Çinliler küçük ayaklı kadınları güzel sayıyorlarmış. Hatta kadınlar ayaklarının küçük olması için, küçük yaştan itibaren demir ayakkabı giyiyorlarmış. 19’uncu yüzyılda kadınların soluk alamamalarına rağmen çelik korse takmaları ya da Çinli kadınların küçük ayak sevdasıyla ayaklarına demir ayakkabı giymesi insanların güzellik uğruna neler yapabileceğinin çok çarpıcı örnekleri. “Güzellik uğruna”…Ne kadar ironik..Neden mi? Bu yüzden;
yorumlar
Benden önce davranmışsınız yazı konusunda.Biraz da ben anlatayım.Geleneğin kökeni 10.yüzyılın ikinci yarısına dayanıyor.Tang hanedanına.İmparator Li yu’nun cariyelerinden biri altından yapılmış lotus çiçeği şeklinde bir platform üzerinde mücevherler arasında bir dans yapar.İmparator bundan çok etkilenince tüm saray kadınları arasında bir moda başlar.3-5’li yaşlar arasındaki kızların ayak parmakları kırılır ve ipek sargılarla sarılır.Sonra demir ayakkabılar giyilir.Bu kızlar tek başlarına sokağa bile çıkamazlar.Bu yüzden iffeti temsil eden asil kadınlar olurlar.Böylece 20. yüzyılın başlarına kadar ayakları 7.62 cm’yi geçmeyen kadınlar aristokrat kesimin gözdeleri olurlar.12.yüzyılda ortaya çıkan neokonfüçyanizm akımı da bu tarz ayak sünnetinin yaygınlaşmasına yardımcı oldu.Acı çeken beden olgun bedendir söylemi önem kazandı.Bir Çin atasözü bir annenin kızını ve aynı anda onun ayaklarını sevemeyeceğini söyler.Bu kadınlara ayak kırılıp sargılanıp altın lotus denilen demir ayakkabılar giydirildikten hemen sonra bir köle tahsis edilir ve ömür boyu birlikte yaşarlar.Kız evlenince kayınvalide ve o öldüğünde de görümce kızdan sorumlu olur.1645te King hanedanı yasak getirir ancak başarılı olamaz.1911lerde Çin’li ve batılı misyonerler sayesinde bu olay suç sayılmaya başlar.3 aşamalı bir program dahilinde önce eğitim kurumlarında bilgilendirme,sonra halka hitaben genel bilgilendirmeler ve son olarak bu kadınların evlenmekden men edilmesi ile operasyon geçiren kadın popülasyonu azaldı.1950lerin sonunda bile hala uygulamanın tam olarak sona ermediği kaynaklara geçmiştir.
Bunun anlatılacak bir yanı yok ki, bu ne ya ! Allah akıl versin insanlara yaptıklarına bakılırsa….
manyakca bir gelenek yada anlayis….ayaklarini filin patilerine benzetiyorlar..ne igrenc..zaten cinli diyince iki kere düsünmenizi tavsiye ediyorum…..yasadiklari hayat hic o kutsal budizim felsefesiyle uyusmuyor…..filmlerde gördügümüz gibi degiller yanii…son imparator filminde etkilendigim cin….son 3 yildir realitelerini gördügümden beri hic sevmedigim ülkeler arasinda.
off ya o ayakkabının topuğuyla bile şeklini almış ayak o ne yaa amanın.. bir kere bir insanın ayak büyüklüğü onun sağlıklı bir şekilde dengede durabilmesi için boyuna belirli bir oranda olması gerekir. ama kadınların boyunlarını uzatmak icin demir halkaların takıldığı kültürlerde var. hatta artık omurilik ikerim len bu hayatın izdirabını deyip görevinden istifa ediyo sonra o halkaları bir çıkartıyorlar teyze kafayı dik tutamıyor ölüyor falan. çinliler de ilk olarak köpek yiyorlar. biz de hayvan yiyoruz hangisini yemeli hangisini yememeli sorusuna aldığımız cevaplar da aslında kültürümüzün bize öğrettiği. bizim kültürümüzde de son yıllarda daha da inceltilen ölçüler olan 90-60-90 durumu mevcut dedimya sonraları 0 beden durumu da çıktı ortaya. kısacası kuzucuklarım insan öyle menem bişey ki onu nereye koyarsanız ne gösterirseniz o onu bilip onun güzel olduğunu sanıyor. biz burda dana oküz yiyebiliyoruz o hayvanların tanrı olduğunu düşünenler de var. ama arkadaşlar seçme çinli hatunlardan bir kaç tanesiyle dolu bir odada bulursanız kendinizi köpek yediklerini falan düşünemezsiniz benden söylemesi 🙂
be_goodie, bütün mesele toplum için kabul görülme ve tercih edilme. Nasıl ben, koca popolu kalın kollu kadınları tercih etmekten uzak duruyorsam onlar da göbekli, küçük omuzlu erkekleri tercih etmekten uzak duruyorlar veya popüler kültür öyle olması gerektiğini sürekli bize empoze ediyor. Akla ziyan yaratıklarız. Keşke Atilla_genis’in bugünkü yazısında bahsettiği gibi iç dünyamıza yönelsek.
togepi; çinli len bunlar 😀 nerden bulacaklar geniş omuzlu erkeği? oralarda erkek dediğin 70 kiloya kadar :))
70 kiloya kadar mıııı???ah yazık o kadınlara:))))))
aslında yadırgamamak lazım, (görüntü feci bende 2 kereden fazla bakamadım o fotoya) düşündümü çinlilerde bunu benimsemişler abuk bir gelenek çıkartmışlar ortaya, sünnetde çok farklı değil diye düşünmekteyim
2 sene evvel öğrendim bı belgeselde seyrederken bende. resımdekı ayaklardan daha kötü ayaklarda vardı orda özellıkle o demır ayakkabılar çok ilginç gelmişti hareket bıle edemıyeceklerı derecede ağır olduğu her halınden bellıydı.deforme olmuş ıkı parmaklı ayaklar vs vs…ıyıkı bızde yokmuş benım ayak numaram 39 dur ölçmedim ama 7.62 cm den buyuk olduğu kesın.şimdi benım ayaklarımada o işlemler yapılacaktı.parmaklar kırılacak enfeksiyondan uzak tut,sıkı sıkı sar ve 36 numara bı ayakkabı gıy… olacak iş değil topuklu ayakkabıya bıle belırlı bır sure dayanır ıken.belgeselı seyrederken o kadınlara çok canım yanmıştı ya.yazık valla ama gelenek işte onlarında boyunları kıldan inceymış…
Padaung kabilesinde uygulanıyor o halka muhhabbeti… Evet, çıkarılınca ölüyorlar diye ben de duymuş idim…
Çilek hanım ayısevici gördüm sizi.
büyücü,ben şunu merak ettim, bu ayaklar bu vaziyette nasıl yaşıyorlar acaba? yani burada yaşamak fiilini cidden soruyorum, o kemikler, dolaşım bozuklukları vs. insanı öldürmüyor mu? çok enteresean hakikaten…
Snow Flower and The Secret Fan by Lisa Seefootbinding – ayak bağlama mevzusunu da derinlemesine işleyen, okunası bir roman.
hafifte buna benzer bir konu daha hatırlıyorum ben dehşet b,r şey yahu