bildirgec.org

kırmızı hakkında tüm yazılar

beyaz..

kharis | 18 May 2010 16:33

söner bu ateş söner elbet,
çingenesi ya zaman.kırmızı solmuş, kırmızı yorgunmuş..
ne tutkusu kalmış ne ihtirası..
bir varmış bir yokmuşlara gebe..
turuncuya verdiği anlamsızlığın gölgesinde,
beyaz’a dönme telaşında..
kanaya kanaya sol yanı, menopoz’a girmiş sonunda..
beyaz’a bir kala..

sevgililer gününe özel yeni duvar kağıtları

GokhanKARAKAS | 10 February 2010 14:48

14 şubat sevgililer günü pek çok kişi tarafından dünya çapında kutlanmaktadır. avrupa ülkelerinde sevenler birbirlerine sevgililerini kart göndererek, çiçek göndererek veya çikolata göndererek ifade ederler.
bu romantik günü bilgisayarınızda / sevdiğinizin bilgisayarında bile yaşamak isterseniz, 14 şubat için özel tasarlanmış şaşırtıcı duvar kağıtlarını kullanabilirsiniz.

happy valentine’s day (mutlu sevgililer günü)

hearts for abstract wallpapers (soyut kalpler duvar kağıdı)

Neill Galatasaray’da

macro | 14 January 2010 11:06

Lucas Edward Neill
Lucas Edward Neill

Adını son günlerde sıkça duyduğumuz Lucas Neill Galatasaray ile 1,5 yıllığına anlaştı. Neden olduğunu bilmiyorum ama böyle isimleri Türkiye’de görmekten mutlu oluyorum. Gerçi birçoğu 30’u devirince geliyor ama yine de reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığı ağır basıyor sanırım.

Kimdir yahu Lucas Neill ? 1978 yılında doğan Blackburn, WesthamUnited ve Evertongibi önemli ingiliz kulüplerinde oynamış defansın ortasını kendisine mesken edinmiş abimizdir.

Şarabın servis özellikleri

admin | 08 January 2010 13:19

Evet Dünya’nın belkide en saygın alkollü içeceklerinden biri olan şarabın ne yazık ki ülkemizde hakettiği degeri milli içkimiz rakı nedeniyle yada gariban işi bira yüzünden pekte fazla gördügü söylenemez ama şarap sevenler için şarabın servis özelliklerinianlatmaya calışacağım bu bildiride …

– Beyaz Şaraplar genel olarak 6-10 ‘C de uzun saplı ve dar agızlı kadehlerde,mantar açıldıktan sonra oksidasyon olmaması için hemen servis yapılmalıdır.
– Kırmzı şaraplar genel oalrak 18-20 ‘C de kısa saplı ve geniş agızlı kadehlerde,mantar açıldıktan yaklaşık 30 dk sonra servis yapılmalıdır.

tasarımında kırmızı renk kullanan web siteleri

GokhanKARAKAS | 07 December 2009 19:13

kırmızı, tasarımlarda kullanılan renklerin arasında en ön sıralarda yer almakta. tutku ve casaretin simgesi olmakla beraber diğer renkler arasında güçlü bir görsel etkiye sahiptir. kırmızının tartışmasız görsel etkisini bilen tasarımcılar, eserlerinde kırmızının gücüne güvenirler. bugünkü yazımızda sizlere ilham vereceğini düşündüğüm “tasarımında kırmızı rengi kullanan web sitelerine göz atacağız“.

1-chocri

2- emarketingexperts

A’NIN KARESİ

il mare | 25 November 2009 15:41

iç iç,fondip..
iç iç,fondip..

Dün çok fena düştüm…Havada savrularak,bilinçsiz bir rövaşata eşliğinde..Evde..

Epey olmuştu ben biryerlerden düşmeyeli,düşündüm şimdi hatırlayamadım..Bu araya giren zamandan mıdır bilmem,en fazla bir saniyede gerçeklemiş olan o savrulma anına baya bir odaklandım,yaşadım,uçtum,resmen uçtuğumu hissettim.Uçarken de anladım ki ben daha önce hiç böyle havada savrularak düşmemişim… En fazla bir saniyede gerçekleşen bu savruluşta odaklandığım tek şey,yerle temasımın getireceği acı ya da olayın sonuçları değil de o an iki ayağımın birden yerden kesilmesinin anlamsız bir şekilde verdiği zevkti…Minik bir andan ibaret olan bu hissiyatın akabinde yerle temasım gerçekleşir gerçekleşmez savurduğum bir küfür,bu durumdan aslında hoşnut olmadığımı kendime gösterdiğinden,mazoşist damgasından kurtardı beni ama ben hala ayaklarımın aynı anda havada olduklarını gözlerimle görmekten aldığım hazzı yaşıyor gibiyim…Hep seviyeli düşüşlerim olmuş benim,şöyle adamakıllı savrula savrula sermemişim kendimi öyle,düşerken bile hep baskı hep baskı…Düşerken de özgür olmalı insan…Korkmamalı,kaymış bi kere ayağın,salisenin biri, kaçışın yok düşeceksin artık,toparlamaya çalışma kendini,çırpınma hiç,yıkıldı bi kere fizik kuraları,altüst oldu tüm denge diye fısıldarken kulağına,elimi şuraya koysam kafamı kurtarırım,kafamı koysam elimi tarzındaki hesaplar için, herşey için geç artık iştee… Sal kendini,kendini izle…

Bir Gecenin Koynunda İki Yalnız Döşektik Biz

kahvekokusu | 23 November 2009 16:59

fotografmakale.wordpress.com/2008/11/12/sandik/
fotografmakale.wordpress.com/2008/11/12/sandik/

Çeyiz sandığında saklanan oyalı yazmalar gibi gün ışığına çıkarıyorum senden biriktirdiklerimi. Sandık sarısına bulaşmış düşlerimin gelin kuşağı kırmızısında kanayışı akıyor gözlerimden. Gidilmemiş bir masal şehrinin kapısı kilitlenmiş üstüme. Cezalı çocuk kimliğim kapatılmış odaya, çığlık çığlığa ağlıyor yine. Dilimde acı biber tadı… Senin kadar yaralı, senin kadar aşka küskün bir düş yanığıyım şimdi ben de…

Anne, ben yazmadım bu masalı…

UÇMAĞ – I AHMER

maltoferfol | 04 November 2009 09:31

Eğer cennete serilmişse kırmızı;
sırattan uçarak geçilir.
Kan damlar değdiğin nefesten.
Kokusu sızar kırmızımsı yapraklarına…
Üfler, ılık boşluğu mühürler kırmızıda
Elleri kulaklarında duyduklarına kapalı…
Fısıltı yayılmakta ve çığlık kan kırmızı
susmakta…

Kırmızı senli yaralarda,
kan(ak)acak sevdasında kan(aya)cak
kırmızda gözleri kamaşacak
durduracak kanamayı! Susacak…

RENGARENK(reng-i ahenk)

il mare | 12 October 2009 09:56

işte bu kadar basittir izah-ı dünya,aşina olunan bu resim aracılığıyla
işte bu kadar basittir izah-ı dünya,aşina olunan bu resim aracılığıyla

Bugün… Dünün annesi işte… Dünden kalma birşeyler… Her bugünde bir dün wardır ki zaten bugünler her dünün devamıdır.. Ne gün diye Bir şey vardır ne de dün… İçiçe geçmiş fakat birbirinden ayrıymış gibi gözüken bi dolu şey gelip başımıza üşüşür her güneş kararması, tutulması we doğmasıyla… Değişen renklerdir hayatımızda…Herşey renklerden ibarettir…Renklerdir mutlu olmamızı sağlayan bizi hayata bağlayan we gene bir renktir bütün karamsarlıklarımızın babası…Maviye bürünmek yeter bazen mutlu olmak için,bir beyazdır içimizde biryerlerdeki saflığın farkındalık aracısı ve gene kocaman bir siyahtır ölümü çağırışlarımızın yaftası…

Böyledir işte dünya,birkaç renkten oluşur sadece,çok az şeyden yani;hepsinin tonlarıdır onu ayrıntılı yapan… Birkaç ana rengin bütün tonlarıdır gözümüze çarpan bir kuşbakışında,koca bir dünya haritasında… Dağlar kahverengidir biryerlerde,akarsular mavi ve bozkırlar sarı,güzel yerler hep yeşil…Kocaman haritalarda açıklı koyuludur herbiri,açıklı koyulu hayatlarla birlikte.. Bir yeşil siyah karamsarlıklar barındırır bir köşede ve bir çocuk kocaman bir siyahın içinde hep beyazdır…Beyaza çalınmış siyahlarla,yeşile çalınmış mavilerle,sarıya çalınmış başka bir renkle işte sürer gider hayat… Her hissin bir rengi her insanın bir rengi vardır… Açıklı koyulu,ekşili tatlılıı….

Renklerdir hayatı çekilir kılan ve gene onlardır bütün ölümleri çağrıştıran…

Daktilodan vazgeçmem!

onogono | 24 September 2009 09:48

Çocukluğu 80’lerde geçenler, daktiloların o mekanik vuruşunu, satır sonuna gelindiğinde çalan zili ve kafanın tek bir hareketle yeni satır başına alınmasını gayet iyi hatırlayacaktır.

Mahkeme önlerindeki birkaç arzuhalci dışında, daktilo kullananlara rastlamak neredeyse imkansız.

Ama daktiloya özlem duyanlar hala var. Onları bilgisayar klavyesini sadece işaret parmaklarıyla kullanmalarından ve sanki kıracakmış gibi sert vurmalarından tanıyabilirsiniz.

Julia Kaisinger, Pia Weitgasser, Martin Zopf ve Tony Weichselbraun isimli 4 tasarım öğrencisi, bu özlemden yola çıkarak 60’lı yılların gözde daktilolarından Olivetti Valentine‘i modernize etmişler.