Aşağıda sizlerle paylaşmak istediğim yazı müzisyen bir arkadaşımın bana yolladığı ve baştan sona arkasında duracağım bir yazı!Lütfen duyarsız olmayın!!!Nemrut hz. İbrahim’i yakmak için dünyanın en büyük ateşini yakar…. ve kargalarından çalı çırpı toplayıp ateşi güçlendirmelirini ister.. derken bir karga ağzında bir çalıyla uçarken küçücük bir karıncanın alel acele ateşe doğru koştuğunu farkeder… hemen pike yaparak karıncanın yanına konar. ve der ki:-Küçük karınca nereye böyle telaşlı?Karınca:-Görmüyormusun ateşi? söndürmeye gidiyorum der…Karga gevrek bir kahkaha patlatır…”Sen mi söndüreceksin o ateşi?” der… ve karınca adımlarını hızlandırarak şöyle der: EN AZINDAN SAFIMI BELLİ EDERİM …BİZ ATATÜRK’ÜN CUMHURİYETİ EMANET ETTİĞİ GENÇLERİZ. BİZ DAHA ÖLMEDİK… ŞUNU UNUTMAYALIM… DOĞRULARIN KADERİDİR YALNIZLIK.KARGALAR SÜRÜYLE KARTALLAR YALNIZ UÇAR….Emre SAYARIKafanızı Kuma Gömmeyin!Unutmayın Ki Kumun Altından Bile Halinize Gülecek Canlılar Çıkacaktır!!!
yorumlar
gökkız, gerçekten çok etkileyici bir öykü-kıssa! teşekkürler!
herkes senin gibi düşünmüyor gökkız, sen o azınlığın içindesin, içinde bulunduğu sistemden gayet memnun olan ve senin, benim gibi insanların isyankar düşüncelerinden nefret eden yaratıkların çoğunlukta olduğu bir toplumda yaşıyoruz. YAni bu yazıyı okuduktan sonra “ne lan bu” diyecek adamlarla dolu ortalık. Teşekkürler güzel hikaye…Emre sayar’ın sözü de bir o kadar etkileyici.
O adamlara haddini bildirecek ofkeye sahibiz. Sadece Organize olunacak.EKONOMIDEN NE HABER? Turbanin ortmuyor mu dibsiz borsanin dibini yoksa Tayyib-el-Kadi ? LOL
beğendim ben bu hikayeyi, bir karınca iki karınca derken bir bakarsınız karıncalar koloni haline gelmiş belli mi olur !!!!
Karincalar zaten hep koloni halindeler Kelebekcigim.)))Gökkiz, döktürmüsün yine…
Bence sessiz kalabalık sadece sürüdür.Tepkisini dile getiren ve hakkını arayan sesli kalabalıklarsa “Koloni,millet,ulus” diye adlandırılabilir.Biz bir ulus-millet olarak sessiz kalırsak İran’ın 79 “İslam Devrimi” sonrası düştüğü duruma düşeriz..30 yılda neredeeen,nereye geldiler :((Ben onların durumuna düşmememiz için asla sessiz kalmayacağım ve benim gibi düşünmeyenlere de neden sessiz kalmamak gerektiğini anlatmaya devam edeceğim ölene kadar,bıkmadan-pes etmeden…
oldukça samimi özetlendirmişsin gökkız…
Sağır dilsiz bir adam ve sağır dilsiz bir karısı varmış. Bir de genç bir kızları, o sağır ve dilsiz değilmiş.adam tarlada çalışır, kadın da evde. Kızları da gerektiğince her ikisine de yardım edermiş.Birgün adam tarlada çalışırken genç yakışıklı ancak üstübaşı perişan bir delikanlı adama yol sormuş: ……..şehrine nerden gidilir. Adam da işaretlerle bir şeyler anlatmış. delikanlı önce duraksamış,içinden delinin zoruna bak demiş, sonra kafasını sağa sola sallayıp yoluna devam etmiş. Adam iç geçirip tarlada işine devam etmiş. akşam üzere evine gelmiş ve karısı, kızı karşılamış. Adam elini yüzünü yıkarken kız da annesine sofrayı hazırlamada yardım etmiş.Oturmuşlar, şükür, dua edip yemeğe başlamışlar. Kadın kocasına nasıl geçti günün demiş.Adam biraz üzgün biraz hararetli anlatmış. Tarlada çalışıyordum. Hırpani genç bir adam geldi. Bir şeyler söyledi. Acıktığı belliydi. Gösterdim şurada domates salatalık var buyur ye dedim. O da kızgın bir şekilde kafa sallayıp gitti, anlamadım demiş. Kadının yüzünde bir endişe, valla bey ben yemeğe tuz koyduydum. Çok tuzlu olmuş diyorsan belki kız da sofrayı hazırlarken koyduysa onu bilemem demiş.adam da kadın da kıza dönmüşler.Kız konuşmuş: “sizi severim, biriniz anamsınız biriniz babam, kime verdiniz de gitmedim”özer “abi” ünal anlatmıştır bunu. kendisiyle çalışmış olanlardan bazıları da sevdikleriyle paylaşmıştır.sizinle de ben paylaşmak istedim.saygılar.
Körler.sağırlar birbirini ağırlar diyorsun yani Mengü??