Bir tarih öğretmeni düşün. Ayyaş, müptela, yapayalnız, büyüyemeyen ve giderek eskiyen ama gerçek bir muhalif, idealist.

Ryan Gosling, Dan Dunne karakteri ile hayal edebildiğimizden (benim edebildiğimden) daha iyisini canlandırıyor.

Sistemin bir kenara ittiği siyahi, azınlık yada kenara itilmiş diğer öğrencilerin oluşturduğu sınıfına Diyalektiği anlatıyor. Tarihi sorguluyor. Ve bunu çok sıcak bir dille yapıyor.

Diğer yandan, okul yönetiminin baskısını üzerinde hissediyor. Ama bu Dan’ın sorunları arasında belki de en hafifi. Uyuşturucu müptelalığı, alkol, yalnızlık, maddi sıkıntılar onu dibe çekiyor.

Öğrenciler sokakların etkisi altında. Bu öğrencilerden Drey ile öğretmeni arasındaki ilişki filmin etrafında döndüğü konuyu teşkil ediyor. Drey’in abisi hapiste, babası ortalıkta yok annesi sürekli çalışmak zorunda. Ve uyuşturucu satıcıları küçük kızın en yakın “arkadaşı”. Ve Drey’i uyarma işi ironik olarak müptela hocası Dan’e düşüyor.

Bu arada Drey’i canlandıran Shareeka Epps de o kadar gerçekçi ki.

Film boyunca öğretmen – öğrenci ilişkisinde sürekli yer değişiyor. Yetişkinler çocuk kalıyor, çocuklar çoktan birer yetişkine dönmüş.

http://www.youtube.com/watch?v=BNdg2Ds3Fpw

Film’in de tempo zaman zaman düşüyor ve bu Dan’in ruh halini çok iyi yansıtıyor. Karşımızda klişe ve abartılı bir müptela tiplemesi çıkmıyor. Karakterler en az gerçek kadar gerçek.

Film bağımsız olmasının hakkını veriyor. Mesaj kaygısıyla filmi boğmuyor yada bu işi bir hollywood şovuna dönüştürmüyor. Eleştriyi çok önemli ve göz önünde bir dekor olarak kullanırken hayatları es geçmiyor.

Film’in benim için bu kadar çekici olan yanı. Sisteme karşı olsa da onun bir parçası olduğunu bilmesi. Tıpkı Dan’in anlattığı gibi.

Film’in yönetmeni Ryan Fleck en az oyuncular kadar iyi bir anlatım yakalıyor. Genç oyuncular da gayet başarılı.

Ryan Gosling, bu rolle Oscar‘a aday olmuştu kesinlikle hakkını veiyor belki de daha fazlasını.