Şöyle bir göz gezdirdim. Baktım olacak gibi değil. Aldım elime kalemi soktum gözüme. Birde ne göreyim; göz takma göz. Aldım kalemli gözü attım çekmecenin gözüne.Yaşardı gözüm kalemin tepesinde.Duygulandım aldım çekmecenin gözünden gözümü koydum cebime. Çıktım dışarı bir göz evimden. Kopanisti’nin bakkalına gidip bir kilo karagözle, bir şişe rakı aldım. Sonra çıktım levazımatla bir likte gözne yaylasına. Attım karagözleri mangala, çıkarttım gözümü cebimden koydum gözlerden ırak bir yere. Mangalda da ne güzel oldu karagözler. Gözümün feri geldi birden.Aldım gözlerden ırak gözümü attım mangala. Sonra birden bir şey oldu. Baka kaldım. Dünyada en sevdiğim 16. şey olan gözlerim, bir şey gördü ve artık 17. sevdiğim şey oldu.Not: Başlıkta belirtilen gözünüze girsin lafzını üzerine almak isteyenler zaten yazının manasını kavramamış olacaklarından, başlıkla alakalı eleştiri yapmamalarını tavsiye ederim. Unutmadan yazı edebi açıdan bir şey ifade etmiyor, İlkokul 4 türkçe bilgileriyle yazıldı. Ayrıca büyük ihtimalle bu yazıyı yazan kişide sizden daha az zekidir. O yüzden canınızı sıkmayın.Müellif kelamını tebessümle mevta eyler…