bildirgec.org

Bayrağımız bizim için, diğer pijama bayraklardan çok daha fazla anlamlar taşıyan kutsallıktadır.Mehmet Akif Ersoy’un”Bayrakları bayrak yapan üzerindeki kandır,toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır”sözleri bile bunu anlatmaya kifayetsiz kalır.Dünyanın en büyük bayrağını yapmanıza gerek yok. Çökme korkusu yaşayan devletler gibi dev bayraklar, dev heykeller yaptırmanın bir manası yok. Bakın Sovyet Rusyadaki dev Lenin heykellerinden, orak-çekiçli dev bayraklarından, Irak’taki Saddam heykellerinden eser var mıdır?, Ülkenizi, devletinizi seviyorsanız, cumhuriyet nedir, demokrasi nedir, birlikte yaşamak nedir, şehirleşme nedir, bilim nedir, tarihimiz nedir, ekonomi nedir, düşman nedir ?bunları öğrenin ve öğretin. Geçen bir televizyonda Ankara Kızılayda geçen insanlara, “cumhuriyet nedir?” diye soruldu. Gelen cevaplar beni çok etkiledi. Cumhuriyetin 83’üncü yıl dönümünde bile hala, cumhuriyetin, monarşiden, teokrasiden, oligarşiden farkını kimse ortaya koyamadı. Bırakın bu ayrımı bile yapmayı cumhurun halk olduğunu bile bilen yoktu. Yani devletin halk tarafından yönetildiği söylenen bir ülkede yöneticiler yöneticiliklerinin farkında değillerdi. Soruyu soran sunucu Allah’tan “demokrasi ne demek?” diye sormadı, belki de gelemeyecek cevaplardan utanarak sormaya çekindi. Cumhuriyet çocuklarına hiç bir bilgi verememiş. Kreşten itibaren üniversiteye kadar tarih, vatandaşlık bilgileri dersleri almamıza rağmen bunları özümseyememişiz. Tabi uygulanmayan kitabi bilgiler unutulup gidiyor. “Türk milleti zekidir, Türk milleti çalışkandır.” katılıyorum Atam ama “Türk milleti unutkandır, iyi niyetlidir” aynı zamanda.Türkiyeyi ben adam edecem sizin kurtarıcınız benim diyenlere artık inanmanın saflık olduğunu anlamalıyız. Artık kutarıcılar, liderler beklememeliyiz. Herkes uyanık olmalı, cahilliğinden kurtulmağa çalışmalı. Her koyun kendi bacağından asılır. Yaptığınız işi en iyi yaptığınız zaman zaten herbiriniz bu vatanın birer kurtarıcısı olmuş olursunuz. Kendiniz dışındaki sebepleri düzeltemiyorsunuz o zaman bari kendinizi düzeltin. Şikayet ettiğiniz bir şey varsa, ilk önce kendinize bir sorun “ben şikayet ettiğim şeyin oluşmasına katkı sağlıyormuyum?”. Mutlaka bir sebep bulacaksınız.O en büyük bayrağı yapmaya çalışan insanımızda bir art niyet olduğunu düşünmüyorum. En safiyane vatan severlikleriyle yaptıklarına inanıyorum. Keşke nano teknolojiyle dünyanın en küçük bayrağını yapabilselerdi belki yahoo’da fotoğraf albumü yerine, Science dergisine kapak olurlardı. Bir otomobil üretselerdi, kazanacakları parayla belki Mars’a çıkarlardı, oraya bayrak diker en uzağa bayrak diken olurlardı. Sanatta, sporda, bilimde, edebiyatta hep başarılı olsalardı, hep ödül törenlerinde İstiklal Marşımızı dinleseydik ve göndere çekilen bayrağımızı seyretseydik.

Nano teknolojiyle yapılan bayrağı biliyorum. Bu bayrak nano teknolojiyle yapılan bir bayrak ama nano teknolojiyle yapılan en küçük bayrak değil malesef. Bunu sadece örnek olsun diye söyledim zaten. Nature, Science, Popular Science gibi dergilere kapak işler üretmeliyiz. Başarılarımız en iyi olmak için değil sürekli olmak için olmalı. Mesela futbolda dünya kupasında bir kere birinci olmak, kupayı kaldırmak önemli değildir. Daha önemlisi belkide her kupanın düzenlenişinde ilk üçte olmak olabilir. Yani başarının sürekliliği başarınızın tesadüften ibaret olmadığının göstergesidir. Siz o noktaya hedefleyerek, planlayarak, çalışırak gelmişsinizdir ama bir kaç elinizde olmayan etken yüzünden birinci olamamışsınızdır. Herkes (rakipleriniz) bilirki bu adamlar gerçekten dişli. Sizin bundan sonraki seferlerde galip olmanızdan korkarlar. Ya Gücünüz ya bilginiz-kültürünüz varsa saygı görürsünüz yoksa -miş gibi, -mış gibi yaparlar sizde inanırsınız.