bildirgec.org

fakir hakkında tüm yazılar

freegan

hoodly | 03 December 2007 09:25

freegan, free(özgür) ve vegan(aşırı vejetaryan) kelimelerinin birleşerek oluşturduğu yeni yetme bir akıma yani freeganizme tabi olan insanlara verilen isim. freeganlar lüks tüketime ve israfa tamamen karşılar ve tabiri caizse ikinci el yemek tüketiyorlar. bu işide çöp karıştırarak gerçekleştiriyorlar.

freegan
freegan

sizce bu durumdan utanır yada çekinir gibi bir durumları varmı? yok tabiki bu insanlar dünyada mevcut olan tüketim çılgınlığına karşı kendilerince bir akımını sürükleyen insanlar ve gün geçtikçe sayıları artıyor.

freegan
freegan

aslında bu akımın bir yöndende politik yönü var diyebiliriz. karşı oldukları bir şeyler var ve buda şu anda dünyadaki düzen olan kapitalizm. zenginin her geçen gün zenginleştiği fakirin ise fakirleştiği ve günden güne eriyip yok olduğu bir şey bu değirmen misali bir şey. freeganizm sadece çöpten diğer insanlar tarafından atılmış yiyecek yada diğer işe yarar şeyleri kullanarak yaşamak değil buna benzer israfın ve aşırı ve gereksiz tüketimin yapılarak dünya kaynaklarının bilinçsizce yok edilmesine de bir tepkidir. çevreye ne kadar az zarar veririm ve kendim için sadece gerektiği kadar tüketirimin peşinde bu freeganizmciler ve bunun için örnek vermek gerekirse 3 adımlık yolu taksiye binerek değil yürüyerek yada kendi arabasıyla değilde toplu taşıma aracıyla giderek çevreye ve insanlığa karşı sorumluluklarını bu şekilde göstermeye çalışıyorlar. günümüz dünyasında süper güç olarak geçinen ve övünen amerikayı düşünün ve orda yaşayan bir amerikalıyı ve
bilinki bir amerikalının tek başına tükettiği gıdayı afrikada yaşayan 42 insan tüketiyor. ne dünya ama değilmi?

açlık
açlık

insanlar aç öyleyse oyun oynayalım

mentor | 20 October 2007 16:19

free rice
free rice

freerice.com ile oyun oynayarak yoksullara yardım edebilirsiniz. üyelik gerektirmeyen sitede yapmanız gereken tek şey size verilen kelimeye en yakın olanının üzerine tıklamak. her doğru cevabınız için bir miktar bağış yapılıyor. oyundaki kelimeler ingilizce olduğundan ingilizce öğrenmekte olanlara da oldukça faydalı olacaktır. her doğru cevap sonrasında kelimeler biraz daha zorlaşıyor yanlış cevap verildiğinde ise kolaylaşıyor. buyrun.

Zimem (Veresiye) Defteri

linet | 20 September 2007 11:54

Zimem (Veresiye) Defteri

Osmanlılar zamanında Ramazan günlerinde tebdil-i kıyâfet ile, pek çok zengin, hiç tanımadıkları mıntıkalardaki bakkal, manav dükkânlarına gider, onlardan Zimem Defteri’ni çıkarmalarını isterlerdi.

Baştan, sondan ve ortadan rastgele sahifelerin toplamını yaptırıp,miktarını ödedikten sonra;

“Bu borçları silin! Allah kabul etsin!” der, kendilerini tanıtmadan çeker giderlerdi.

Borcu ödenen, borcunu ödeyenin kim olduğunu; borcu sildiren, borçtan kimi kurtardığını bilmezdi…

Gizli verilen nâfile sadakanın, açıktan verilen nâfile sadakadan yetmiş kat dahâ sevâp olduğunu bilen zevât, yardımlarını mümkün olduğunca gizliden yapmaya gayret ederdi. Ecdadımız sağ ile verdiğini, sol elinden bile gizler, yaptıkları iyilikleri unutur giderlerdi.

Parayla neyi satın alamazsın?..

mtpc67 | 19 September 2007 16:36

Bu soruyu hiç kendinize sordunuz mu, paranın geçmediği yer neresidir?… Eskiler hep Sevgiyi parayla satın alamazsın demişler. Acaba doğru mu?
Türk filmleri dışında siz hiç fakir bir çocuğa aşık olan kız gördünüz mü? Öncelikle erkeğin o kızı tavlaması için onunla aynı mekanı paylaşması lazım değil mi? Zengin kız fakir mühittemi takılacak ki çocuğu görüp aşık olsun?

http://www.berkalp.com/Turkish/?txtID=167

Fakirin ekmeğine zam var!

kalamara | 13 July 2007 13:12

Ekmek ZAMlanıyormuş. Herkesin haberi olsun.Fakirin tek alabildiği ekmek onuda alamazsa aç kalacak demektir!
Haydi hayırlısı.Seçimden sonrada iğneden benzine zam yapılabilir.
Herkes hazırlıklı olsun derim ben..

Patlak ampul ve mağazacılık konsepti

kopanisti | 22 June 2007 14:44

Ampul patladı. Daha sonraları mega hipermarkette dolanırken akla patlayan ampul geldi. Ampul reyonundan bir de ampul alındı. Ampul deneme zamazingosu bulunamadı. İlgili ilgisiz her personele soruldu. En sonunda birinden bu ampullerin deneme aparatı yoktur cevabı alındı. Peki bozuk çıkarsa ne olacak diye soruldu. Getirirsiniz değiştiririz cevabı alındı. Eve gidilince denendi tabi ki bozuk çıktı, yanmadı. O sinirle boşver yarış sakin kafayla gidilir değiştirilir denildi. Bir duble rakı, kavun, beyaz peynir ile sinirler yatıştı.
Seal söylüyor. Yumuşak kadife gibi bir ses. Sarışın manken Heidi Klum’un sevgili eşi. Zenci ile sarışının, güzel ile çirkinin mükemmel uyumu. Rakı mı, kavun mu, peynir mi Seal mi, yoksa hepsi birden mi sinirler peluze gibi oldu.
Ertesi gün mega hipermarkete ampul değiştirmek için özel olarak gidildi. Müşteri hizmetlerine şöyle bir bakıldı, en güzel kızın önündeki iskeleye yanaşıldı, palamar atıldı.

Hanfendi iyi günler, ben bu ampulu dün aldım ama bozuk yanmıyor.
Fişinizi görebilirmiyim.
Tabi buyrun.
Değiştirecekmisiniz?
Dün deneme aparatı yoktu, eğer bugün varsa deneyip de öyle almak istiyorum, uzaktayım aldığm da bozuk çıkarsa yıkılırım.
Maalesef bu ampullerin deneme aparatı yok.
O halde riske atmayalım iade edeyim.
Ama ambalajını açmışsınız iade alamam.
Nasıl yani? ambalajı açmadan nasıl deneyecektim?
Maalesef açık ambalajları iade alamıyoruz, bunun yerine başka bir şey alabilirsiniz.
Hanfendi benim başka şeye ihtiyacım yok, ampule ihtiyacım var şu aralar. Lütfen bu yanmayan bozuk ampulu geri alın ve bana paramı iade edin.
Beyfendi sinirlenmeyin ben görevimi yapıyorum.
Bende alışveriş yapıyorum ne var bunda? ampulunuz patlak çıktı, kullanamadım, malınız ayıplı, ayıplı mal için para almak içinize siner mi?
Beyfendi ben size bir iade fişi yazayım, kasadan iadenizi alın.
Teşekkür ederim, çok naziksiniz, sizin devamlı müşteriniz olacağım.
İskeleden palamar çözüldü, rota kasa, istemeye istemeye kasaya dümen çevrilirken, bu enfes organizma, güzel ile aptalın mükemmel uyumu diye düşünüldü.
Kasada mahşer cadısı gibi bir tip, fişi aldı, bilmemkaçlira bozuk paranız var mı? dedi yok dedim. O zaman biraz beklermisiniz dedi? bekleyemem dedim. Ama bozuk para yok dedi. Sen misin bunu diyen? burası koskoca hipermarket nasıl bozuk paranız olmaz bu nasıl zhniyet diye bi yaygara koparmışım, bi baktım etrafım bomboş kaldı.
Güzel ile çirkin burada uyum sağlamadı, Müşteri hizmetlerindeki dilbere yapamadıklarımı buradaki cadıya yaptım. Adalet mi bu ? değil ama sonuçta benim olayım mağazanın konseptiyle ilgili. Güzel çirkin ayırmam.

Napolyon ve Nasrettin Hoca balgamlı tükrüğü hangimize gönderiyor?

NLPMaster | 15 June 2007 12:23

Şirketleri geçtik de
kişilerin değerlerinin bile
sadece bilançolardan oluşmaya başladığı dünyamızda
hâlâ umudum var insanlıktan…

  • * *
    Napolyon’u inim inim inleten,
    fukarayı el pençe divan durdurup dinleten,
    makam önünde demirci çekici gibi arşı inleten para…
    “Varlığın bir dert, yokluğun bir yara!”
  • * *
    Ama biliyor musun ki aslında
    beş para etmezsin 🙂

Ama “dostumuzun yüz karası,
düşmanımızın maskarası” olmamak için kazanacağız seni.

  • * *
    Ama heveslenme;
    TAPMAYACAĞIZ sana!
  • * *

Cahiliye adetleri gibi
sabah tapıp öğle de yemeyeceğiz seni…
Ömer’in helvadan tanrıları kadar da olamayacak saltanatın
kalplerimizde…