Dol’ dan Mor’a …
-Çakıldım! Bu sefer tek başına konuşuyorum, zamanım yok derken geçenlerde, harbiden şimdi yoksun yanımda.Kaldım…Bir başına tek başına kaldım, paylaşımların bittiği yerde; ulaşılamıyorların kulağımı tırmaladı, her gece saat birde ve gerisinde ve berisinde.Düşündüm…Düştü düşümde bir düş, diye basmakalıp. Sadece aşklara isyan edilmez bu devirde! Aşk var mı podyumlarımızda? Yok, artık yol alırız aşkın ötesinde sevgilere.Aldık…Yol aldık biçare gönüllerimizde sen ve ben bir ortaaam yarattık. Dedik ki hiç tanımadığınız birine aktı mı kelamlarınız? Sadece gönülden koptu, taştı, aştı ve açacak derken arşınları…Arşınladık…Sözleri bir bir sıraladık şu klavyenin harf-i düğmelerinde. Sen es verdin, ben pes dedim; ben es verdim sen pes, saatin kaç olduğuna bakmadan. Tik tak sesleri bile sözlerimize uymadı, oldu bizde tik tik tak. Daha ne çok şeyler söyleyecektik, zamanın saat değerinde, ışık hızını bile geçerdik seninle. Olamadı değil mi? Ben sana düşünün yanındayım derken, doğruydu. Doğruydu sarf-i cümlelerim. Koştuk beraber bir yol aldık, tam o yolda çıktı bir dönemeçli yokuş, o dönemeçte ben varım. Sen nerdesin?Tırmandık…Tam demiştik, oysa tırmandık. Tek başına kaldım bu yokuşta. “Büyük bir kenttir yalnızlığın” dedin, dedin ama kentin tiryakiliğini unuttun eklemeyi. Ben ekledim şimdi, şuan ve bu an sana ve bana. Yok bana.Dedik…“Bir kendim varımdır burada, bir de eklediklerim. Evet, yanılmayan bir tek kendidir, düşün içinden fırlayan ve baka kalan gerçeğin; biraz düş, biraz yalan olanına” dedim bir yerlerde, ama unuttum nerede, neden dediğimi…Unutmadım…Bakma sen unuttum dediğime, çok iyi biliyorum ne ekledim, ne çıkardım, ne böldüm, ne de unuttum. Unutmadım, ahahaha efekti verirdim, sen olsaydın diyor ki’ lerin karşısında. Deseydin diyor ki ile başlayan bir cümle, ah be boş ver demesen de ben unutmadım bana diyor kilerini.Unuturum…Sen geldiğinde ancak unuturum bu dediklerimi. Bak yine sana sordum, bu çok sevdiğim benzetme sorusunu, “Kolay olan aramak mıdır ulaşılamayanı, yoksa ulaşılamayanı bulmak mıdır olay olan?”El cevap…Yok!Dolce Magico05.03.2010/ saat 01:00
yorumlar
“Kolay olan aramak mıdır ulaşılamayanı, yoksa ulaşılamayanı bulmak mıdır olay olan?”bu sözü çok sevdim güsel bi yazıydı teşekkürler
en çok mor rengi sevdimmor çiçeklerimor tarlalarımor ruhlarımor fikirleri,ama hepsinden çokkuçagında uyurken ,Un amorUn amor vivíLlorando. Y mi decía..Las palabras de Dios,Llorando por tii-iiii-iii,es con amor…diyişini sevdim sevgilim.by harlemsaray.
harlem bu şiirine bayıldım an itibariyle ve mor’umuza gitmiştir umarım.
harlem yaşayasın
“geçmiş” geçmiştirama geçerken iyi de geçirmiştir…
…gitmekbir girdabın dönüşlerine kapılıpda gitmekküçük bir kıymık parçası gibigitmekuğurlanmasızlıklar içindeyürek zarımızı soyarakki sizlere bırakıpda gitmekgitmeksessizce durgun duran sahillerdenisimsiz bir sandalla kurşuni renkler karmaşasındagitmekkomposizyonsuzluklar içindebomboş sayfaları loş odalara sunupda gitmekgitmeksaksıları küpe çiçeklerini lavantaları kurutupda gitmekküskün çocuklar gibi iç çekerekyer yüzüne küserek gitmekseni düşünmeden kendimizi kandırmadan pencerelerimizi kapatarakkıpkırmızı yakılmamış kandil yağlarında kaldırımlara yayılarakçekip gitmekgitmekyosunlu vadilere vurmuşken portakal kızıllıklarındazaman kavramını unutarak tüylerle tüyerekgitmekiçinizden çarşafları sıyırarak sessizce ve derinden uzaklaşarakve sana görünmeden veda ederek bir bulut gibi içimize çökerekbuğularla gitmekgitmekıslak bir toprağın kokusunda yeni kazılmışçukurlarımızı çoğaltarak güvercin bakışları gibigitmekçatılara dalarak yıllanmış yalnızlıklarımızı kutsayaraköylesine uzanarak sararmış yaprakların arasınasapsarılaşarak gitmekNecmi Dayan
çok hoş ve samimi bir anlatım tebrikler
sonbahara katılıyorum. ortağınızla yazdığınız yazılarıda ilgiyle bekliyorum.
herkese çoook teşekkür.mor duy beni tatlım
mor kim?
she knows, if she hear me. thanks.
dolce bebeğim ne oluyor. hani türkçe yazışıyoruz diye biliyorum ben, yanlışım varsa dil ayarlarından düzelteyim ben de.
oh yeah! haklısın galanthuscuğum, bir anda nerde olduğumu unutmuş olmalıyım. Doğru biliyorsun, hemen dil ayarımı düzelteceğim.
kızılcık morlacivert olamaz ya korkma:)
asla olamaz tabe!morfik kimseye benzemez.
🙂 Don’t talk to strangers boşuna demedi Ronnie James.
dolce daha bulamadın mı bebeem ruh ikizini:))
ya:)
bazı yazılara girilmiyor
el cevapolacak..:)
hii morfik, hoşgeldin.
oley ki ne oleeeeeey çok şükür el cevap gelecek.ortaaaaaaaam kocaman HOŞGEEEEEELDİN
“la la si do do si la sol…” diye başlar 9.senfoni.
vay ortağın gelmişte geçmiş dolce.”hadi gene iyisin” kim söylüyordu yahu bu şarkıyı.
amanin dostlar bu ne güzel bir yazıdır nutkum durdu helal valla:))
güçlü kalemler! bir el atın şu yazıya.