Yıllardır hatta asırlardır üzerinde türlü türlü yorumlar yapılmış, türlü türlü araştırmalar yapılmış bir konu da “insan” konusudur. Kişilik ve Şahsiyet Eğitimcisi Erol Erbaş ‘ta bir insan tarifi yapıyor. Erol Erbaş’ın insan tarifine geçmeden önce bugüne kadar yapılmış diğer tanımları kısaca inceleyelim.Wikipedia tanımına göre İnsan, dik duruşa, görece gelişmiş bir beyine, soyut düşünme yeteneğine, konuşma kabiliyetine, alet kullanma ve üretme becerisine sahip primat türü. (wikipedia.nın insan tanımının devamına buradanulaşabilirsiniz, bizimkisi biraz daha farklı)Bu araştırmaların çoğu insanı araştırırken insanın sadece bedeniyle (biyolojik yapısıyla) ilgilenmişler. Sebebi insanı sadece bedenden ibaret olduğunu düşündüklerinden olabilir.Bazı felsefe akımları ise insanın öğrenen ve öğrendikleri ve tecrübe ettiklerini sonucunda düşünerek hareket edebilen bir varlık olduğunu söylemişler. Daha neler neler söylediklerini de buradanokuyabilirsiniz.Kimileri de insanın seven, düşünen, yorumlayan, güvenen, inanan, bilinçli ve maddi ihtiyaçlarının yanında bir takım manevi ihtiyaçlarıda olan ve bu ihtiyaçları tatmin olmadan mutlu olamayan bir yapı olduğunu söylemektedirler. İspatı burada.Bu tanımların yanlış olduğunu söylemek kesinlikle doğru değil. Ancak eksik kaldıklarını söyleyebiliriz. Şimdi size yapacağım insan tanımı size biraz ilgi çekici gelebilir. Bu tanımı daha önce çok fazla duymuş olduğunuzu tahmin etmiyorum.İnsan, üç yapıdan meydana gelmektedir.

Erol Erbaş 'ın insan tarifi
Erol Erbaş ‘ın insan tarifi

# Beden# Gezen# Nefes Alıp Veren (N.A.V.)1. Beden : Hepimizin bildiği bu bedenimiz, elimiz ayağımız, kaşımız gözümüz, giydiririz süsleriz falan. Hiç kimsenin itirazı yoktur herhalde.
2. Gezen : Burası önemli. Bir örnekle anlatmak güzel olur diye tahmin ediyorum. Şimdi bazen kitap okurken kendimizi bir an dalmış, dünyanın bir ucunda sahilde uzanırken yada dün akşamki maçta kaçan o gole kahrederken ve kendimizi tam o anda topa vuran golcü olarak bulabiliyoruz. Ve tam o anda yakınınızdaki bir arkadaşınız size seslenir de duymazsınız. Şimdi kendi kendimize soralım, hemen yanıbaşımızda bize seslenen arkadaşımızı neden duymadık?
Söylemek istediğim şey, bizde öyle bir yapı var ki her an her yere gidip gelebiliyor. Şu an bile gezen dediğimiz o yapıyı istediğiniz yere gönderebilirsiniz. Evinizi, iş yerinizi veya hiç gitmediğiniz bir yeri aklınıza getirin, gözünüzü önünde canlanacak.3. Nefes Alıp Veren : Bedenimizde hükmedemediğimiz bir yer var. Nefesi biz mi alıp veriyoruz yoksa bizde nefes alıp veren bir yapı mı var. Birazcık düşündükten sonra nefesi alıp verenin biz olmadığımızı fark edeceğiz. Çünkü eminim evden çıkarken anahtarı almayı unutan insan kesinlikle nefes alıp vermeyi de unuturdu ve 5 dakika nefes alıp vermeden duramayan bu yapı ayakta duramazdı. Üstelik nefesimizi tutmaya çalıştığımızda da ona hükmedemiyoruz.
Sonuç olarak, Kişilik ve Şahsiyet Eğitmeni Erol Erbaş (Erol Erbaş Kimdir?) anladığım kadarıyla insanı bu şekilde tarif ediyor.Gayet gerçekçi geldi bana. Sizce?