yazın cam bardaktaki buzun şıkırtı sesi,

plak iğnesi cızırtısı,

sıcak sade poğaçanın içini minik minik yemek,

buzlukta soğutulmuş buzlanmış bardakta içki,

ateşe yanınca kötü kokmayan bişiiler atıp yanışını izlemek,

tüylü terlik,

after eight,

portakallı dondurma,

dunkin donuts bardağında sütlü kahve,

uzayan tost kaşarı,

dumandan halka yapabilmek,

parmakla ıslık çalabilmek,

sabah müziğin sesini ve pencereleri açmak/sokağın horozu olmak,

cnbc-e dizileri için abur cubur almak, izlerken yemek,

içi kolay çıkan kabak çekirdeği,

fıstık yeşili,

pembe etekler,

kedi!,

güneşli havada çok yağıp çabuk biten yağmur,

kar sessizliği,

kar tanelerinin her birinin “unique” olduğunu düşünüp delirmek,

hamile birinin karnına dokunmak,

bebek ayağı gıdıklamak,

köpüklü banyo,

ısıtılmış bornoz,

denizden çıkınca şeftali yemek,

pianoda re minörün sağ pedala basarak çıkan sesi,

süpermarket arabası,

eski konserve kutuları,

kese kağıdına dolduran market ürünleri,

arabada “baby on board” yazısı,

öğlen rakısı,

sabah kavun/votkası,

ciltli kitaplar,

dev ekranda maç,

maç izlerken bira,

buğulu cama yazmak/çizmek/silmek,

caligraphy,

dans etmek,

tap dance ayakkabıları,

öğlen uykusu,

genelde huzurlu bi uyku,

bi takım insanlar,

bi takım yerler,

bi takım günler,

bi takım anılar ,severim..severim..severim…