SOLDA ERSİN SALMAN SAĞDA CEM TOPÇUOĞLU
O bir şair.O bir duayen.O bir reklam adamı. Unutulmaz reklam kampanyalarının arkasında kalan.O bir fikir babası. Kristal elmayı o yarattı.” Reklamın sokak çocuğu” adlı kitap onun için yazıldı.Emekli oldu. “Artık sakal bırakmak zamanı, lafımın dinlenme zamanı ” diyor.Ersin Salman.Ona göre “kişinin markalaşması” deyimi “insanların zombileşmesi” gibi sevimsiz şeyler çağrıştırıyor.”Bu çilekeş dünyanın, insancıklarının pazara sürüldüğü koca bir alışveriş merkezinden farklı olmasını istiyorum. Aksi halde herkesin poposundaki “barcode”lara bakmak gerekirdi.”Bu cümleler profesyonel deformasyon gibi algılanabilir. Yaşamın geri kalanının çöp konteynırlarına atılarak ifşa edilmesi diye düşünülebilir.Amacım bu gel-gitlerden ziyade Ersin Salman’ın Doğan grubu dergilerine müştereken verdiği bir röportajdan kısa bir kesiti paylaşıp sizinle, kişisel müşahade tecrübe edebilmek.* “GENÇ KİŞİLERE ÖNERİLER.* Ayda en az üç kitap oku.(roman, şiir, öykü, gezi)* Ayda en az dört kez sinema, iki kez tiyatro, iki kez klasik müzik konserine git.( Bir süre sonra bunları iki misline çıkarabilirler. Mesela Murat Belge, o kadar işinin arasında ayda en az altı yedi kitap okuyor. Ben ne yazık ki sadece üç kitap okuyabiliyorum. )* Yerli ya da yabancı, hiç TV dizisi izleme* Haberlere sadece haber kanallarından bak. %80 ine inanmamak şartıyla.* “Azzz sonraaaa” diyen kanalı hemen atla.* Yüksek sesle, bağıra çağıra, işaret parmağını tehdit eder gibi sallayarak çığıran hiçbir politikacıya yüz verme, oy da verme. Sakin sakin konuşan, hem konuşan hem de dinleyen, yumuşacık, insan gibi, marka olmayan insanları sev, onlara ver, gerekirse oy da ver* Durmadan aşık ol. Bu hep aynı insana da olabilir, sakıncası yok* Camiye, sinagoga, kiliseye gitmeyebilirsin. ama oralara gidenleri küçümseme.* Her türlü ayrımcılığa karşı ol* Seksist olma* Vicdani retçileri koru* Rakıya sudan önce buz atma.* Kaldırıma izmarit atma* İzmarit balığı yiyeceksen, önce tulum çıkar. Ve tavası güzel olur bu meretin.* Doğru olmayan bir vaade, karşındaki bir kere kanar. İki veya daha fazla kanıyorsa ya aptaldır, ya düşman. Kandırma, kanma* Nazım Hikmet, Yaşar Kemal, Aziz Nesin, Suna Kan, Ömer Kavur. Dost ol bunlarla. Aynı yatak odasında uyuyacak kadar. Başının üstünde değil, ucunda yerleri olsun.* Neruda, Brecht, Bach, Chaplien vs. gavur deyip geçme* Edebiyatla, sanatla, kültürle, müzikle, sinemayla, bilimle uğraş. dövüş. Mesela kimyager ol, iyi demirci ustası ol, çok iyi aşçı ol.* iyi ol. Lütfen “marka” olmaya çalışma. Bu çalışmanın sonucu “marka tuzağı” olmaktır zira
KAYNAK: celebrity brands
yorumlar
Bence bu yazıyı ersin salman yazmış..
bence bu ahkamı onnupro zombisi yazmış..
zombi mi ?ama ben ersin`e zombi demedim ki..sen bana haksız yere zombi dersen, benimde sana haksız yere moruk ya da kürek deme hakkım olmaz mı ?bence bu konuya açıklık getirebilirsen bende çok çokcana sevinebilirim..
hafifmesrep= ersin salman zaar !
evet olabilir.
onnupro seni kırmayı istemediğim gibi sevindirmeyide istemem kardeşim. yok say öyle takılmak için sana tamam.
yazıdaki öneriler şahane idizombileşmek, zombileştirmek ksımıyla ilgilenmiyorum..ellerine sağlık hafif meşrep
öncelikle yazıda da belirttiğim gibi bu yazı uzun bir röportajdan alınmış kısa bir kesit.* ilk sorunuz, önerilerin sıralanma sebebi: Tahmin edeceğiniz üzere kişinin önerilerini özetledim. böylece oluşan kısa cümleleri hem mana hem görsel açıdan birbirine karışmasın diye tasnifledim* önerilerin sıralanmasının zombileşmeyle yakından uzaktan alakası yok. Ancak bir alaka yaratma çabası gösterebilirsiniz* yazıdan da anlaşılacağı gibi Ersin Salman’a göre markalaşmak zombileşmek tir ya da zombileşmeyi çağrıştırır.* bu açıklamaların yetersiz kaldığını düşünüyorsanız tabi ersin’e sorun. o da sevinecektir. yahu ne röportaj verdim be. bir de anlaşılmak için vereyim diye.* markalaşmak kötü müdür? kişisel, göreceli.* son olarak yazıda vermek istediğim mesaj, Türkiye’ de henüz tam manada yerini alamamış reklamcılığın -duayeni kişinin markalaşma ile ilgili düşüncelerinin düşündürücü olduğunu ön plana çıkarmaktı. oysa siz yazıda nasihatlara takılmışsınız. sağlık olsun* teşekkürler.
anafikirden sapıldığına göre bunu okuyucuya hissetrmekte bir yanlışlık yapmışsın. çünkü ben de fikirden ziyade nasihatları önemsedim..bu röpöratjı paylaştığın için teşekkürler
Land of the Dead-tüketim toplumu zombiden korkmaz.