bu kaiteli çalışmayı sizlerle paylaşmak istedim.
kadınlar…
ünlü ressamların kadını resmettikleri tablolardan faydalanılarak yapılan bu çalışma son derece estetik bir biçimde bize sunulmuş… kadın figürü şiirsel ve sihirli bir anlatımla dansını tamamlarken eskinin yeniyle buluşması bu uyumu kesinlikle bozmuyor… müzik ve görüntü insanı huzurlandırıyor gerçekten. hem cinslerimi huşuu içinde inceleyerek izledim… hepsi bir birinden güzel… izlemeye değer derim… buradan lütfen…dikkat edin basamak var :)yazarın notu: aynı sayfadaki diğer videoları da izlemenizi öneriyorum… sevgiler…
yorumlar
cok güzel…..kadin olmaninda güzel oldugunu anlatan sahane bir calisma paylasim icin cok tsk loricim….
bayıldımm..tşk ederiz lorienn…
Geçişler o kadar güzel ki; bi daha izlemek bile yetmedi…Sadece fikrin güzelliği değil uygulama da muazzam.Gözlerinin içiyle gülen kadınlara -iki boyutlu dahi olsa- sırıtmamak mümkün değil 🙂
muthis rahatsiz edici. mide bulandirici.sanat eserlerini teknolojiyle ancak bu kadar katledebilirlerdi!igrenc…
cok sevdim. teşekkürler paylaşımın için.. ama keşke hepsinin altına “eser adı-sanatçı-tarih” bilgileri de iliştirilseymiş…
zez, mosai, arjin ben de bir kaç kez izledim büyülendim … anaaaa… dedim adamlara bak neler yapiii dedim…LS. kendimi çirkin hissetmedim. sanki o kadınların içindeydim… bende senin gibi hayıflandım iceberk. keşke ufacıkta olsa isimleri olsaydı diye. belkide hızlı geçiş olduğundan olabilir. dikkat dağıtmama adına…Clicia x içten yorumuna teşekkür ediyorum (bak bunu gıcıklık olsun diye ya da ne biliiimm ters psikoloji ayaklarında demiyorum ha… biline… yorumun hoşuma gitti beee…) ama bak böyle bir sunum görmediğimiz tablolara sanat eserlerine aşina etti bizi… ya da en azından beni…
daha neler ,hay allah bunlarıda mı görecektik…
ney akoni?
çok güzelmiş lori, garip bir hüzün var üzerimde, etkilendim bunlardan da
yorumum nerede yawww,
yorumun duruyo devinim… ben de his yaptım seyrederken…
ben seyrederken meditasyon efekti oldu …….dinlendim ve güzelliklerine hayran oldum ….kadinlarin gercek estetik harikalari……OP siz ve yaniiii……
fena sayılmaz
🙂 beğendim
teşekkür
kız loriennn,bırak bu işleri gel benim pembe diziye
bu adma bunu ne kadar sürede hazıurlamış merak edıyorum..çok hassas bir çalışma ve resimlerin sıralanması tarihlerndirmelere göre yapılmış..ilk resim ile sonr resim ressamı arasındaki tarihe göre ayarlanmış..bravo yani.
insanlar basitmi doğar sonradan mı basit olur ? bu soru zez’e..
evet bende dikkat ettim son resimler bu yüzyıla ait… salak salak bir tebessümle seyrettim 🙂
sonradan basit olursonradan …………………………….insanlar naif dogar ne görürse o olur diyorum….sevgi görmek se en büyük olaydir eger sevgi görmemisssse o insan var ya ondan bir bok olmazo bir bokolamayanlar zatentecavüzcüsapik katilve seytan oluyorlar…..isin asli bu soruyu bana niye sorudn sahinden anlamadim gerci ama?????öyle icimden geldi cevap yazdim …….insanlarin hepsinin iyi ve naif dogduguna inananlardanim cünki……biz neysek bizi icine dogdugumuz aile..ve ülke ve dünya bu hale getirdi.
saygıyla bakılan insan olmak bazen zor sorulara cevap vermeyi gerektırebılıyor..sağol 🙂
ayy teveccühünüz utandirmayin beni kuzum…fakat ne var bilirmisin sahinden !!! asalet dogustan yada genetiginde -dna sifrelerinde tasidigin kaninla yogrulmus asaletde cok önemlidir derim…..onun varligida bu basitlik konusu üstünde mutlak yaptiricidir….sanirim.gayet nacizane bir fikirdir kimse katilmak zorunda degildir.-))
🙂 ortalıktaki bastilikleri görünce dumur oluyor insan..dna na selam ederim 🙂
LS. güzel bir fikir doğrusu… bu işten anlıyorsan dene derim.. 🙂
camille claudel
camille claudel
Sanat deyince benim çok sevdiğim kadın sanatçı Camille Claudel geldi aklıma, bu büyük deha yaşadığı dönem ve Rodin’le olan aşkı yüzünden harcanıp gitmiştir…
ruh hallerinin değişimini takip ettiriyor insana..çok hoş.
olmuş bu yazı olmuş…. hatta işi gücü bıraktırıp öööle müzik dinlettiriyor adama youtube diyarlarında…. e hatunlarda fena değil hani :)))
efendim kadının kendisi zaten sanat eseri, bir de tutup sanatın içine dahil etmeye çalışmaya ne gerek var? bakınız “sanat” kavramı altında incelenen eserlere, zaten nerdeyse %90 ı kadının özelliklerinden faydalanır. Botiçelli’nin Venus ünü, Rodin’in Danaid ini, Da Vinci’nin Mona Lİsa sını, Dali’nin Gala sını, Donatello’nun, Hollanda akımının kadınlarını nasıl gözardı edebiliriz? Edebiyatta insanlara o güzel dizeleri yazdıran, “rescue a damsell in distress” (‘kaçırılan prensesi kurtarma’ sendromu) konseptini yaratan kadınlar değil midir? Siz erkeğe methiye düzeni gördünüz mü (Nebi idi galiba; “Cuma namazından sonra gel” dediği bir kasidesi vardır, Michelangelo erkeği gündüzün aydınlık yüzü, kadını gecenin karanlık yüzü olarak tasvir eder, ama bunu gibi örnekler çok nadirdir)?Bu konuya parmak bastığın iyi olmuş lorienciğim; ne diyelim, tanrı olmayanlara da nasip etsin :))
Loricim döktürmüşssün gene… yapma böyle ama ya , izledim gerçekten inanılmaz hoş. elllerine sağlık güzel arkadaşım.
e, sanat eğitimini hobi kursları beklentili biçimlendirmiş olmasın o yakininiz ? 🙂
çallı, duchamp trilojisi’ni okudunuz mu? hani, kemal iskender yazmıştı…sanatın materyali ve fantastik tutuculukla ilgili… haberiniz yoksa, niye rahatsız oluyorum ve sindiremiyorum beklentisiyle bulaşır ve hâkir görürsünüz ki sunuşları? bunlar konuşuldu ve bitti on beş yıl önce 🙂
şifre yok. sadece internet ortamına aktarılmamış kemal iskender’in lafızları. bilgi pornografisine duhul etmemiş hali hazırda.e, bu veri olmadan da sıkıntınızı yazamıyorsanız, neyi beğenmemiş şu yakininiz bâri onu deyiverin?pek meraklandım. neye, niye onay vermemiş? sindirmişsiniz ki veriyi, burada yansıtmışsınız. onun derdindeyim esas. nedir reddedilmesine sebep bu sunumun?
amanın pek hislendim 🙂 sanki, tokmakçısı randevuyu kaçırmış da, şu kadar bekledim diye babalanma hevesine girmiş kakalak kardeşimiz :)sunu p.point yerine morph işlevi olan bir programla yapılmış sadece. oldukça da başarılı. ha, ben ve efradım daha iyilerini yapıyoruz, bu yüzden şu teknik hataları gördük ve beğenmedik dersiniz olur biter.ortadaki bir sunu sadece. sanat kaygısıyla yapılmış bir iş değil. tekniği, yıllaaar önce bir maykıl ceksın kılibiyle tanımıştı cümle.niye sanat mezunu birisinin görüşünün önemi olsun ki program tekniği becerisinin esas oluşturulduğu bir konuda? eh, tavrını değerli ve anlamlı bulup yazıyorsanız, sadece tekniğin alt düzeyiyle ilgisi ve bilgisi olma ihtimalini ünledim ;)bakın ben de sizin yazdıklarınızı, meslek yüksek okulu kantininde tost yapan akrabama okuttum az önce, okumayı reddetmedi. oldu mu? olmadı tabii :)o sunuda sanat yaptım denmiyor. metalaşmış sanat eserlerinden belli konu tercihinde parçalar teknikle servis ediliyor. sanat eseri olma iddiası görünmüyor.hadi cânım, sanki ahâli kiç bir çalışmayı alkışlıyormuş da, hiza vermeye çalışıyorum ağızlarını bırakın. bildiğiniz konularda takılın 😉
a aa ne kadar ayıp, hem kalas adam diye ünleyin, hem de mızıldanın. olmuyor ama :)hem, vikiye fazla inanmayın . siz ekleyin gitsin 🙂
hah, tam deterjan seçerken yine hislendim :)aile yâdigârı, channel 4’den yapılan kayıtta “morphing tekniginin digital olmayan ilk kaydı budur” diye yazıyormuş demek ki :)hani, hasbelkader izlemiş olmak ve bu yolla şeceresine hasıl olmak vikiyle alâkalı değilmiş ? :)yâni, siz o aile yâdigârını izleyip, duruma vâkıf olup, ilk kayıt budur yanılgısına düşmüşsünüz? :)ben gibi, beşon hızarlı kişilerin lûgâtından da rahatsızsınız neticede?günlük iletişimde her kelâmının sonunu (anlaşıldı tamam yerine) .mnakoyiim gibi bir telsiz görüşmesi sonlanması kaçınılmazlığıyla bitiriyor olmamızın da kusuru vardır ihtimâl:)hani, sizin “over and out” gibi 🙂edit büdüt: sekiz ahkâmına sifonu çekip kaçmış ayol 🙂 kel/ebek gibi kalmış yazdıklarım 🙂 lâkin, screen boldur bende, hepsini sunup daha fazla üzmeyeyim kardeşimizi 🙂 11/06/2007