bildirgec.org

Veda…

sekoci | 14 March 2008 23:37

Kapıyı açtı…Yan yanaydılar…belki de bir daha hiç olamayacakları kadar yanyanaveyakın….İstanbul’a bu yıl ilk kar yağdığı gündüCumartesi….akşam saatleri…oysa ‘sanki hiç yağmamış gibi’olmuştuyağmurdan sonra….bir tek kar tanesi yoktu şehirde…’acelen mi var?’ dedi…ayakkabılarını hırsla hızla giyiyordu’ kiSonra Sarıldı…Daha önce onlarca kez yaptığıAma daha önceki onlarcasının hiç olmadığı gibi…’bir sorunun ya da ihtiyacın olduğunda beni ara’dedi…bir adım geri çekildi…o kolunu tutuyordu….’Olmayacak..’ dedi’Ne olmayacak? diye sordu O’da’Biliyorsun olmayacak…’…’Hayatımda hiç bir gün bugün olduğu kadar sana ihtiyacım olmayacak…’gitmeliydi artık…Asansörün önünde durdu…asansörün kapısı ile…duvarın arasında…dönüp bakmayacaktı…sürekli tekrarlıyordu içinden…Asansörün düğmesine basıyordu…bir daha bir dahaOysa kattaydı asansör…o daÇoktan hazırdı veda için…görmüyordu kiGözlerinde biriken damlalardan…Japon çizgi filmlerinde ki gibi..gözünde öylece duranAma damlamayan damlalardan….Sonra gördü aynada damlaları3 kat aşağıya indi asansör…Apartmanın kapısını açtı…Şehir;Islakvesoğuktu…ve sessiz…bir taksiye el kaldırdı’Hayatımda hiçbir gün sana bugün olduğu kadar ihtiyacım olmayacak’…dedi…Başka kimse duymadı…

yorumlar

zorkedi[pilli_silinen_hesap] | 15 March 2008 11:43

neden gitti sanki. kalsaydı ya. onu kalmamaya tutan ne vardı. ya da kalan onu tutsaydı ya, tutmamak için ona engel olan ne vardı. bence ikisi içinde hiç bir şey. sadece aptal gururları…

xmetisx | 15 March 2008 17:19

belki de güneşli günlerle kıyaslaması zordur çünkü ayrılmadan önce kış günleri bile güneşli sürüp gider ama soğuk ve gri koyu siyahtan iyidir… karanlıkta körebe oyunu oynar gibi çok daha zordur belki de … Kışın en az son bahar kadar ayrılık koktuğunu biliyorum kar yağmaz bizim şehrimize pek… sıcak yer deniz kıyısı malum … burda ayrılıklar zordur başka yerlerde olduğu gibi yada dünyanın hr yerinde her santigrat derecede aptalca grur krizlerine kapılmış iki kişi birbirlerinden çekip giderken zorlanırlar… Çok hoş bir yazı, teşekkürler…

sekoci | 15 March 2008 19:47

içimden coşkun bir ses baskın çıkıor boş ver merhaba ları veda ları ezberledin sen….merhaba deme artıkveda edecek kimse olmasın…

xmetisx | 16 March 2008 15:05

o zaman yürüme nasıl olsa düşeceksin,yola çıkma nasıl olsa döneceksin, uyuma nasıl olsa uyanacaksın nefes alma nasıl olsa öleceksin =) bağlanmak istemdışı gelişen içgüdüsel bi hareketse sen istemesen de olur =)

seytansarlatan[pilli_silinen_hesap] | 17 March 2008 01:23

adımlarımı yokluyorum, geçmişin namert tokatlarında.kapıyı aralayıp taşıdığım karanlıkların aslında bana benzediğini fark ediyorum.öldürüyorum en sevdiğim halimi, cinayetimi intihara emanet edip, yol alıyorum uzunluğun şeridinde.azrailin ölçümüyle astığım gökyüzü ayrılığa ayaklanıyor, ben engel olmuyorum.kandırılmış bütün gerçekler, ihtilale sürükleniyor hiç bir jargonu proleter saçmalıklarla partizan seçmiyorum.serçe bakışlı şahinleri havalandırırken yer yüzüne,cehennemimden vaz geçmiyorum.merhabaya elveda.

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.

veda

ryan | 15 July 2005 13:59

son huzunlerimi de topladim, son nefesimi de verecegim birazdan. odamin icerisinde yanan mumun atesinden duvara yansiyan golgeme bakiyorum. nasil da heybetli duruyor karsimda. bu benim golgem olamaz, ben bu kadar heybetli olamam, olamadim. gecmiste yasadigim asklardan kalan, güzel anilarimi yazdigim kitabimi buldum eski esyalarimin arasinda. yazdiklarimi tekrar okuyunca anladim ki, mutlu zamanlarim hüzünlü zamanlarimdan daha az. acaba bu muydu seni en cok sevmeme neden olan sey.hatirliyor musun, kadikoy’de bulustugumuz ani? normal de hic uykusuzluga dayanamayan ben bulusma saatinden cok once iskeleye gelip ve cebimdeki son para ile aldigim cicekle seni beklemistim. cok heyecanlanmistim o gün. ayaklarimin soguga aldirmadan sana gelisi, seni islanmis ayaklarimla saatlerce bekleyisim. unutamiyorum, aslinda bunlar yazili degil bir yerlerde. defterime yazmadigim, seni gercekten sevdigimi anladigim, icimde gizledigim anilarim bunlar.gözlerim agrimaya ve kapanmaya basladi yine. uykusuzluga dayanamiyorum. ama artik gitme vakti. unuttugum birseyler var mi diye etrafima bakmayacagim. eger birseyler unuttuysam geldiginde odama benden kalacak bir seyler bulursun belki. aslinda istesemde bunu yapabilir miyim bilmiyorum. gucum sadece bu odadan ve bu sehirden cikip gidecek kadar. vazgecmisligin icinde kaybolup, bu dunyadan ve yasamdan vazgecmek.eger birgün bu odaya gelir ve benden kalan birseyler bulursan sevgilim, lütfen aglama. her zaman soylerim ya, dayanamam.

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.