bildirgec.org

borç hakkında tüm yazılar

Kredi kartı kullanımı

Yavuz AYKUT | 23 April 2009 12:24

Kredi Kartı Kullanımı

90 larda kredi kartı dillere düşmemişti ama şu anda herkezin cebinde 2-3 tane bulunmakta.

eskiden kredi kardı ne kadar ulaşılmaz nekadar hava atılacak bir zenginlik ve özgürlük belgesi idi. aynı cep telefonu gibi.

peki bu kredi kartı ne olduda bu kadar insanın ocağına incir ağacı dikti. suç kimdeydi kartı alanda mı yoksa verende mi?
bence verenin bi suçu yok çünkü kimlik kartı gibi herkeze dağıtılıyo sanki herkezin bir kredi kartı olması zorunlu gibi.
Aslında alanın hiç suçu yok çünkü aldığından haberi bile yok. örnek ben bi bakmışım kapıda zarf var açıyorum word kart. e bide hiç kartı yoksa onu bedava para gibi görürse hatalar başlıyor.
Ayrıca hiç bir geliri olmayan öğrenciye ve ençok paranın lazım olduğu ortamda üniversitede kart dağıtırsan yine hatalar başlıyor.
Bu durumda suç kanunu koyanda daha doğrusu adam gibi kanun koyamayanlarda.
insanlara borç yaptıktan sonra kolaylık sağlamaktansa borcu yapmadan önlem almak daha mantıklı deği mi?
Bu insanlar bizim değil mi?
Yazık değil mi?

bir ekonomist tetikçinin itirafları

emrouisen | 23 March 2009 16:53

paraizm
paraizm

Anarşi-yaşam biçimi ile sonsuz enerji kaynakları olarak kullanabileceğimiz dünyamız deniz, hava ve güneşin enerjisinden faydalanarak elektrik, su ve ulaşım gibi temel ihtiyaçların satılamayacağı bir dünyaya çok rahat dönüşebilirdir. Doğayı da talan etmeyecek şekilde kendi ihtiyaçlarımızı verecek, hiçbişeyin satılamayacağı bir hayatı da kendimize yaratabiliriz. Ama ne yazık ki hayvanların insanlaşıp insanların hayvanlaştığı garip bir dünyaya dosdoğru giderken birilerinin bizleri yaşamak için sürekli köle gibi çalıştırmaya mecbur etmeye ne hakkı olabilir sizce? bu hakkı da eminim kendi akıllarında canlandırdıkları düşünceleri puta sarmış ilahi adalet ve üreticisi tanrı ile anlaşmalıdırlar. Bizim istediğimiz problemleri değil, problemlerin sebeplerini ortadan kaldırmaktır. parasal sistemin olmadığı bir sistemdir bu. çünkü parasal sistemin içinde çıkar vardır. Bencillikle birlikte çıkar düzenini yaşatan, özünde rekabetçiliği barındıran kar üzerine kurulu toplum olmasıdır. Oyunlara bahislere girme isteği bundandır. Rekabetçi piyasadaki şirketler mantar gibi her yerde yükselmiştir. bunlar sanki bir robot gibi sürekli kar oranlarını ölçümlerler. Kar oranlarını arttıran şey kıtlıktır. “Kıtlık” ürünleri daha değerli yapar ve bundan anlaşılıyor ki bu yaşadığımız bu hayatta bolluk, kar amaçlı sistemde hiçbir zaman var olmayacaktır. Çünkü bu sistemin doğasına terstir. Genelde bugün suç çeşitleri parasal sistemin bir sonucudur ya direk alakalıdır ya da ekonomik bunalımın yarattığı ruh halindendir. Bu bağlamda, birgün bu kanunların da sonu gelecektir. çünkü İnsanlar kanunları, oluşan sorunları çözmek için değil, bunları nasıl çözeceklerini bilmedikleri için yapmışlardır. Herşey özünde paranın kullanılamayacağı bir düzenin var oluşuyla şekillenebilir. elimizdeki para bir ödünçtür aslında. bir borçtur hiç kimsenin kimseye borcu olmasa piyasa da bir kuruş para dönmemiş olurdu. Eğer hayalini kurduğumuz dünyanın var olmasını istiyorsak paranın olmamasını gerektirecek şekilde yaşamalıyız. Güneş panelleri, kendi ürünlerimizi yetiştirebilecek bir bahçe, hibrit otolar vs. hiçbir şeyin asla satılamayacağı bir dünyanın kapılarını işte anarşi ile bir gün aralamış olabileceğiz.. Buradan kitap üzerinde diğer ülkelere oynanmaya devam edilen para oyunlarıyla nasıl da her yerin birer birer özelleştirildiği ve hiç bir zaman ödenemeyecek borçlar altına koyulup bu sayede ülkelerin kaynalarının sömürüldüğünü öğreneceğiz okuyacaksınız. En önemlisi bankalara ödenmesi gereken borç miktarı her zaman dolanımdaki paradan fazla olduğundan enflasyon bu sistemde her zaman olmak zorunda kalacak Faizler nedeniyle oluşan bütçe açığını kapatmak için sürekli para basılacaktır. Buda iflasların matematiksel olarak sistemde hep var olması ve kısa çöpü çeken fakir insanların toplumda hep olacakları anlamına gelmektedir. Yaşadığımız dünyada görebildiğimiz herşey sadece satışın bir ürünü iken belki de ilerde sadece hediye olacaktır kimbilir. Buradan zeitgeist belgeseline ulaşabilirsiniz.

Bozkırda Uyanmak

admin | 26 February 2009 01:14


Gecesinin içinde yürüdükçe, yüzünü kesen, acıtan bir soğuk hisseder insan… Mantosunun yakalıklarını kaldırsa da açık kalan yerlerinden inadına rahatsız eder, durur ayazı… Ne çeşitli yönlere savrulan aceleci kar taneleri ısıtabilir o anki imgelemini, ne de ceplerine sıkıştırdığı eldivenli elleri… Böyledir bu! Bozkır üzerine kurulu şehirler asla bir gram rahat vermez adama.

Ertesi gün, bankaya gelen havaleyi almak için gidecektir de, söyleyemez kimseye, daha aldığı gibi, paranın gideceği adresler olduğunu… “Borç yiğidin kamçısı” gibi terimler bir nevi eşeğe yüklenen altın semere benzer. Altın bir semerin vardır, evet, ama hala borçlu bir yiğitsindir. Öyle olman beklenir. Sanki birileri de senin öyle olman için bu hayatta didinir. Toprağı gibidir bu yüzden bozkır üzerinde yaşayan şehir insanları… Biraz kırgındır hayata karşı!

Konu Para Olunca Dikkat edilecekler

keremx | 05 January 2009 10:39

FİNANS VE EKONOMİ KONUSUNDA; ÖĞRENDİM Kİ:

1- Türkiye’de hiçbir zaman döviz üzerinden borçlanmayacaksın.

2- Hiç kimseye kefil olmayacaksın. Kıramayacağın insana, Kefil olmak yerine, eğer imkânın varsa borç vermeyi teklif edeceksin.

3-Kredi kartı kullanmayacaksın. Oldu da kart sahibisin, Kredi kartı şifreni kimseye söylemeyeceksin. Kartını başkasına teslim etmeyeceksin.

4- Sahiplerini tanımadığın, ticari geçmişini bilmediğin hiçbir kooperatife üye olmayacaksın.

İsyanım Ne idi Benim?

dimoedes | 23 November 2008 10:05

İsyanım hayata mı Rabbime mi kendime mi bilmiyorum diye düşündüğüm zamanda çıktım karşıma. Hayatımı yenileme çalışıyordum ve ne kadar yola başvurduysam olmamıştı. Gittikçe kötüye gidiyordum ailemin benim için milyarlar harcayıp gönderdiği üniversiteyi bile bırakma durumuna gelmiştim. Borçlarım gittikçe artıyordu bir bataklığa saplanmıştım ve kurtulmaya çalıştıkça dibe batıyordum. Artık nefes alamaz duruma gelmiştim kendimi eve kapatıp herkesten uzaklaşmaya çalışıyordum kendimi ölüme terketmiştim. Ama sen geldin elini uzattın ve beni kurtardın bu durumdan. Şimdi herşey yolunda üniversitem bitmek üzere hiçbir borcum kalmadı aksine ben yardım eder oldum insanlara. İnşallah senin şansın benim gibi zor durumda olanlara da vurur. sana ne kadar teşekkür etsem azdır sayısal loto 🙂

İhtiyacınız olduğunu bilmediğiniz 100 harika web aracı – Bölüm 6 Finans

angelofmercy | 21 September 2008 15:42

accrediteddldegrees.com ihtiyacımız olduğunu bilmediğimiz ancak işimizi oldukça kolaylaştıran araçları bu makale bir araya toplamış.

Konu 9 başlıkta incelenmiştir.

  1. Üretkenlik (productivity)
  2. Hayatı Kolaylaştırmak ( Making Life Easier)
  3. Taşınabilir, mobil (Mobile)
  4. Bilgisayarı Kolaylaştırmak (Making Computer Easier)
  5. Google Araçları ( google tools)
  6. Finans (Finances)
  7. Aile için ( For the Family)
  8. Seyahat (Travel)
  9. Eğlence (Entertainment)

6. Finans
Paranızı yönetmekten fatura ödemeye kadar sizi iş ve para konusunda yükseklere taşıyacak araçlar.

Alışveriş çılgını olmayalım…

kalamara | 20 August 2008 14:02

Aslında alışveriş sakinleştirici ve huzur verici bir eylem günümüzde. Çoğumuz sıkıldığımızda veya çok stresli bir durum yaşadıktan sonra alışveriş yapmaya gidiyoruz.Kimimiz için de para ağırlık yapıyor…

Mutluluğu başka yerlerde aramak lazım ama alışverişinsanda kısa süreli de olsa tatmin duygusu sağlamaktadır.
Gerçek alışveriş ihtiyaçları karşılamak amacıyla yapılan bir satınalma olayıdır.Ama toplumumuzda alışveriş yaparken insanlar adeta israf etmek için yarış halindeler. Bu durumu yaşayan insanlar gerçekte ihtiyacı olmayan ürünleri satın aldıklarında bütçeleri delinmekte ve ileriki yaşamlarında psikolojik sıkıntılar yaşayabilmektedirler.
Düşünün bir kere bir memur 1100 ytl maaş alıp 2500 ytl kredi kartı ödeyebilir mi? Asgarisini öder ve borç çığ gibi büyür, büyür, büyür…
Ayağımızı yorganımıza göre uzatmak zorundayız. Şimdi şunu diyeceksiniz:”Maaşlar çok düşük olduğundan insanlar bu durumda” . Tamam aslında bunun payı var tabiki ama 1100 ytl maaş alan kişi kira,yakıt, sağlık gideri vb. giderleri az çok hesap edebilmeli.Sadece kredi kartı 2500 ytl olursa vay haline o kişinin…
Ben size kendi tasarruf yöntemimi anlatmak istiyorum:
Her aldığım ürünün ( gıda,kırtasiye,elektronik eşya, gazete vb. ) fiyatını ve tarihini ajandama not alıyorum.Mesela o ay elime 2000 ytl para mı geçecek hemen 2000 ytl’yi yaptığım harcamalardan çıkarıyorum. Ne kaldı 1150 ytl . O günden sonra diğer ayın 15’ine kadar 1150 ytl limitim kalmış demektir.İnanın çok tasarruf ettim ben bu olaydan sonra.Bunu 2008 Nisan ayında yapmaya başladım. O aya kadar her ay mutlaka ek hesaptan 200-500 ytl çekmek zorunda kalıyorduk.
Ama şu an çok şükür öyle bir derdimiz kalmadı.
Denemenizi tavsiye ederim.Amacım ulaşabildiğim güzel insanlara bu projeyi anlatmak ve aramızdaki alışveriş çılgını arkadaşları bu borç batağından kurtarmak. Dilimiz sürçtü ise affola…
Borçsuz ve huzur dolu günler sizinle olsun .Hayatı ertelemeyin ama hiçbir zaman..

Kredi kartı yıllık kart parası iade dilekçesi.

guney01 | 23 June 2008 22:11

Kredi kartı ücreti
Kredi kartı ücreti

Hepimizin cebinde en az 1 kredi kartı vardır.Kredi kartı o kadar hayatımıza girmiştir ki faturalara kadar her türlü ödemelerimizi yaparız. Bankalar yıllık olarak bu kartlara bir miktar borç yukluyor. Bunlara kart ücreti,kart parası,yıllık aidat gibi tanımlamalar getiriliyor. Kredi kartlarımızdan bu güne kadar kesilen tüm ücretleri talep etmek için yazılan dilekçeye buradan ulaşabilirsiniz.