“Bu ne dangalakça soru?” dediğinizi duyar gibiyim. Aslında sorudan çok konunun kendisi dangalakça, ama bu dangalakça konu yüzünden sonlanan ilişkilerimin sayısını unuttum diyebilirim. Çalışan kadın ev işlerini erkeğiyle paylaşmalı mı, temizlikçi kadın uzlaşmasıyla halledilemeyecek sorunlarda geri adım atacak taraf hangisi olmalı, taraflardan birinin kedi kumunu çöp torbasına koyması ona diğer tarafın çöpü hemen dışarı atmasında ısrar etme hakkını verir mi, adet günlerinde yuvanın selameti açısından tüm ev işlerini erkek mi üstlenmelidir, evde hangi işlerin kimin tarafından yapıldığının çetelesi tutulup her gece yatma vaktine yakın muhasebesi mi yapılmalıdır, bir erkeğin hijyensizliğe dayanıklı bünyesinin avantajını kullanarak pasif direnişe geçmesi adaletsizce midir? Fikirleriniz?
yorumlar
Bulaşık makinesi al kadınları elinde tut. Hatta her gelinin rüyası singer ve de çamaşır makinesi de alırsan hiç kimseyle ayrılmazsın. Hoş bir parfüm kokusu alıyorum Cicada’dan mı acaba. Pazar gecesi sabaha karşı…
yaptıkları işten para alır gibi görünüyorlar. Birinci fotoğraf bir otel mutfağında çekilmiş gibi. İkincisi bir kafe/restoranın mutfağına benziyor. Üçüncüsündeki adam keşiş gibi giyinmiş, fallik bir musluğu tutarak gülümsüyor. Dördüncüsüyse bir reklamdan alıntı.Bu resimler çağ atlamama nasıl yardım edecek anlamadım. Yoksa o kişilerde özenilecek bir yön mü görüyorsun?
hepsi var. Çamaşır makinesi de var, bulaşık makinesi de, elektrikli süpürge de. Olay o değil. Genç ve orta yaşlı dişilerimizi Ally McBeal ile Sex and the City’nin müptelası yapan bu psikolojiyle yakında sen de tanışırsın, parfüm kokularından başının dönmesi geçsin hele.
Üçüncüsü ve dördüncüsü tutmuş işte: Keşiş ve reklam. Farkındaysan verdiğin örneklerdeki tüm erkekler, zorunluluktan bulaşık yıkıyorlar. Amerikayı keşfetmiş edasıyla tırnak içinde yazdığın o batıda binlerce erkeğin ev işlerini yapmayı ilkokuldan öğrenmesi, orada milyonlarca erkeğin yaşadığını göz önüne aldığımda dikkat çekici gelmiyor. Zaten tartışmaya açtığım konu erkeklerin ev işi yapmayı öğrenip öğrenmemesi değildi. Benim başkalarına sorumluluk yüklediğimi nereden çıkarıyorsun, onu da anlamadım. Tersine bana sorumluluk yüklenmesi söz konusu, ki bunu pasif direniş imamla yeterince belirttiğimi sanıyordum. Ev işi yapan insanlarda görülebilen garip bir psikoloji vardır… evi paylaştıkları kişilerin de aynı veya benzeri işleri yapmasını beklemek gibi. Modern kadınların ev işi yapmayan erkeklerin yüzüne bakmamasıysa, yaşlarının otuzu geçmesiyle birlikte yerini giderek telaşa bırakan bir durumdur. Profesyonel ev işlerini erkeklerin daha iyi yapması, bu konuda daha iyi olduklarını gösterir sadece, bunu yapmaktan zevk aldıklarını değil. Temizlik yapmak da, tıpkı kuaföre gitmek gibi, erkeklerin genellikle rahatlamak ve özgüven tazelemek için kullandıkları bir yöntem değildir. Temizlikçi konusundaysa kadın temizlikçileri yeğlerim, muhtemelen senin erkek temizlikçi yeğlemenle aynı sebeplerden dolayı.
mizantrop gayet iyi anladim seni. bendensin abi.soyle bir anlasma yapabilirsin, hayat musterektir sevgili kisi, bulasiklari bir sen, bir ben yikariz, tamam. Ama eve giren hirsizlari da bir sen, bir ben doveriz. gece gelen garip seslere bakmaya da bir sen, bir ben kalkariz. copleri gece yarisi sokaga cikarmayi da bir sen, bir ben yapariz. otopark mafyalariyla bir sen, bir ben cebellesiriz. yagmur yagarken de bir sen bana ceketini verirsin, bir ben.kadinlarin fark etmedikleri sey su: erkekler yaptiklari islerden hic gocunmuyorlar, agizlarini bile acmiyorlar. o igrenc vicik vicik akan copu atarken niye bu copu hep ben atiyorum sorusu akillarina gelmiyor.kadinlarin aklina ise iki kilo patates soyulacaksa hayatin musterek oldugu geliveriyor.biz elin ayilariyla gun asiri cebellesmekten zevk mi aliyoruz soran yok, anlasilan kadir-kiymet bilen de yok guzel kardesim. Bu tip kisilerle uzun muddet gecirmemek en guzeli, hic takma kafana.clicia’cim da gitti sinirim tepemde zatii
…bulaşık yıkar. hatta zaman zaman evde topladığım alem gittikten sonra, mutfakta çeşitli coğrafi yükseltileri andıran oluşumları temizlemek bana düşüyor. neden bilmem, bulaşık yıkamak beni yormuyor. tabi su çok soğuk olunca ellerimi hissetmiyorum o ayrı :
delikanli kizlar ile bey efendilerin ortak yasamlarinda; teknolojinin sonsuz imkanlarindan faydalanip, kalan vaktin sevismek ve kariyer icin kullanilmasi.
biz de arada yikiyoruz tabi, yalniz olayin masaya pazarlik unsuru olarak getirilmesi karsi tarafin hayatin musterekligi konusundaki algi kapasitesini gostermesi acisindan onemli. Gorevler ve odevler var iste hayatta, roller ve mevkiler var. Hatun kisi bunun farkinda degilse, kendisine bunu ogretecek vaktimiz var mi, yok mu sorusu akillari mesgul ediyor.
güzel kardeşim, kafanda marx ile adam smith’in tekme tokat giriştiğini hayal edeceğine neden böyle dünyevi işlerle zamanını öldürürsün?evinizi paylaştığınız kadın ile yoğun bir de hissiyat paylaşıyorsanız zaten bütün bunlar zorlanmadan, ortaklaşa halledilir, kimse kimsenin işini yaptığı için gocunmaz,.. amma siz eşiniz bulaşıkları makineye dizerken tv karşısında uyuyor taklidi yapıyorsanız, zaten sizden önce o ilişkinin içi geçmiştir,.. aslında bu soruyu sorduğunuza göre zaten çoktan geçmiş de sayabiliriz,…
yıllardır çamaşırı ve bulaşığı ve temizliği vs vs ben yaptığım için hiç bir zaman zor gelmedi bu işler. ancak biriyle beraber yaşarken işler değişiyor, taraflardan erkek olanı yıllarca bu işlere tek başına göğüs germiş olsa bile, hatun kişi ilk geldiğinde işleri ele aldıktan sonra ister istemez çekiyor kendini bu fani işlerden 🙂 yukarıda denildiği gibi tv karşısında uyuklamak gibi ulvi işlere adıyor kendini.böyle bir durumla karşılaşmamak için erkek tarafının maneviyattan uzak durup işleri asla elden bırakmaması gerekiyor. çünkü bir kere başladımı bu bitmek bilmez. iki gün annem gelse sonra ki iki hafta evi bok götürüyor. neden çünkü bütün ev işini devralır.senin ise bu konuda yapabileceğin bir şey yok artık. taraflar yazılı bir anlaşma bile sağlamış olsa iki gün sonra isyan çıkaracaksın.bu da tecrübeyle sabittir.
eğer çiftler üste çıkma, güç gösterme, galip gelme yarışına girerse ve kadınlar bunu bi görev olarak düşünürse, dahası erkekler de kadınlara bu işlerin kadınların görevi olduğunu hissettirirse sen mi yapacaz ben mi, kadın mı yapmalı erkek mi, dün ben yaptım e hadi bugün sıra sende gibi çetelelere kadar da varır iş, kavgalara/ dövüşlere kadar da….birlikte isen, hayatı birlikte yaşıyosan herşeyi de birlikte yapıcaksın….!üzerinde durulası, kafa yorulası, dert edilesi, tartışılası hatta sonucunda ayrılası mevzular diil bunlar.sür’atle geçilesi işler bunlar.
da yıkarım – yemek de yaparım.. 10 senedir bekar yaşıyorum – her akşam yaparım bu işleri.. yani niye yıkanmasın ki .. garip bi soru bi kere..
yazıyı da okursan biraz daha anlam kazanacaktır sanıyorum.
nereye kadar? Cicim ayları eninde sonunda biter ve görev paylaşımı meselesi gelip çatar. Ortaklaşa halletme meselesinde ise, taraflardan birinin gönülsüzlüğü durumunda pazarlık elbette çetrefilleşecektir.
ayri evlerde yasayin, olsun bitsin.
Aslında fena fikir değil ama evlerimiz ayrı kıtalarda. Gelip gitmek zor olur.
hem ayri evlerde yasayin hem de birbirinize gidip-gelmeyin. 🙂
(aslinda taaa eskiden onerdigimi denemeli ve eve bi’ yardimci tutmaliydiniz. bak, ne oldu sonunuz, gordunuz degil mi? arada kedicikler kaliyor, ben onlara uzuluyorum.)
sizi erkek temizlikci kavramı hakkındaki goruslerinizden dolayı kutlarımve bu yuzden sizinle tanışmak en azından tanısmak isterim…..saygılarımla…