thom york tipten kaynaklanan sorun yuzunden kiz mevzularinda cok cekmis. Onlarin acilariyla belkide muhtesem parcalar yazip okumustur. Simdi mutlu mesuttur pek tabi paralanmis, kizlar hayran hoho. Bakmayin bole depresif olduguna, her grup cok melankoli basliyor. Populerlik oncesi donemlerden kalan duygular malzeme oluyor bu parcalara. Daha sonra sound’lar ayni kalirken sozler bayagilasiyor. Cranberries mesela savas sozlerinden, sevisme sozlerine gecisi en guzel ornekleyen gruptur. Radiohead’inde sonu budur.Gelecek albumlerinde muzikleri sevecegiz belki ama sozlerdeki melankoli kalkacak, ve biz street spirit dinleyerek uzulmeye, depresiflesmeye devam edecegiz…
Never discuss with a stupid. He will take you to his level, and beat you with his experience.
draco’nun sonu budur.her şey değişir. radiohead de hadi elektronik yapalım diye girmedi işin içine. dvd extralarındaki röportajları görme şansın olduysa thom yorke nin “zaten her albümde düzeltmeler yapılırken işin içine elektronik giriyordu. biz de müziği geliştirmek için bununla ilgilenmeye ve oranını arttırmaya başladık” dedigini görebilirsin. size kalırsa hala barok’ta takılmış bestecilerin başbakana verdiği konserleri kanal d’den izleyerek müzik ihtiyacını gideriyor olurduk değil mi ama?
I refuse to prove that i exist, for proof denies faith, and without faith i am nothing.
Ne demek istedigimi yanlis anlamissin sanirim. Ben aslinda yapilan muzige degil de sozlere laf etmistim. Hatta muzigin iyiye bile gittigini soyledim. Ama sound denilen zimbirtiya alistigimiz icin yeni yaptiklari, daha kaliteli yaptiklari belki de gozumuzden kaciyor. Yoksa her grup bir sonraki albumunde daha kaliteli hem teknoloji olarak, hemde calan kisilerin, vokalistlerin kendilerini gelistirmeleriyle daha iyi seyler yapiyorlar. Muzik yapmak ozel bir sey. Bilhassa avrupada insanlar meshur olmak icin muzik yapmiyorlar, bir hobi, duygularini disa vurma yolu bu. Geneli boyle, bunu nereden anliyorsun dersen, eskiden mp3.com ve bilimum amator artistlerin bulundugu sitelere, ortamlara bir bakin derim. Kimsenin ‘unkapanina’ gidipte kaset cikartma derdi yok gibi. Ama tabi para kazanma istegi ile, hele bir de grup iyiyse sivriliyor. Bu noktada iste, onceleri sadece duygulari ile muzik yaparlerken, daha sonra album promosoyonlari, kazanilan paralarin harcanmasi, onceden yanina yaklasamazken sonralari ibanezlerin, rolandlarin bir halta benzetilmemesi, hatta ayni firmalar tarafindan onlara ozel enstrumanlarin uretilmesi gibi seyler, onlarin duygusal yogunluklarini azaltiyor. Insan bunlarda di mi ama. Duygusal bozulmalarda, sozlere, belki ritmlere yansiyor. Daha canli ritmler, daha genel sozler cikiyor. Belki bu genclik ve ortayas donemi farki da olabilir. Ama ben gene de bu ekonomik galeyanin gruplara etkidigini dusunuyorum, etkimedigini dusunmem icinde grup uyelerinin 3 gozu, 4 ayagi olmasi lazim cunku onlarda insan. Ayrica elektronik muzigi severim, downtempo olan her turunde hastasiyimdir, dip not olsun bu da.
Never discuss with a stupid. He will take you to his level, and beat you with his experience.
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
fotograflara bakın derim.kafanızdaki thom yorke imajı dağılacak.bu adam gülebiliyormuş beeea
thom york tipten kaynaklanan sorun yuzunden kiz mevzularinda cok cekmis. Onlarin acilariyla belkide muhtesem parcalar yazip okumustur. Simdi mutlu mesuttur pek tabi paralanmis, kizlar hayran hoho. Bakmayin bole depresif olduguna, her grup cok melankoli basliyor. Populerlik oncesi donemlerden kalan duygular malzeme oluyor bu parcalara. Daha sonra sound’lar ayni kalirken sozler bayagilasiyor. Cranberries mesela savas sozlerinden, sevisme sozlerine gecisi en guzel ornekleyen gruptur. Radiohead’inde sonu budur.Gelecek albumlerinde muzikleri sevecegiz belki ama sozlerdeki melankoli kalkacak, ve biz street spirit dinleyerek uzulmeye, depresiflesmeye devam edecegiz…
draco’nun sonu budur.her şey değişir. radiohead de hadi elektronik yapalım diye girmedi işin içine. dvd extralarındaki röportajları görme şansın olduysa thom yorke nin “zaten her albümde düzeltmeler yapılırken işin içine elektronik giriyordu. biz de müziği geliştirmek için bununla ilgilenmeye ve oranını arttırmaya başladık” dedigini görebilirsin. size kalırsa hala barok’ta takılmış bestecilerin başbakana verdiği konserleri kanal d’den izleyerek müzik ihtiyacını gideriyor olurduk değil mi ama?
Ne demek istedigimi yanlis anlamissin sanirim. Ben aslinda yapilan muzige degil de sozlere laf etmistim. Hatta muzigin iyiye bile gittigini soyledim. Ama sound denilen zimbirtiya alistigimiz icin yeni yaptiklari, daha kaliteli yaptiklari belki de gozumuzden kaciyor. Yoksa her grup bir sonraki albumunde daha kaliteli hem teknoloji olarak, hemde calan kisilerin, vokalistlerin kendilerini gelistirmeleriyle daha iyi seyler yapiyorlar. Muzik yapmak ozel bir sey. Bilhassa avrupada insanlar meshur olmak icin muzik yapmiyorlar, bir hobi, duygularini disa vurma yolu bu. Geneli boyle, bunu nereden anliyorsun dersen, eskiden mp3.com ve bilimum amator artistlerin bulundugu sitelere, ortamlara bir bakin derim. Kimsenin ‘unkapanina’ gidipte kaset cikartma derdi yok gibi. Ama tabi para kazanma istegi ile, hele bir de grup iyiyse sivriliyor.
Bu noktada iste, onceleri sadece duygulari ile muzik yaparlerken, daha sonra album promosoyonlari, kazanilan paralarin harcanmasi, onceden yanina yaklasamazken sonralari ibanezlerin, rolandlarin bir halta benzetilmemesi, hatta ayni firmalar tarafindan onlara ozel enstrumanlarin uretilmesi gibi seyler, onlarin duygusal yogunluklarini azaltiyor. Insan bunlarda di mi ama. Duygusal bozulmalarda, sozlere, belki ritmlere yansiyor. Daha canli ritmler, daha genel sozler cikiyor.
Belki bu genclik ve ortayas donemi farki da olabilir. Ama ben gene de bu ekonomik galeyanin gruplara etkidigini dusunuyorum, etkimedigini dusunmem icinde grup uyelerinin 3 gozu, 4 ayagi olmasi lazim cunku onlarda insan.
Ayrica elektronik muzigi severim, downtempo olan her turunde hastasiyimdir, dip not olsun bu da.
Thom York’un tipten kaynaklanan sorunları, kız mevzuları, bilmemne! vermeyen vermesin, cok mu skindeydi ki Thom’un.