Türkiye’de 11. Cumhurbaşkanı bütün mücadelelere rağmen seçildi. Nihayetinde birçok tartışmalar çıktı. Üç korkudan hiç biri olmadı. Edepsizce karikaturler yayınlandığı gibi. Arap basınında Abdullah Gül’ü anlatan karikatürler yayınlanmaya başladı.Merak ediyorum da Gül’e karşı yapılan eleştiriler sonunda onu mizah kahramanı yapmaya mı dönüşür.
2
Onun ölçüsünün olmadığı yerde Hz Muhammed için yapılan karikatür insanları tahrik etmekten öteye gitmez. Bazen karikatür çok manalı bir cizgilerin dili olurken bazen de çizerin içindeki rezilliği dışa vurduğu araç oluverir.
.jpg){kind=link}
yorumlar
İmam cemaat ilişkisine döndü bu işMemnunum yada değilim ama haticeyi değil neticeyi görmek lazım artık.Abdullah Gül cumhurbaşkanımız,daha bunun üstüne bizim basınımız hala seçimin bu (%50ye rağmen nasıl oluyorsa)hoşnut olunmayan sonucunu yazıp çizer ve temcit pilavı yedirmeye devam eder ise,El insanı da meydanda istediği gibi at koşturur.Hani bazen anneler der ya”ben kızarım ederim ama başkası benim evladıma laf diyemez” bilmem anlatabildim mi?..
hımmmm
kendimizle alay etmeyi ogrenmek zorundayiz. mizah anlayisimizi gelistirmek zorundayiz. baskalarinin elestirilerini kaldirabilmek zorundayiz. ne kadar offensive olursa olsun, her elestiride, alayda ogrenecek birseyler vardir. ayni sekilde biz de baska toplumlarla alay edebilmeliyiz.kirin artik bu cocukca saplantilari…gulup gecmeyi ogrenin artik…mizah ve satire diye bir sey var… buyuyun… gelisin.. yetiskin olun biraz…
igrencsin slisia, ayrica kendini begenmisin tekisin!
çıplak erkek gönderin kıllı Cilicia ya..sever cıplak erkekleri
clicia hakli bu konu da.Ingiltere’de, blair’i kopek olarak cizerler. Millet guler gecer.Turkiye’de, cumhurbaskanini bir sekilde cizerler, onur/gurur meselesi yapariz.Pakistan’da, muserrefi cizseler, adami bir sekilde tepelerler.cografya’ya dikkatinizi cekerim.Bati’dan doguya tahammulsuzluk ve siddet artiyor..Milli gelir 20.000 dolar dan 500 dolara gidiyor.Dolayisi ile hosgoru iyi bir seydir.:)
Biz ingiltere değilizne dünyadaki konumumuz ne de bir başka benzer bir yön söz konusu..Burası TürkiyeBiz çizeriz ederiz tamam elbette büyütmenin anlamı yok,ama saygı çerçevesinden taşanlara çizmek değil karalamak derler..
ap dogru soyluyor. Fransa’da Sarkozy’i ayyas olarak cizer, Hz. Isa, Papa ve Bush ile ilgili cogu ulkelerde en cirkef karikaturleri gorebilirsiniz.ne demek “burasi Turkiye”?mizah anlayisini ancak totaliter rejimlerde baskiyla sansurlerler. biz bir cumhuriyetiz, hatirlatirim.
Mizah anlayışı toplumdan topluma farklılık gösterebilir.Bu etik anlayışla bağlantılı bir durum.Dünyanın gözü üzerinde olan bir ülkenin,hele hele gündemde yer almayan detayları bile Afrika çekirgesi gibi kapıdan bacadan sıyrılıp öğrenen milletlere koz vermenin cumhuriyetle ne alakası var onu çözemedim.Biz ne yaparsak kendimize yaparız.Yazdığım yazıyı bir kez daha okursanız bazı hususlarda aynı şeyi savunduğumuzu sadece kelimelerin dizilişinin farklı olduğunu anlayacaksınız.
Şimdi sizlere Abdullah Gül hakkında bir şey anlatacağım: Gül bakan iken hiçbir bakanın yapmadığı bir davranışı sergiledi. Abd başkanı Türkiye’ye geldiği anda ona karşı protesto gösterisi yapıyorduk üzerimize gaz bombası atılıyordu. O zamanlar Irakta 3 şöför bu gösteriler sayesinde serbest bırakılmıştı.İşte GÜL bu gösteriyi yapan vatandaşlarımıza teşşekkür ederim deme büyüklüğünü gösterdi. Bir bakan ilk kez göstericilere teşşekkür ediyordu. Yalnız bu şu demek değil o asla eleştirilmez ve mutlak doğrudur anlamında değildir. Mizah anlayışında edepsizlik ve aşağılamaya yönelik yola girilirse onun sonu gelemez.
Aslında belki de hiç tepki vermeyerek, meşrulaştırmamak, en doğrusu.Zaten istedikleri, hassas noktalara vurarak, işlerine yarayacak zemini oluşturmak.Bunu başardıkları için, üstüste bu tür krizler oluşturuluyor.
Olay adi uzerinde: ‘mizah’.Neyin edepli neyin edepsiz oldugu da subjektif bir kavram.Gulup gecicen, anlayisli olucan, ‘o oyle dusunuyor’ diyeceksin.O karikaturleri cizen o sekilde bakmis olaya. O karikaturu koyan da bir sakinca gormemis. Ben bakiyorum o karikaturlere ve ben de bir sakinca gormuyorum.Yani biraz daha hos goru gerekli.
Olaya bir de şöyle bakalım.Hoşgörünün sınırları, kişşisel saldırıları içine alacak kadar geniş değil.Örneğin, biri diğerinin annesini, sırf mizah anlayışı onu gerektirdiği için, akla hayale gelebilecek en kötü anlamlar içerir biçimde çizse, buna ne kadar tahammül gösterebilir?Bu sadece bir örnek.Ayrıca özgürlük, diğerinin özgürlüğünün başladığı sınırda biter deriz hep.Özgürlüğün ölçüsü dilediğin gibi düşünmek olabilir.Düşünceler kurşun geçirmezdir değil mi?Ama fiiliyata ya da başkalarına saygısızlığa varan hitap ya da taarruzlarda bulunmayı gerektirmiyor.İnsanız en nihayetinde.Tepkisiz kalmak, en etkili tepkidir diyorum ama, kabullenmek, hem benim kutsal saydığım değerlere özellikle gözüme sokarcasına saldıracak hem de ben bunu onun özgür bakışı olarak değerlendirip, anlamaya çalışacağım.İşte bu mümkün değil.
tamam o zaman, tepkini vereceksensen de onlarin bir ozelligiyle alay et? onlari gercekten utandiracak bir bir konu olsun. kim tutar seni… ciz birkac karikatur, Hristiyanlikla alay aet, Isa’yla dalga gec, Danimarka’lilari elestir, Amerika’lilari elestir ama mizahi kullan. silahini dogru sec yani…belki de burada ogrenmen gereken sey, kutsaligin goreceli oldugu. senin icin onemli olan seyin baskalari icin bir sey ifade etmedigi. belki de yetismen gereken nokta budur.
kıllı ciliia nerdesın bak iştahanı kabartacak şeyler yazdık
Cliciax;birincisi, hoşgörü bir başkasının, inançlarını, uygulama ve huylarını, onları kabul etme ya da paylaşma gereği duymadan anlamak için harcanan olumlu ve içten çabadır şeklinde tanımlanır.Ancak bunun ölçüsü, kişisel saldırıları içine alacak kadar genişse eğer, ben o insanın kendine olan saygısından, kendine ve çevresine verdiği değerden şüphe ederim.İkinci nokta; eğer size sizin stratejinizi uygulayarak cevap verenler sizi yeterince doyuma ulaştırıyor olmasaydı, bu denli cüretkar ve önemsenme ihtiyacında olamazdınız.Demek ki kısasa kısas, kendine verecek değeri olmayanların işi.
yani Danimarka’dan hic cikmamis bir insanin, senin inanclarina saygi gostermesini bekliyorsun. Bunu gercekci bulmamakla birlikte anlayabiliyorum.Gercekci bulmamanin nedenini ise, Danmarka ve Turk dunyaya bakis acisinin gecmislerinden ne kadar etkilendigi. sen ve ben mesela, Osmanli’dan gelen bir insanlik hali hosgorusune sahibiz. Ama Danimarka’li, su an elinde ustun teknolojisi ve mukemmel somuru teknikleriyle dunyaya hukmetmisse bile, gecmisi barbar savascilardan olusan bir insan toplulugu. Yanlis anlama ben hic bir milleti gecmisinden dolayi hor gormuyorum. Her millet atrocity yasamis, yasatmistir. Ben insani anlamak acisindan kalan bir cesit sosyal anlayistan bahsediyorum.Osmanli yapisinin her cesit milleti yoneten olaganustu bir anlayisa sahipti, bunun nedenin de Islam degil, koku Hititlerden kalan bir Anadolu mirasi olarak dusunmek istiyorum; Danimarkali ise sadece Pagan ve Hristiyanlardan olusan bir insan grubu. Aradaki fark, onlarin bu gunku tolerans anlayisinin farkliligina tekabul ediyor olmaz mi?Simdi, bizdeki OSmanli’dan kalma hosgorunun evrensel oldugunu iddia ediyorsak, ayni hosgoruyu degerlerimize alay eden insnalara gostererek olgunlukta bir adim otede oldugumuzu ispatlamamiz gerekir. Ama bunu susarak degil, aktif sekilde gostermek lazim.Insanlar sosyal miraslari ne olursa olsun, nerede olurlarsa olsunlar evrensel adalet kavramina sahiptirler. Eninde sonunda hepimiz aslinda, bu karikaturlerin onlar icin “oteki” olan seyi anlamak ve icine sindirebilmek icin ilkel bir refleks oldugunu gorecegiz.
karikatürde cizerin degil senin ne anladigin onemlidir karikaturu karikatur yapan bakis acisidir. rezillik senin gordugundur. karikatur medeni oldugu sürece faydalidir,gereklidir.senin gibi dusunenler eskiden de var oldugu icindir matbaaya kavusma süremizin kisaligi. saolun varolun o halterin yarisini amerika kaldiriyor ote yarisini sizler sisiriyor götüne diken batar gülle götünüzü silersiniz siz
kendimize gülmeli ve gülebilmeyi de becermeliyiz diyorum…fakat hassas degerlere sagiyida korumayi bilmek gerekir.insanin kendine gülmesi olaylari gördügünün bildiginin ve olgunlastiginin anlatimidir..kendine gülmek kendinle barismaya adimdir.iyilesmedir.
“karikatürde cizerin degil senin ne anladigin onemlidir”bu kadar angut bir gorusle tolerans sahibi olmayan sensin o zaman. medeniyetle ilgisi yok bunun, mizah anlayisi ile ilgili diye ap defalarca soyledi yukarida.demek ki devir hassas degerleri gozden gecirme devri. devir insnalari anlama ve insan olmayi bilme devri. karikaturu cizenin ve okuyanin birbirini anlama geregi duydugu devir.
Gülüyoruz ve eğleniyoruz
Sessiz çığlık Atıyoruz
Mesaj veriyoruz.Karikatür budur işte
ha siktir ordan webci
ha siktir ordan webci
Bu kadar adileşme FREMDE. Terbiyesizlik yaparak neye benzemeye çalışıyorsun, lanet olası FREMDE
et kafana 250 gram daha ekle belki biraz daha yersin ama kalpten gidersin genc adam
karikatürle savasmis denyolar
karikatürle savasmis denyolar
Neden küfür ederek mesaj yazıyorsun ki. Gerçi şu anda ortalıkta küfür gayet tabii bir ticaret meta haline geldi ki bunun dükkanları açıldı.
sen acizligini belli ediyorsun bende usturuplu yere damgayi basiyorum ülkemizde cok var bu damgalardan ben ufak esnafim ayni zamanda sanada basarim bir damga karikatur olup ün arama