Turklerde ilginc bir olusum var. Birisi bir konuda basari gosterdigi zaman, aynisini hic bir sey degistirmeden yaparlar. Ankara’daki samanpazari , maltepe pazari gibi mekanlara, istanbul’da misir carsisi, dogubank gibi mekanlara bakin, ayni mallar, benzer “dukkan”larda ayni fiyata satilir. Gene turklugumu konusturuyoruz anlayacaginiz. Zibidi, private sozluk .. Eksi sozluk’un ayni dizaynini , ayni fikrini barindiriyor. Nasil o bahsettigim yerler musteri buluyorsa, bunlarda kullanici buluyor. Turk internette de turk anlayacaginiz.
Never discuss with a stupid. He will take you to his level, and beat you with his experience.
…şöyle ki. sonuçta Arçelik’te buzdolabı satıyor, Vestel’de satıyor. Değişen bir şey yok, ikisi de buzdolabı. Ve kimse buzdolabı fikrini bulana para ödemiyor. Internet için mekanik bir şey yapamayacağımıza göre fikri değiştirip sunmak gerekir ki ayrıca her ortam için bu da rekabeti doğurur. En basitinden, ekşi sözlük üye almıyor ama private sözlük alıyor (private sözlük, bana ünlü porno film yapımcısı private firmasını çağırıştırıyor ama hiç girmeyelim bu konuya). Sonuçta fikir aynı. Bu taklit değil, rakiptir. Eğer senin yöntemin uygulansaydı, bu tekelcilik olurdu. Ben böyle düşünüyorum, sanırım doğru da.
Arcelikte buzdolabi satiyor, Vestel’de ancak ikisi de birbirinden farkli. Iki buzdolabi arasinda, dizayn farklari, belki calisma farklari var. Burada sorun fikrin degistirilip sunulmamasi zaten. Ayni fikir var, o fikrin ragbet gordugu gercegi var, ve taklidi var. Dogru olan sanirim bu. Ustte arama kutucugu, yanda gunun “entry”leri, ne bileyim istatislikleri vs. Bu resmen taklittir. Rekabet olacakta ortada bir sey yok ki bu ikisi vestel ve arcelik olmadigina gore pazar payi degil rekabetin konusu. peki uye sayisi mi? yoksa alinacak reklam mi? ya da populerlik mi? Ben eksi sozluk’un boyle bir kaygi tasidigini sanmiyorum ama private icin bir dusunmek gerek.
Never discuss with a stupid. He will take you to his level, and beat you with his experience.
ekşi güzel bi fikirle karşımıza çıkar. bikaç akıllı gelir, hem fikri hem tasarımı çalar. olay bundan ibarettir. benzerlik değil, çalıntı vardır işin içinde. üstelik bir eserdir çalınan. bi örnek vereyim, bir ressam sabah akşam tüm yaratıcılığıyla bir resim yapıyor, oldukça da güzel bi iş çıkartıyor ortaya. sonra kendini bilmezin biri gelip o tabloya bi saat bakıyor eve gidip ana düşünceyi (kendi yorumlayabildiği) farklı renklerle (fakat aynı mantıkta) tekrar çiziyor ve çıkıyor “heyoo bişey yarattım bakın”. ne kadar doğru sizce?
ürünün birebir kopyası yerine değiştirilerek sunulması konusunda da draco‘ya katılıyorum. madem yapacaksınız birşeyler, biraz olsun emek harcayın, yeni bişeyler yapın öyle sunun. karborn kopy yapıp çıkmayın karşımıza.
Ticaretin gerçekleri var sayın Türk kötüleyicis. McDonalds’ın başarısını görüp kurulan BurgerKing vs restoran zincirleri de mi Türk? Sony’den sonra walkman çıkaran, Xerox’tan sonra fotokopi makinesi yapanlar da Türk değil mi? Hatta IBM’den sonra PC yapanlar da Türk. Hiç lüzumu yok iken ruslardan sonra Uzaya çıkan amerikalılar da Türk.Fesuphanallah.Diğer sözlükler var çünkü ekşiye yeni kullanıcı olarak girip ana avrat küfrederek çingene terbiyelerini dünyaya yaymak isteyen contraveneur gibi zibidiler var. Tabi olacak ekşi. Küfür sözlükleri ile ekşi arasında rekabet olur mu, bunu zaman gösterir… Arz Talep.
Once bu isin ticaret olmadigini belirteyim. Hatta o yuzden, ne rekabeti onu da anlamiyorum. O soylediklerinde ilk basta taklittir tabi ki. Taklit bir seyin benzerini yapmaya denir. Zaten basarili olan bir seyi insanlar taklit etmeye calisacaklardir, eger oyle olmasa neden milyarlarca dolar patent isi icin harcansin. Isin Turk tarafinda yalniz cok aci bir gercek var. Bu kopya meselesi tamamen etik bir meseledir. Ancak bu da turklerin genelinde olmayan, dahasi bundan utanmadigimiz, gocunmadigimiz bir yoksunluk. Pek uzatmak istemiyorum bunu. Cevrenizdekilere bir sorun, “ogrenciyken kopya cektin mi hic?” diye, cok buyuk olasilikla, “cektim tabi” ya da “kim cekmemistir ki” gibi, bir avrupaliyi veya amerikaliyi dumura ugratabilen cevaplari alirsiniz. Bu kafanin sonuclarini da, privatesozluk.com ‘da gorebilirsiniz.
Never discuss with a stupid. He will take you to his level, and beat you with his experience.
bir kere rekabet, sadece ticari faaliyetlerde karşılaşılan bir şey değildir. mahalle futbol takımları arasındaki rekabet, sınıf arkadaşlarının arasındaki ders notu rekabeti vs… private sözlük bir kopyadır, aksini söyleyen yok ama üye kabul etmeyen ek$imi$ sözlüğe bir alternatif çıkacaktır tabii ki. bir ihtiyaca cevap vermek için birebir yapmış adamlar, bu karaborsaya da benziyor biraz, stada giremiyorsunuz çünkü bilet bitmiş-satılmıyor, kanunsuz olduğunu bildiğiniz halde karaborsacıdan alıyorsunuz bileti, bu hesap o hesap işte 🙂 kopyacılık konusunda ise bizi çoktan aşmış milletler var, kopya müzik-oyun cd lerin avrupa ya dağıldığı merkez bulgaristan… bakın avrupa da masum değil kopya konusunda, belki köşebaşında satamıyorlardır ama teşkilatlanma konusunda bizden ilerideler!!! amerika da vizyona giren film, ilk gösterimde bir AMERİKALI tarafından perdeden kameraya kaydoluyor. ÇİN e gönderiliyor, kopyalar ÇİN de çoğaltılıp BULGARİSTAN a geçiyor ve AVRUPALILARA satılıyor… tüm dünyada varolan birşeyi TÜRK milletimin üstüne yıkanlar da çıkıyor, kendi milletini, dünyanın en üçkağıtçı-sahtekar milleti olarak görenler de oluyor arada…
Rekabet olacakta ortada bir sey yok ki bu ikisi vestel ve arcelik olmadigina gore pazar payi degil rekabetin konusu. peki uye sayisi mi? Burada rekabet sadece ticari islerde olur demis miyim. Hayir. Once dikkatli okuyalim ahkamlari diyorum. Kanunsuz oldugunu bildiginiz halde, karaborsadan aliyorsunuz pek tabi, zaten almiyoruz demis miyim? hayir, ama demisim ki bundan ne utaniyoruz ne de sIkiliyoruz.Bak hatta sonuna “:)” bile koyuyoruz, cunku bize komik eglenceli geliyor .Kopya tum dunyada var tabi; patenti, telif hakkini Turkler icat etmedi. Ama bilmem Cin ve Bulgaristan arasinda bir ortak yon gorebiliyor musun. goremiyorsan ben soyleyeyim, ikisi de kominizmden cikan (cini de cikti sayalim bari) ulkeler. Nedir aradaki fark bu gunle? Bireylerin mulk edinebilmesi ve buna alismamis toplumlardan da bir hassasiyet gostermesini en azindan kisa surede cok zor. Kaldi ki Cin’i bilmesem bile Bulgaristan’da telif hakki ihlaline karsi cok agir yasalar var, zira AB uyeligi icinde bu olmazsa olmaz sart. Gelelim Turkiye’ye. 80 senedir kapital bir ulkeyiz, ve o milyonlarca dolarlik yazilimlarin kopyalarini satanlara verilen ceza? 30 milyon lira. Yapma simdi, ben mi kotuluyorum Turk’leri? Yanlis bir sey mi soyluyorum? Belkide sadece kral ciplak diyorum.
Never discuss with a stupid. He will take you to his level, and beat you with his experience.
ben ve benim gibi bir yığın blogger da çalıntı iş çıkarmış oluyor(?)bence olay çalmak olayı değil, yaratıcı olamamak olayı. yukarıda vestel arçelik benzetmesi yapılmış..evimi düzenliyorum. birçok firmayı inceledim. birinde olup da diğerinde olmayan fazla bir özellik yok. Aralarındaki farkı dahaçok yaratıcılık belirliyor. Burada da benzer bir olay var. tutmuş bir fikiri geliştirememe, izinde, arkasında kalma durumu…zaten bunları zaman eler. siz hiç merak etmeyin..
çekirgecim, blog oldukça genel bir olaydır. biri web hakkında blog yazar bi diğeri sinema hakkında. 2 tane sinema blogger’ı yazı yazıyorsa sitesinde biri diğerini çalmış sayılmaz çünkü yazdıkları tamamen farklı, elbetteki tasarımları da.
ev düzenleyen firmalar da tasarımcıların kendileri için geliştirdikleri tasarımları inceleyip ona göre bir iş çıkartırlar. yani tasarımcılar burada (parayla satmadıkları durumlarda) alın benim işimi kullanın demiştir.
ekşi sözlük fikri yaratıcı bir site fikridir. bu fikre uygun sade ve kullanılabilirlilik düzeyi yüksek de bir tasarım yapmışlardır. ama kendini akıllı sanan bikaç adam çıkıp sözlüğün tasarımını ve fikrini aynen çalmıştır. olay bu işte. düşünsene sen sitende özene bezene bi makale yazıyorsun, adamın teki ertesi gün bi site açıyor ve tasarımı tıpkı senın siten, açılış haberi olarak da senin makaleni koymuş. ne kadar doğru bu? tutmuş bi fikri illa da uygulayacaz derseniz şöyle bir örnek veririm:
kahramanlar -yanılmıyorsam- eti ve ülker. birisi biskrem diye güzelimsi bir bisküvi çıkartıyor. piyasada uzun süre bununla baya bi pay topluyor. ardından diğer firma bakın biz bisküvi yaptık diyip, biskrem’in ambalajından çok çok farklı bir ambalajda, tat olarak da biraz değişik bir bisküvi çıkartıyor. ama bariz biskremi taklit etmiş. ha bu gözümüze pek batmıyor belki ama ya herşeyiyle aynı yapsaydı?
ekşisözlük hakkında yanlış bir değerlendirme yapmış arkadaş. Zira ekşisözlüğü küfürler bozmuyor küfürler zaten gammazlama sistemiyle moderatörler tarafından siliniyor.Sorun genel kabul. Büyük bir yüzdenin yaptıklarından emin olması.Evebeynleri tarafından küçüklüklerinde başımı ağrıtmasın diye televizyon önüne konup bırakılan yeni gençlik bütün kültürünü filmlerden dizilerden alıyor.Televizyonda milyonlara yapılan propagandanın bir parçası olan ahmaklar‚ sırtını o milyonlara verdiklerinde kendi doğrularını şaşmaz sanıyorlar.Beyinleri bir filmi anlayabilmekle sınırlı bu kahramanların yaratıcılıkları(!)dır hem ekşisözlüğün kısırlaşmasına hem de taklitlerinin bu kadar benzemesine sebeb olan . Hafifteki durum da maalesef farklı değildir.Ekşisözlük bu arada dünya çapında orijinaliteye sahip bir oluşum. Eğer site yabancı kaynaklı olsaydı bu tartışmayı yapmayacağınıza da bahse girerim.
Ekşi ilk açıldığı zamanlarda bizler Zuxxi tayfası olarak koştur koştur olmuştuk,çok uzun bi süre yazdık da sonradan koptuk olaydan,neyse ekşi gerçekten harika bi fikirdi,hala da öyle,bence ekşiye rakip gelemez çünkü fikir “unique” orjinal! Yaptıkları bütün ekşi alemine yaratıcılarına hakaret! Merak etmeyin eski ekşi tayfasından birileri bakar icaplarına 😐
private sözlük de kötü bir kopyası gibi görünüyor ekşi sözlüğün, ancak bir çok insan yıllardır ekşi sözlük suser’ı olmak için bekliyordu , bir türlü de yeni yazar alınmıyordu ekşiye. kalplerdeki kaymaktır ekşi sözlük kabul, keşke farklı fromatta çıksaydı bu yenisi de….
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
Turklerde ilginc bir olusum var. Birisi bir konuda basari gosterdigi zaman, aynisini hic bir sey degistirmeden yaparlar. Ankara’daki samanpazari , maltepe pazari gibi mekanlara, istanbul’da misir carsisi, dogubank gibi mekanlara bakin, ayni mallar, benzer “dukkan”larda ayni fiyata satilir. Gene turklugumu konusturuyoruz anlayacaginiz. Zibidi, private sozluk .. Eksi sozluk’un ayni dizaynini , ayni fikrini barindiriyor. Nasil o bahsettigim yerler musteri buluyorsa, bunlarda kullanici buluyor. Turk internette de turk anlayacaginiz.
…şöyle ki. sonuçta Arçelik’te buzdolabı satıyor, Vestel’de satıyor. Değişen bir şey yok, ikisi de buzdolabı. Ve kimse buzdolabı fikrini bulana para ödemiyor. Internet için mekanik bir şey yapamayacağımıza göre fikri değiştirip sunmak gerekir ki ayrıca her ortam için bu da rekabeti doğurur. En basitinden, ekşi sözlük üye almıyor ama private sözlük alıyor (private sözlük, bana ünlü porno film yapımcısı private firmasını çağırıştırıyor ama hiç girmeyelim bu konuya). Sonuçta fikir aynı. Bu taklit değil, rakiptir. Eğer senin yöntemin uygulansaydı, bu tekelcilik olurdu. Ben böyle düşünüyorum, sanırım doğru da.
Arcelikte buzdolabi satiyor, Vestel’de ancak ikisi de birbirinden farkli. Iki buzdolabi arasinda, dizayn farklari, belki calisma farklari var. Burada sorun fikrin degistirilip sunulmamasi zaten. Ayni fikir var, o fikrin ragbet gordugu gercegi var, ve taklidi var. Dogru olan sanirim bu. Ustte arama kutucugu, yanda gunun “entry”leri, ne bileyim istatislikleri vs. Bu resmen taklittir. Rekabet olacakta ortada bir sey yok ki bu ikisi vestel ve arcelik olmadigina gore pazar payi degil rekabetin konusu. peki uye sayisi mi? yoksa alinacak reklam mi? ya da populerlik mi? Ben eksi sozluk’un boyle bir kaygi tasidigini sanmiyorum ama private icin bir dusunmek gerek.
sözlükte suser olmak için uzun süreler beklemek gerekince doğal olarak benzerleri, taklitleri ortaya çıktı.
ekşi güzel bi fikirle karşımıza çıkar. bikaç akıllı gelir, hem fikri hem tasarımı çalar. olay bundan ibarettir. benzerlik değil, çalıntı vardır işin içinde. üstelik bir eserdir çalınan. bi örnek vereyim, bir ressam sabah akşam tüm yaratıcılığıyla bir resim yapıyor, oldukça da güzel bi iş çıkartıyor ortaya. sonra kendini bilmezin biri gelip o tabloya bi saat bakıyor eve gidip ana düşünceyi (kendi yorumlayabildiği) farklı renklerle (fakat aynı mantıkta) tekrar çiziyor ve çıkıyor “heyoo bişey yarattım bakın”. ne kadar doğru sizce?
ürünün birebir kopyası yerine değiştirilerek sunulması konusunda da draco‘ya katılıyorum. madem yapacaksınız birşeyler, biraz olsun emek harcayın, yeni bişeyler yapın öyle sunun. karborn kopy yapıp çıkmayın karşımıza.
bu arada bu mimleme daha önce de verilmiş tepkileri çekmişti.
Ticaretin gerçekleri var sayın Türk kötüleyicis. McDonalds’ın başarısını görüp kurulan BurgerKing vs restoran zincirleri de mi Türk? Sony’den sonra walkman çıkaran, Xerox’tan sonra fotokopi makinesi yapanlar da Türk değil mi? Hatta IBM’den sonra PC yapanlar da Türk. Hiç lüzumu yok iken ruslardan sonra Uzaya çıkan amerikalılar da Türk.Fesuphanallah.Diğer sözlükler var çünkü ekşiye yeni kullanıcı olarak girip ana avrat küfrederek çingene terbiyelerini dünyaya yaymak isteyen contraveneur gibi zibidiler var. Tabi olacak ekşi. Küfür sözlükleri ile ekşi arasında rekabet olur mu, bunu zaman gösterir… Arz Talep.
Once bu isin ticaret olmadigini belirteyim. Hatta o yuzden, ne rekabeti onu da anlamiyorum. O soylediklerinde ilk basta taklittir tabi ki. Taklit bir seyin benzerini yapmaya denir. Zaten basarili olan bir seyi insanlar taklit etmeye calisacaklardir, eger oyle olmasa neden milyarlarca dolar patent isi icin harcansin. Isin Turk tarafinda yalniz cok aci bir gercek var. Bu kopya meselesi tamamen etik bir meseledir. Ancak bu da turklerin genelinde olmayan, dahasi bundan utanmadigimiz, gocunmadigimiz bir yoksunluk. Pek uzatmak istemiyorum bunu. Cevrenizdekilere bir sorun, “ogrenciyken kopya cektin mi hic?” diye, cok buyuk olasilikla, “cektim tabi” ya da “kim cekmemistir ki” gibi, bir avrupaliyi veya amerikaliyi dumura ugratabilen cevaplari alirsiniz. Bu kafanin sonuclarini da, privatesozluk.com ‘da gorebilirsiniz.
bir kere rekabet, sadece ticari faaliyetlerde karşılaşılan bir şey değildir. mahalle futbol takımları arasındaki rekabet, sınıf arkadaşlarının arasındaki ders notu rekabeti vs… private sözlük bir kopyadır, aksini söyleyen yok ama üye kabul etmeyen ek$imi$ sözlüğe bir alternatif çıkacaktır tabii ki. bir ihtiyaca cevap vermek için birebir yapmış adamlar, bu karaborsaya da benziyor biraz, stada giremiyorsunuz çünkü bilet bitmiş-satılmıyor, kanunsuz olduğunu bildiğiniz halde karaborsacıdan alıyorsunuz bileti, bu hesap o hesap işte 🙂
kopyacılık konusunda ise bizi çoktan aşmış milletler var, kopya müzik-oyun cd lerin avrupa ya dağıldığı merkez bulgaristan… bakın avrupa da masum değil kopya konusunda, belki köşebaşında satamıyorlardır ama teşkilatlanma konusunda bizden ilerideler!!! amerika da vizyona giren film, ilk gösterimde bir AMERİKALI tarafından perdeden kameraya kaydoluyor. ÇİN e gönderiliyor, kopyalar ÇİN de çoğaltılıp BULGARİSTAN a geçiyor ve AVRUPALILARA satılıyor… tüm dünyada varolan birşeyi TÜRK milletimin üstüne yıkanlar da çıkıyor, kendi milletini, dünyanın en üçkağıtçı-sahtekar milleti olarak görenler de oluyor arada…
Rekabet olacakta ortada bir sey yok ki bu ikisi vestel ve arcelik olmadigina gore pazar payi degil rekabetin konusu. peki uye sayisi mi?
Burada rekabet sadece ticari islerde olur demis miyim. Hayir. Once dikkatli okuyalim ahkamlari diyorum. Kanunsuz oldugunu bildiginiz halde, karaborsadan aliyorsunuz pek tabi, zaten almiyoruz demis miyim? hayir, ama demisim ki bundan ne utaniyoruz ne de sIkiliyoruz.Bak hatta sonuna “:)” bile koyuyoruz, cunku bize komik eglenceli geliyor .Kopya tum dunyada var tabi; patenti, telif hakkini Turkler icat etmedi. Ama bilmem Cin ve Bulgaristan arasinda bir ortak yon gorebiliyor musun. goremiyorsan ben soyleyeyim, ikisi de kominizmden cikan (cini de cikti sayalim bari) ulkeler. Nedir aradaki fark bu gunle? Bireylerin mulk edinebilmesi ve buna alismamis toplumlardan da bir hassasiyet gostermesini en azindan kisa surede cok zor. Kaldi ki Cin’i bilmesem bile Bulgaristan’da telif hakki ihlaline karsi cok agir yasalar var, zira AB uyeligi icinde bu olmazsa olmaz sart. Gelelim Turkiye’ye. 80 senedir kapital bir ulkeyiz, ve o milyonlarca dolarlik yazilimlarin kopyalarini satanlara verilen ceza? 30 milyon lira. Yapma simdi, ben mi kotuluyorum Turk’leri? Yanlis bir sey mi soyluyorum? Belkide sadece kral ciplak diyorum.
ben ve benim gibi bir yığın blogger da çalıntı iş çıkarmış oluyor(?)bence olay çalmak olayı değil, yaratıcı olamamak olayı. yukarıda vestel arçelik benzetmesi yapılmış..evimi düzenliyorum. birçok firmayı inceledim. birinde olup da diğerinde olmayan fazla bir özellik yok. Aralarındaki farkı dahaçok yaratıcılık belirliyor. Burada da benzer bir olay var. tutmuş bir fikiri geliştirememe, izinde, arkasında kalma durumu…zaten bunları zaman eler. siz hiç merak etmeyin..
çekirgecim, blog oldukça genel bir olaydır. biri web hakkında blog yazar bi diğeri sinema hakkında. 2 tane sinema blogger’ı yazı yazıyorsa sitesinde biri diğerini çalmış sayılmaz çünkü yazdıkları tamamen farklı, elbetteki tasarımları da.
ev düzenleyen firmalar da tasarımcıların kendileri için geliştirdikleri tasarımları inceleyip ona göre bir iş çıkartırlar. yani tasarımcılar burada (parayla satmadıkları durumlarda) alın benim işimi kullanın demiştir.
ekşi sözlük fikri yaratıcı bir site fikridir. bu fikre uygun sade ve kullanılabilirlilik düzeyi yüksek de bir tasarım yapmışlardır. ama kendini akıllı sanan bikaç adam çıkıp sözlüğün tasarımını ve fikrini aynen çalmıştır. olay bu işte. düşünsene sen sitende özene bezene bi makale yazıyorsun, adamın teki ertesi gün bi site açıyor ve tasarımı tıpkı senın siten, açılış haberi olarak da senin makaleni koymuş. ne kadar doğru bu? tutmuş bi fikri illa da uygulayacaz derseniz şöyle bir örnek veririm:
kahramanlar -yanılmıyorsam- eti ve ülker. birisi biskrem diye güzelimsi bir bisküvi çıkartıyor. piyasada uzun süre bununla baya bi pay topluyor. ardından diğer firma bakın biz bisküvi yaptık diyip, biskrem’in ambalajından çok çok farklı bir ambalajda, tat olarak da biraz değişik bir bisküvi çıkartıyor. ama bariz biskremi taklit etmiş. ha bu gözümüze pek batmıyor belki ama ya herşeyiyle aynı yapsaydı?
şeyi söylüyoruz ama farklı yönlerden.. :)orta güzel bir fikir var, ileri götüremezsen çalıntıda kalıyor iş… ileri götürmeleri gerek diyorum ben..
ekşisözlük hakkında yanlış bir değerlendirme yapmış arkadaş. Zira ekşisözlüğü küfürler bozmuyor küfürler zaten gammazlama sistemiyle moderatörler tarafından siliniyor.Sorun genel kabul. Büyük bir yüzdenin yaptıklarından emin olması.Evebeynleri tarafından küçüklüklerinde başımı ağrıtmasın diye televizyon önüne konup bırakılan yeni gençlik bütün kültürünü filmlerden dizilerden alıyor.Televizyonda milyonlara yapılan propagandanın bir parçası olan ahmaklar‚ sırtını o milyonlara verdiklerinde kendi doğrularını şaşmaz sanıyorlar.Beyinleri bir filmi anlayabilmekle sınırlı bu kahramanların yaratıcılıkları(!)dır hem ekşisözlüğün kısırlaşmasına hem de taklitlerinin bu kadar benzemesine sebeb olan . Hafifteki durum da maalesef farklı değildir.Ekşisözlük bu arada dünya çapında orijinaliteye sahip bir oluşum. Eğer site yabancı kaynaklı olsaydı bu tartışmayı yapmayacağınıza da bahse girerim.
Ekşi ilk açıldığı zamanlarda bizler Zuxxi tayfası olarak koştur koştur olmuştuk,çok uzun bi süre yazdık da sonradan koptuk olaydan,neyse ekşi gerçekten harika bi fikirdi,hala da öyle,bence ekşiye rakip gelemez çünkü fikir “unique” orjinal! Yaptıkları bütün ekşi alemine yaratıcılarına hakaret! Merak etmeyin eski ekşi tayfasından birileri bakar icaplarına 😐
tabi canım. sayfaların tasarımlarını çalmak hoş bişey değil. 🙂
private sözlük de kötü bir kopyası gibi görünüyor ekşi sözlüğün, ancak bir çok insan yıllardır ekşi sözlük suser’ı olmak için bekliyordu , bir türlü de yeni yazar alınmıyordu ekşiye. kalplerdeki kaymaktır ekşi sözlük kabul, keşke farklı fromatta çıksaydı bu yenisi de….
“farklı format” çok yakında yine sizlerle, bizlerle, herkesle..