medyaline.com adresinden alınmıştır.
Müzik eleştirilerini en çok keyifle okuduğum isim Naim Dilmener oldu Radikal İki’ye geçtiğinden beri (şimdi Cenk Özbay’ı takip ediyorum büyük bir heyecanla aynı gazete ekinde). 90ların ortalarından itibarense Şafak Karaman’ın yaptığı televizyon ve radyo programları, yazdığı albüm eleştirileri bana kılavuz oldu. İnsan bu kadar mı içinden gelen yanıtı yapıştırır, kimselere yaranmaya kalkışmaz? Özellikle son olarak Kral TV’de her Pazar yayınlanan Müzik Defteri’nde popçularımıza cesurca sormadığı kalmıyordu. Şimdi kavga çıkacak, şimdi basıp gidecek şarkıcı diye beklerken ben Şafak Karaman aklından geçen her şeyi paldır küldür söylüyordu. Harika Avcı ile birlikte sabah programı yaptığı zamanı aklımızdan silersek pırıl pırıl bir müzik eleştirmenliği kariyeri uzanıyor orta yerde.Aynı yıllarda Şafak Ongan, Frekans isimli kalbur üstü programıyla parlıyordu bir başka tv kanalında. Ana akım müziğin görmezden geldiği alternatif müzisyenlere önem vermesini çok severdim.
tersninja.com adresinden alınmıştır.
Dün televizyonda Yaş 15 isimli eğlence / yarışma programını izlerken jüride görünce Şafak Karaman’ı, bunlar geldi aklıma. Bir de jüriden Nevin Serengil’i çok seviyorum; Yeşim Salkım’ı sevmiyorum vesileyle belirtmiş olayım.
yorumlar
yarışmaya ilk kez dün denk geldim o yaşta çocuklara ben yanlış buldum, elenme psikolojisi, hırs,başarısızlık arkadaşlarına kendini kanıtlama falan ne biliyim genç kız adayı hepsi psikolojileri etkilenmez umarım.
benim favorim jinda. ikinci bölümde dar hejiroke’yi çok güzel seslendiriyor.
alttaki resimdeki : naim dilmener bu arada. her seferinde unutuyorum fotoğrafların altına kimin kim olduğunu yazmayı..
çok çok çok iyi bir yazı yaş 15 üzerine
yarışmalar ve jüriler baydı. şafak karaman özel bir isim olarak kalacaktır aralarında
valla ben dün akşam da izledim yaş 15’i. çocuklar olduğu için belki de keyifle izledim. bağlantısını verdiğim yazı sahiden çok iyi.
tek kelimeyle berbat bi yarışma
ben begenmedim yanlış bir şey. hele okul zamanı nasıl böyle yapıyorlar
ya öyle tabii ama eğlenceli. her hafta bakıyorum ben. hande ataizi’ni de çok seviyorum..
ilk kez dün izledim daha önce de beş dakika rastlamıştım ama dün yarım saat kadar baktım. Kendileri kötü bulununca iç dünyaları kararacak yaştalar ona takıldım ben. ne biliyim belki ergen annesi oldugum için biraz fazla hassasım. Mesela benim kızım kırılgan ve hassas o katılsa eleştiriler gelse bu şekil yemekten kesilir hasta olur.
ya dün medya adında bir kızcağız elendi “ses kazanmıyor yarışmada” falan diye ağlıyordu en son. kızlar birbirlerine şarkı kaptırdılar diye ağlıyorlardı vs. lütfen bağlantıdaki yazıyı okuyun, tekelioğlu, öyle güzel tahlil ediyor ki..
saçma sapan yarışmalar silsilesinden biri daha. çocuk psikolojisinin hakkından geldiler “bir şarkısın sen” ile, sıra ergen psikolojisini bozmaya geldi 15 yaş ile. Ne diyeyim bu yarışmalara evlatlarını gönderenlere Allah akıl fikir versin.
küçücük çocuklardan bir dişi yaratma sanatı
evet hepsi büyükmüş gibi davranıyor üstelik söyledikleri şarkılar hep gam yüklü, yaşlarına uygun değil. 15 pembe bir yaş oysa
yarışmacısı, jürisi, sunucusu, ayrı bir karın ağrısı:)
bir bölümden anladıgım kadarıyla yeşim salkım ile şafak çok ters düşüyorlar ve bu ters düşmelerinden dolayı birbirlerinin begendiklerini begenmeyip kızları harcamasınlar da.
ya ben yeşim salkım’ın şarkılarını severdim 90larda. ne zaman bu jürilerde görünür oldu, giderek nefret ettim kendisinden.