bildirgec.org

Yozgat’ta neler oluyor?

karzu | 21 May 2007 20:44

Yozgat’ın Sorgun İlçesinde fuhuş olayına adı karışan bir şahıs,alkollü iken üzerindeki elbiseleri çıkartıp ilçe halkına küfür etmiş.Bunun üzerine çıkan olaylarda fuhuş yapıldığı ileri sürülen toplam 5 ev ve bir araç yakılmış. Gözaltına alınan 33 kişinin salıverilmesi için yapılan eylemde de E-88 karayolunu trafiğe kapattılar.

Rap dinleme maceram. Türkçe rap destek…

| 25 July 2007 12:06

Belki yazılmıştır ama piyasada birkaç rap ci hakkında acizane görüşlerimdir.

Efenim rap maceram, 1999 lu yıllarda, bir arkadaşın getirdiği kaseti kasetçalara koymasıyla başladı, duyduğum ses şuydu; artık sen, artık sen geber! bir anda neden bilmem çarpıldım.
Her zaman müzikte vurucu bir şeylerin olmasına inanan biri olarak bu söz beni vurdu diyebilirim.
Şimdi burada şu da aklınıza gelebilir daha önceleri 96-97 yıllarında hiç kartel dinlemedin mi? Cevap; dinlemedim, çünkü hazır değildim.
Yıllar geçti, takvim 2002 yi gösterince başka birisinden bir rap kaseti aldım ve evde dinlemeye başladım.
Müthiş ti.
bütün şarkılar harikaydı.
bu kasetin nefret’in ikinci albümü olduğunu daha sonra öğrendim.
Bu nefret te şimdi ki ceza ve fuchs(tilki) den oluşuyordu.
Sonra 99 yılında duyduğum artık sen geber rapliğinin nefretin ilk albümüne ait olduğunu öğrendim.
Bu süreçten sonra fucs’un askere gitmesiyle ceza solo albüm çalışmalarına başladı ve tüm müzikleri Sagopa kajmer e ait olan ve sevenlerinin hiç unutamayacağı, hatta yıllar sonraki şarkılarında bile “medcezirde dünya keşfettim” diye anacağı bence de en iyi albümü olan Medceziri çıkardı.
Bu kasetten aynı adlı şarkıya klip çekti.
Frekans programında da çıkmasıyla belki biraz dikkat çekmeye başladı.
Artık undergrand olan türkçeRap yavaş yavaş grandın üstüne çıktığının işaretiydi.
Tüm bu gelişmeler olurken silahsız kuvvet adı altında aslında sagopa kajmer adlı raper kendi stilini geliştirmeye devam ediyordu.
Ne zaman çıkardı bilmiyorum ama sagopa bir pesimistin gözyaşları adlı albümüyle ve aynı adı taşıyan şarkısıyla artık rap dünyasında kendi dinleyicilerini oluşturmaya başlıyordu.
Ceza ise artık Tek’teki elektrik açma kesme işlerine uzunca bir ara verip belki de en meşhur albümünü çıkardı; Rapsta , bu albümde “neyim var ki rapten gari” şarkısıyla rapi seven sevmeyen herkesin beğenisini topladı(rapi sevmeyen arkadaşlarım, bu şarkıyı beğenmesinden yola çıkıyorum.).
bütün rap dünyamızdaki gelişmeler dünyadakinden biraz farklıydı, türkiyede bu işler biraz daha sağduyulu ve problemlere işaret edercesine geliştiriliyordu. (?)
Ceza son albümü olan yerli plaka ile dünya rap dünyasına entegre olma isteğini aslında örtülü olsa da dile getirmiş oldu, bunu aynı adlı şarkıya çektiği Amerikanvari klipten de anlıyoruz.
Halbuki ceza bey nefret adı altında çıkardığı albümdeki bir şarkısında görünen çıplak bedenleri eleştirirken bu klibin de bedenden taviz vermiştir.
Tabi ki bu arada sagopa kajmer boş durmuyordu; kafile adlı albümü için harıl harıl çalışıyordu, albümü hazırlamış çıkarmak için uygun zamanı beklerken birden ilginç bir gelişme oldu; hazırladığı albümdeki şarkılar internette fırıl-fırıl dönüyordu.
Yasal mücadeleye başladı, uzun uğraşlar sonunda 56 yaşındaki bir adamın evinde ki bilgisayardan şarkıların çalındığı bilgisine ulaşıldı.
Neyse bu albümün ilk klibi bebeğim oldu şarkısına çekildi ve gerçekten mükemmel bir klipdi, son olarak da şarkı sözleriyle de uyumlu olduğunu söylediği baytar şarkısının da klibi dönmeye başladı…

KADININ ADI YOK MU? UYANIŞ-KATE CHOPIN

Seamyhoney | 28 October 2009 09:53

Edebiyat tarihi boyunca feminizm ve kadınlara ilişkin konular, tüm dünyada hep önemli bir yere sahip olmuştur. Kadınların kendi kimliklerini bulma çabası ve çıktıkları bu yolda geleneksel rollerine ve kişiliklerine karşı çıkışları sanırım bu literatür içinde en çok ilgi çeken konular arasında. Özellikle 19. yüzyıl edebiyatında kadın, her zaman dönüp dolaşılıp üzerine yazılan ana sorun olarak ortaya çıkar. Aslında bu romanlarda kadının karşı çıkışı ve isyanı aslında bir nevi toplumun da isyanını yanıstır. Durum her ne olursa olsun, kadın için normlarla ve toplumsal baskılarla mücadele etmek her zaman zor olmuştur. Bu mücadelede asıl amaç, erkeklerle eşit olduklarını kanıtlamaya çalışmaktır çoğu zaman. O zamanın şartlarında ( ki aslında günümüzde de modern toplumlar dışında bu durumun değiştiği pek söylenemez) toplumun kadınlara yüklediği belirli bir yaşta evlenip, evinin kadını, çocuklarının anası olma rolü onların hayatını şekillendiren en önemli unsur haline gelmiştir. Kendilerini kocalarına ve çocuklarına adayan bu tür “ ideal kadın”lar dışında tüm sosyal baskılara ve normlara karşı çıkan kadınlar da yok değildi tabi ki. İşte çoğu feminist yazar, bu tür mücadeleler veren “ aykırı kadın”ları yazılarına konu edindiler.

19’uncu yüzyıl Amerikan Edebiyatı‘na damgasını vuran en önemli feminist yazarlardan KATE CHOPIN de ataerkil normlar arasında sıkışmış bu tarz kadınları eserlerine konu edinen yüzlerce yazardan sadece biri. Çoğu eserinde oluşturduğu karakterlerinde genellikle kendi kadın kimliğini ortaya çıkaran Kate Chopin’in bana göre başyapıtı sayılabilecek eseri UYANIŞ( The Awakening) işte böyle “ aykırı kadın”lardan birini anlatıyor. Yazarın bu eseri zamanında pek değer bulmasa da sonradan tüm diğer hikayelerinde olduğu gibi byük ilgi gördü. 1991 yılında kitabın, “Grand Isle” adlı isimle bir filmi yapıldı.

Uyanış adlı öyküsünde aslında Kate Chopin okurları, iyi bir eş ve iyi bir anne gibi görünen Edna karakteriyle karşı karşıya kalıyorlar. Geleneksel bir ailede yetişen Edna başta tüm normları ve toplumsal baskıları kabullense de her zaman bir içsel sorgulama içindedir. İçinde bulunduğu “kendini bulma” isteği ve edinmiş olduğu kimlik ( toplumun ona atfettiği) aslında onun için büyük bir çelişkiden başka bişey değildir . “İdeal kadın” rolünü oynamaktansa, o, kendi kuralları, kendi istekleri doğrultusunda bir hayat yaşama arzusu içindedir. Tüm bu çelişkiler içinde kocasından ve çocuklarından ayrı geçirdiği tatil, kendi kimliğini bulması için eline geçen en büyük fırsattır. Hikayenin adından da anlaşılacağı üzere bu kısa tatil onun kendini bulması adına bir uyanışı temsil eder.

skandal

taha3045 | 27 April 2009 18:40

Birçok ünlü geçmişte yaptıgı bazı şeylerden dolayı çok çok pişmandır, sanki o yapılanları kendileri yapmamış gibi( gizli kamera gibi şeylerden bahsetmiyorum) o pozları kendileri vermemiş gibi hem utanç duyarlar hem gündeme getirene köpürürler. Herkes bugün yaptıgı şeyden dolayı yarın pişmanlık duyabilir, bir kaç nostaljik fotograf buldum ünlülerimizin eski pozlarından yada olaylarından. Şimdilerde unutmak istedikleri yada cahil günlerimde kaldı dedikleri yada hiç umursamadıkları. İşin diğer yönü de sanki herkes yaptıklarından dolayı medyaya hesap verecekmiş gibi gazetecilerin kötü davranışları size ne kardeşim?

Google Maps ile Dünya size daha da yakın

karbeyaz | 21 April 2008 09:09

Görmek isteyip de göremediğiniz yerlere gitmenize gerek yok. Bilgisayarın başına oturduğunuzda tüm dünyayı sanal olarak da olsa görebilme imkanımız var. İşte bunlardan biri olan Google Maps size yeni imkanlar sunmayı sağlıyor. Google Maps diğerlerine nazaran daha ayrıntılı ve daha yakın gösterim sunuyor.

google maps servisi artık bu hizmeti Sadece bilgisayarınızın başında değil cep telefonu üzerinden de sunmaya başladı.