4 ay oldu..4 aydır olmadık kavgalarımız, olabilecek kahkalarımız oldu. Huzursuzluğun dibine vurduğu zamanlarından alıp huzurun yüzeyine çıkardığım da….4 ay gece gündüz. her sevinçte her üzüntüsünde.sevgili olmanın tüm gerekleriyle buluşup, kendimi bir anda asker arkadaşına anlatırcasına anlattıklarını dinlerken bulduğum da oldu.Telefonda çok gerginim dediğinde buluşup bir hamakta uyuklarken ne güzel şey seninle olmak dediğide oldu.benim hiç derdim olmadı. gerçekten olmadı mı? oldu elbet. ama o dinleyemeyecek kadar sıkıntılıydı hep. ve ben hep “iyiki var olan kişi” olarak onu tüm karanlık karidorlarından aydınlığa çıkarıp sonra evime gittim.ve ilk kez 2 gün üst üste sıkıntılıydım. tüm enerjimi toplayıp onu herşeye rağmen iyiymişim gibi aradım. anlayamadığım bir cümleye ne demek istedin diye sordum. “yok birşey demedim kapat hadi”ben bir cümleyi yanlış anlama ihtimaline karşı 5 cümleyle açıklarken… şimdi nedir bu katlanamazlık. neden fişimi çekip tüm enerjimi yok ettin ki bir çırpıda ve gereksiz yere.tekrar arayıp “ben birşeyi anlamadığım zaman geriliyorum. düşünüyorum. yoruluyorum. neden söylemedin ki?” dediğimde cevap herşey için yeterliydi.”nerden bileyim takılacağını. tanımıyorum ki ben seni”4 ay… ben onu bu kadar tanımışken…o nasıl olmuşta bunu hiç istememiş… hayret.