız bu yazımızda, ee nede olsa O ve açıklamaları gündemde şimdi değil mi ?

Bülent Arınç’ın “Partisinin vicdanı” olduğu, “kitabın ortasından konuştuğu”, parti grubunda ve tabanında büyük saygınlığı ve etkinliği olduğu ortak kabul gören söylemler…

Ve o “Partisinin vicdanı” olarak görülen Bülent Arınç, kabinede kendisine bağlanan RTÜK’ün Başkanı Zahid Akman beyefendi hakkındaki iddiaların artık kurumu yıpratır bir hal aldığını gördü, ilk görüşmelerinde “hayırlı olsun ziyareti” adı altında nabız yoklayan Zaid Akman’ a diplomatik bir dille “Zahid git istifanı ver” dedi.

Sirk Eğlencesi..

pillibebekkuyuda | 08 June 2009 09:21

Sirkteki develere bakarken, develerin etrafında çevrili bulunan elektrik tellerine tutunmuş, zangır zangır titriyordu.
Sonra o zavallı hayvancıkların neden geride durduklarını ve uzattığı otu yemek istemediklerini anladı.
Tellere, elektrikli olduğuna dair herhangi bir yazı yapıştırmadıkları için, deve kadar aklı olmayan insanlara kızdı..Güçlükle kendini toparlayarak ”Bir de şu küçük atlara bakalım” dedi, yanındaki misafirlere..İnsanlar, neden sirke giderlerdi, onlarca tutsak hayvanın, eğitmenler tarafından gereğinden fazla aç bırakılarak ya da dayak yiyerek, öğretilmiş sınırlı hareketleri yapmaları, başarı mıydı..Onları seyrederken aldıkları zevk, neye eşdeğerdi, bunu düşündü, ayağıyla bastığı hakedilmiş at pisliğini temizlerken..Atları koşarken hayal etmişti hep, yeleleri rüzgarda dalgalanırken..Hatta, bazen saçlarını açar, rüzgara bırakır, kendini at gibi, özgür hissetmek isterdi..Hemen o büyük, siyah paçalı ata ilişti gözü, yeleleri birleştirilerek rasta yapılmıştı, at bile atlıktan çıkmış, rahmetli Bob Marley grubundan gitariste dönüştürülmüştü..Fillerin bulunduğu arabaya geldi, uzun hortumunu çıkaran fil, öyle alışılmış, öyle direk bir hareketle bulunduğu yerin penceresini kapattı ki, sizi görmek istemiyorum, der gibilerden, hatta filin bu hareketinden sonra, yeterince göremediği için, ona insanmış gibi, bağırmak istedi..O, kedi ya da köpek severlere de kızardı, önlerine koydukları yiyecekle, avlanma zevklerini bile ellerinden alıvermiş, onları evde büyüyen tembel yaratıklara dönüştürmüşlerdi..Hatta köpeği masaya gelmeden, yemek yemeyen aileler vardı.. Hayvanları evcilleştirmek isterken, onlara katılan kişilik, sadece insanların bencillikleri, olabilir miydi..Doğanın özünü seviyordu, kendine özgü insanları sevdiği gibi, bırakın hayvan doğayla başbaşa yaşasın, diye düşündü..Asıl sirk hayatın içindeydi, izlemek için para ödemeye gerek yoktu.. Hüzünlü bir şekilde el sallayarak ayrıldı oradan, suçlu yine kediydi..