Lafı fazla uzatmayacağım. Buna gücüm yok. Yazıda anlatılanlara belki de inanmayacaksınız, bilemiyorum ama yapacak hiçbir şeyim yok gerçekten. Hayata realist bakanlar yazıya ve bana, hatta Martha’ ya bir siktir çekip diğer sayfalara geçebilir. Şüpheci olanlarınsa kafası epey karışabilir. İnançlılarsa, yazının keyfini çıkartır. Herkes için bir kıyamet yani… Siz en iyisi aynaya bakın, hatta hepimiz toplanıp ağzımızda Tom Waits’ in Cemetery Polka’ sıyla aynaya bakalım. Şu dünyadaki her şeyin gerçekten var olduğuna inanıyorsak, bu yazıda anlatılanların da gerçekliğinden şüphe edemezsiniz. Ama gözlerimizin, ellerimizin nasıl çalıştığını hala anlayamamışsak, oldu demektir, binlerce sayfalık romana dönüşebilir bu yazı.Dahi bir seri katilin ağzıyla konuşmayı bırakıp size “bu yazı” derken neyi kastettiğimi göstermeli miyim?
yorumlar
alıntı değil bence kendi yazacağı yazının girişi, bekliyoruz neceff…
ilk mısrası “sana büyük bir sır söyleyeceğim. zaman sensin” diye başlayan ve sevdiği kadına yüzlerce sayfalık şiirler yazan şairi, sevdiği kadın aldatmışsa ve şairimizin bundan hiç haberi olmamışsa ne yapabiliriz? şiirin hiçbir şeye yetmediğini mi, şiirden gün gelir sıkılır insan mı denileceğini, Elsa’ nın kötü kadın olduğunu mu, yoksa Aragon’ un çok talihsiz oluşunu mu ileri süreriz?
yine yaptın yapacağını NECEFF.bağlantı güzel olmuş.
İnsan her şeyi elinde tutamaz hiç bir zamanNe gücünü ne güçsüzlüğünü ne de yüreğiniVe açtım derken kollarını bir haç olur gölgesiVe sarıldım derken mutluluğuna parçalar o şeyiHayatı garip ve acı dolu bir ayrılıktır her anMutlu aşk yoktur ….