Da Vinci
Susma hakkımı kullanmak istiyorum bağırarak…Gerçeğin benim gözlerimden yansıyan değil de yansımayan, yaşanmamış değil yaşanmış, her şeyin bitmiş olduğunu insanlara susarak bağırmak istiyorum… Sadece susmak istiyorum. Bir gece yarısı, bir gün batımı, bir tan vakti gözlerimi göklere çevirip sadece içerimi görmek istiyorum ve tüm insanlarında bu suskunlukla doğmasını… Yaşamak istemiyorum çünkü; yaşamıyorum çünkü dünyada değilim varlığım ışığımı gölgeliyor, her nefes alıp verişimde; oysaki gölgem benden daha aydınlık hatta iddaa ederim ki güneşi bile bizim karanlığımız aydınlatıyor. Oysaki susmalıyım… Kendimle yalnız değilim, sadece yalnızlığım kendimle kalabalık…Ve bağıra bağıra susuyorum artık gözlerimle nefes almaya başlıyorum. Dökülen tek kelimelik göz yaşım var oda yine kendim…Kendi gözlerimden akıyorum kendi gözyaşımla yıkanıyorum…
yorumlar
kendi kalabalıgımın bana verdigi agırılıgı tasıyamayan biri olarakgüzel yazı eline saglık
Susmak kader değildir.
(evet bencede susmak kader değildir sadece bir tercihtir )güzel yazı ,ğüzel bir isyan …isyan etmek bazen rahatlatır . ruh ta çoğu zaman göz yaşlarıyla yıkanır 🙂
ben hep susuyorum artık
yillar gectikce konusan degil , susan olmayi seviyorum.sanki sustukca dahami cok görüyorum ne ???sessizligin bir erki var…..bu kesin.
bana bu yazıyı hatırlattı…susarak bağırmak pek tabi mümkün, fakat warnocklanada bilir insan. göze almak gerek
hımm
konuştuklarından çok , sustuklarında saklıdır insan çogu zaman … (ama sadece anlayana anlatılır susulmak)
içindeki ‘ben’ i susturabilmeli insan bazen..
Ya susturamıyorsan içindeki ”sen”i?Nereye gidersen git yanında kendini de götürebildiğin sürece susamazsın arkadaş…..Susmamalısın ya da ….
bazen içindekini susturmak iyi gelir be @sonsingle.düşünsene uyurken bile konuşuyoruz içimizdeki ‘ben’ le..rüyalarımızda.ben bir ara onu susturmak için çok uğraştım.artık istediğim zaman susturabiliyorum ve bu çok önemli birşey.insan bazen mola vermeli..
susmamalıyız…bağırmalıyız hatta…maske takan ,çeşitli sebeplerden vazgeçmiş ve saklanmayı seçmiş diğerlerinin inadına….nasıl kıyabiliyorsun içindeki ‘sen’e ?Sus artık diyip azarlıyor musun onu sevgili @guneyece?
@sonsingle mola vermeden konuştuğu zaman içimdeki ben;gözümün altında 1 çizgi daha artıyor sanki..içimdeki benle konuşurken bir es vermediğim zaman,virgüllerde nefes almadan konuştuğum zaman 1 yıl daha yaşlanıyorum..o yüzden bazen izin veriyorum kendime onu yönetmek için.çünkü o beni esir aldığı zaman hayattan zevk almamaya başlıyorum bir süre sonra..
@güneyece ,içimdeki ben konuştuğu zaman hayattan zevk almıyorum diyorsan başka…Ama 1 değil 10 yıl daha yaşlanacağımı bilsem de susmak istemiyorum ben…susarsam değişirim biliyorum..Kaybolurum…..İnsan bazen o kadar duygusallaşıyo ki kaçmak istiyor kendinden…..Kaçabilmeyi ben de isterdim,kaçabilmek mümkün olsaydı……
@sonsingle kaçmak değil aslında ya.ben hayattaki her duyguyu tüketene kadar yaşarım ve yaşanılması gerektiğine inanırım.çok az ‘keşke’ demişimdir o yüzden,içimde kalmamıştır.ama olması gerektiğinden fazla irdelediğimde aklımdan şüphe etmeye başlıyorum.kaçmayı sevmem,kaçanları da sevmem.ne olursa olsun sonuna kadar yüzleşmek gerek.ama abartmamak gerek bir yandan.
susmak anlatmaktan ümidini kesenlerin tercihidir.. yıllarca, günlerce, sohbetlerce uğraşırlar.. alabildikleri yol -hatunumun tabiri ile- bir arpa boyu yoldur hepsi hepsi.. sonunda sıkılırlar.. çırpınmaktan debelenmekten ve herseferinde yere çalınmaktan sıkılırlar.. bir noktada YETER derler.. ve merhametli bir karaktere sahiplerse, saldırmak yerine çekilmeyi tercih ederler.. çarpışmak, zarar vermek yoksa mayalarında, geri çekilip “susarlar”.. susup, izlerler dünyayı.. dün hararetle savundukları, anlatmaya çabaladıkları şeyleri anlatmaktan vazgeçerler.. içleri acısa da susarlar..yaraları içlerine kanar..içleri göz yaşı ve kan denizi..ama yine de tutamaz böyle yazılarla patlarlar bazen.. =)yazın çok hoşuma gitti arkadaşım.. selametle..
@shadowy zaten dibine kadar yaşadıkça tüketiyoruz.duygular da bizler gibi..doğuyor,büyüyor ve ölüyor..
ödüğünü sandığın duygular canlandığında niçin kabul etmek zor gelir insana…her şeyden önce yaşama bile doğması gerekmez mi ölmesi için?
ölüm asla bir serzeniş olmamıştır!
bir düşe dahil ettiğinde kazandım senidüştaşı dediğin an teslim oldun sen banabakir olmadığın kadar bakireydim düşlerinesende aramaya başladığımdakendini kaybedeceğini düşünerekyönelttin beni kendimde bulmayabak dudaklarında korkularımördüğün tel örgülere takılıaslında söyleyemediklerin