1890 yılında Amerika’da dünyaya gözlerini açan Harlend Sanders, mutlu bir çocukluk dönemi geçirmedi. Henüz altı yaşındayken babasını kaybeden Harlend’ın annesi geçimlerini sağlamak için, bir gömlek fabrikasında işe girdi. Harland ise evde kalarak kardeşlerine baktı. Yemek yapmayı bu dönemde öğrendi.
Yirmi yaşında evden ayrılarak, yakınlarda bir çiflikte çalışmaya başladı. Ondan sonra birçok farklı işte çalıştı ve 1930 yılında servis istasyonu yöneticisi olarak Corbin’de ( Kentucky ) işe başladı. Servis istasyonunda duraklayan karnı aç yolcular için yemek pişirdi ve çok geçmeden insanlar sadece yemek yemek için buraya uğramaya başladı. Bir süre sonra Harland, caddenin karşısında, müşterilerine hizmet edeceği 142 koltuklu bir restoranta taşındı. Yeni restorantta çalışmaya başlayalı dokuz sene geçmişti ve eşi olmayan o ünlü tavuk tarifini bu dönemde geliştirdi.
1950’li yılların başında restorantı kapattı ve tarifini diğer iş adamlarına satmaya karar verdi. İlk resmi KFC ( Kentucky Fried Chicken ) restorantı Ağustos 1952’de açıldı. 1964’te, Kuzey Amerika’da 600’den fazla KFC restorantı açıldı. Yine aynı sene, Sanders şirketi 2 milyon dolara sattı fakat, KFC’nin kamu sözcüsü olarak çalışmaya devam etti ve dünyanın dört bir yanındaki restorantları ziyaret etti. 1980 yılına kadar her sene 250,000 mil yol katetti. Aynı sene içerisinde, doksan yaşında hayatını kaybetti. Altı yıl sonra PepsiCo KFC’yi 840 milyon dolara satın aldı. Şuanda 80 ülkede hizmet veren KFC restorantlarında her yıl 2,5 milyardan fazla tavuk satılmakta ve tarif hala gizli.
yorumlar
ve tarifini satmayi başarana kadar çok zorluklar çektigini de hatirlatalim, KFC’nin en onemli hikayesi azimdir kisaca. dogum tarihinde yaptigin yanlişlik olagan karşilanabilir.
http://www.kentuckyfriedcruelty.com/
evet doğum tarihi hariç, tuttum yazıyı. o da düzelir farkedilince… girişimcilik ve yaratıcılık konulu hikayeleri severim…
mutlu çocukluk geçirmeyince…
maalesef karşı koyamadığım lezzetlerden biri… yerken aklıma 3 ayaklı koşan tavuk görüntülerini getirmemeye ve de o tavukların çektikleri eziyetleri düşünmemeye çalışıyorum. bu aralar vejetaryen olabilirim bile…sırrıyla ilgili bir söylenti daha, mısır gevreğini baharatla karıştırıp yağda kızartıyorlarmış tavukları deniliyor. doğru mu bilemiyorum, ama duyduğum kadarıyla denemişler. sonuç başarılıymış. miş. muş.
Bir kova tavuk lütfen..
acıktım…
bizim buradaki avmlerde bu çok sevdiğim tavuklardan yok popeyes yiyoruz ,kfc niyetine bunlaeda güzel ama
popeyes kötü nazo, midene yazık yeme onu.
gerçi kcfnin de pek midene hayrı dokunmaz ama tadı güzel
lö olm bunlaru nasul yiyonuz ya ?
ben pisboğazım ki, ayrıca acıkınca tost makinesini yemişliğim var.
kedilerimi kitliyim bi yere,habersiz gelme.amanun amanun…
Acılı tavuklar..
harlem, ben o kedileri yer miyim hiç! vejetaryen olabilirim her an diyorummm
olmadan gelme o halda! tost makinasunun vasiyetini okudum .tarumar oldum.
böhüü, demir eksikliği vardı bende. niyetim kötü değildi.
damlasu var hapu var ,bu kadar da olmaz yani.
niyetim iyiydi, dürüm yiyecektim sadece, tost makinesinin arasına sıkışabileceğini nereden bilebilirdim
Bir zahmet şu doğum tarihi düzeltin yaw, adam yeni yetme gibi geliyor sürekli gözümün önüne..
no comment Galantuz!
harlem, köpek eti haram bize. yemem onu ben!
hot dog cicim yaa!
Dog u alsak sonra ekmeği Galathus a versek yer mi ki, yemez herhalde..
harlem!
pbk, dogu sevelim, ekmekte yemiyorum alerji var biraz bünyede. ee ne kaldı geriye. hiç!
Harlem de dog sever ama, yerleştirmiş bizim wiener i ekmeğe işte..
yarın bir kaç gün detoks yapam diyorum ot çöp ceviz ne bulsam yiyip yeşil çay neyin içiyim inşallah kilo vermem detoks yapçam diye bol su içerim belki o bahaneyle
Sabahları, hamur kızart, tık içine peynirleri bak ne güzel kilo alınır..