Kaç kişi kendini şanslı sanıyor hayatında, belki birkaçımız, belki hepimiz. Bir kaçımız hayatta olduğumuz, nefes aldığımız, sağlıklı oldugumuz için şanslıyız derken , yürüyemese de yaşadığı, özürü olsa da daha beter durumda olanlar olduğu için şanslı oldugunu düşünenler var.Demek ki herkes durumuna göre değerlendiyor şansını,hayatta hiç aşık olmamış biri kendini aşkı hiç tatmadım aman ne şanssızım diye düşünmez, oh be amma şanslıyım aşık olmadım üzülmedim, ihanet, hasret, ayrılık gibi şeylere kafa yormadım der. Oysa karşı gruptakilere göre tam tersidir, aşkı tatmamış biri kör, sağır gibidir. Yarımdır, hiç bir şey yaşamamıştır.Müslüman kendini şanslı sayar, hristiyan ise kendini , evli olan aile kurma şansına eriştigi için haline şükür ederken, bekar olan sultan benim oh be diye sevinir. Demek ki hepimiz şanslıyız ,hepimiz şükürü bilmeliyiz. Edindiğimiz dostlardan yaşadığımız topraklara kadar şanslıyız.Bizler teknolojinin her imkanından faydalanıyoruz , ne mutlu bize diye sevinirken, belki geçmiştekiler sizin gibi televizyon, bilgisayara esir degildik, hiç olmazsa sohbet edebiliyorduk diye kendilerinin bizden şanslı görebilirler.Sevdiğimiz, sevildiğimiz, insan olduğumuz için şanslıyız, anne ,baba oldugumuz yada anne ,babaya sahip olduğumuz için, içimizde insanca duygular taşıdıgımız için şanslıyız. Dünya açlık, savaş, soykırım, kirlilik, afetler gibi olaylarla mücadele ediyor halimize şükretmenin tam sırası, şükredip yardım etmenin, duyarlı olmanın tam sırası. Bir kişiden bir şey olmaz demeden, maddi olmasa manevi yardım etmenin tam sırası. Pil atık kutusuna atacagımız her bitik pil bile bizim insan oldugumuzun göstergesi, koskoca bir okyanusta minik bir damla gibi.