Yağmur yağarken oturmuş yazı yazıyorum!Hafif’e eklerim insanlarla paylaşırım.Rahat rahat yazarım, nasıl olsa kim olduğumu bilmiyorsunuz.Yağmur yağarken yazmak istedim.Az önce bir yağmur da gözlerimden boşaldılar.Annem geldi üçünkü kez odama.Konuşmadık.Sadece dizine sarıldım ve yağmurlar gözlerimden annemin ellerine aktılar.Yağmur yağarken aklıma birşey geldi.Şimdi sıcak odamda elimde içimi ısıtan bir içeceğim; sarılıp içimi huzurla dolduran sevgilimle pencereden bakacaktık yağmura.İlk gördüğümüz camdan aşağı süzülen damlalar ve sonra toprak.Toprağın kokusunu içimize çekmek için pencereyi açacaktık….Ve o mis gibi koku doğanın bir parçası olmamızın mutluluğunu verecekti bize….Yağmur durdu!Bana sevgi veren o kokunun etkisi geçmeden pencereyi açmalıyım.Ölünce ben de yağmur damlası olacağım.Ölmeden önce yere düştüğümde ne kadar güzel koktuğumu hissetmeliyim…Yağmur tekrar yağmaya başladı…Daha hızlı…Anladı galiba onunla konuştuğumu…..Ben susuyorum…O da sakinleşiyor.En iyisi dinlemek onu…Evet susup onu dinliyorum…
yorumlar
bide şu ağacın dallarında yağmurdan, rüzgardan, soğuktan korunmaya çalışan kuşlar olmasa daha iyi olacak. gördükçe ben üşüyorum.
sarılıp içimi huzurla dolduran sevgilimle pencereden bakacaktık yağmura….. benlik bir yazı olmuş yüregine saglık
Bugün yağmur bir kadın saçıdır yeryüzüne dökülen,upuzun ince ince karanlık kokulu.Sen ki aşkta aldatıldın,yüreyin taş parçası..Dinle,yağmuru dinle teselli bul türküsünde..
yağmur yağsın,derhal.
ya içimize yağan yağmurların oluşturduğu göletler ne olacak..
onur bülent ortaçgil benden esinlenmiş o parçayı yaparken:) tamamen çalıntı kınıyorum:D