Zevkle izliyorum seçim kampanyasını. Tatsız tuzsuz hayatımız ,ham ruhlarımız bu değişime dayanır mı ?Liderler toplumun en sosyal yaralarını kanatıyorlar, konuşmalarında.; Öyle büyük tahlillere sosyolojik tanımlarla falan oyalanmadan işin özüne geleceğimm…Şu malum, mahrem kasetler varya, Burada Tayyib bey haklı vallahi;Birkere, Tayyib bey inançlarının gereği “ Harem” eğiliminde olması gereken bir Erkek olarak, gayrimeşruya asla uçkur çözmeyen görüntüsü ile Milletimize nasıl başbakan olunacağının dersini veriyor…Hal böyle iken diğer taraf günah kasetleri ile yerlerdeler…Hadi diyelim ki, bunlar özel hayatın konusudur…Bu özel hayat mıdır?, bu adamlar kazara seçilip işbaşına gelirlerse o zaman n’olcak?Ya kamusal alanda da tahrik olup, meclis çatısı altında da aynı naneyi yerseler?Bastırılmış cinselliğin sonuçlarını, Tayyib bey meydanlardan haykırıyor. Haklı!Milletimiz zamanında böylelerine en ağır cevapları vermemiş miydi?Rahmetli Menderes’in, Başbakanlık konutundaki çekmecelerinden kadın donları falan çıkmış, garibim vatana ihanet suçundan daracağına yollanmıştı!Nitekim, Baykal’ın başına gelenler de malum..Böyle benzetmelere karşıyım ama görünen de aleni…değerli kafaların becerilmediği güneşli yarınlarda görüşmek dileğiyle, tüm kafası becerilmişler için geliyor, tekmili birden kafa, beden beceren başlıklar…Hoş geldin “beyaz faşizm”…