Mee bulmaca eki 🙂
Hayat bazen öyle zorlaşır ki bizlere. Nerden başlasak, nasıl etsek de bu karmaşık yapıyı bir düzene koyabilsek. Bir ucundan tutarız öbür tarafı hata verir. Orayı yapalım deriz, bir önceki hatanın getirdiği kafa karmaşıklığı bizi yeni bir hataya iter. Aslında şöyle bir durup baktığımızda görürüz ki hayatımız bir çengel bulmacadan başka bir şey değildir sanki. Ben de merak ettim araştırdım. Bulmacalar… Nerde, ne zaman ortaya çıkmış. Nasıl bu kadar yaygınlaşmış? Bize bir faydası var mıymış ki bu kadar yaygın hale gelebilmiş?..Hemen google amcaya başvurdum. Dedim nedir bunun tarihçesi. Pek fazla bir cevap alamsam da azimle araştırmaya devam ettim. Eminim hafif kullanıcıları arasında bir gazetenin bulmaca ekini her gün çözen onlarca arkadaşımız vardır. Onlara da yazının sonunda bir sorum olacak elbette… Bulmaca denilen ve milyonları bağımlısı haline getiren bu gazete ve dergi eklerinin tarihi 1800’lü yıllara dayanıyor. Net tarhi bilinmese de çocuklara okuma yazmayı öğretmek amaçlı yatay ve dikey kutulardan oluşan öğrenme kağıtları ilk bulmacalar olarak kabul ediliyor. Ama asıl günümüz modern bulmaca anlayışına dair verilen ilk örnekler ise New York merkezli World gazetesinin bir pazar ekinde 21 Aralık 1913 tarihli bulmacalar… O tarihten sonra halk tarafından ilgiyle karşılanan bu ilginç oyun önce Amerika’Da sonra da İngiltere’de ve sonra da tüm Avrupa’da yaygınlaşacaktır.Günümüzde kendisine arkadaş bulamayan ya da bir meşgalesi bulmayan insanların en büyük zaman harcama aracı ya da başkalarına göre de en önemli kültür-sanat egzersizlerinden biri… Bu bulmacaları çözerek pratik bilgilerimiz tekrarlamış, yeni şeyler öğrenmiş ve genel kültürümüze kültür katmış oluyoruz. Kimi zaman da bazı özel yarışmalar için verilen bu bulmacaları cevaplayıp yolluyoruz. Fakat şu bir gerçek ki hayatımızın büyük bir bölümünü kapsar hale geldiler. Ve bu hayatımızın büyük bölümünü kapsayacak hale gelen bulmacaların en önemli kısımlarından birisi de ünlü kişiler veyahut önemli bilim adamlarının ismi sorulan kısımlardır. Buralarda “yaa, bu kimdi… Aslında dilimin ucunda… Mmm..” gibi ifadeler kullanırız. İşte burdan yola çıkan bir servisden bahsedip, size de bir soru sorup yazımı bitireyim artık ben… günde 4 defa oynayabileceğiniz, size sorulan 20 kişinin resmine 10 saniyede cevap vermeniz gereken eğlenceli kimsinsen sitesine üye olmak ücretsiz. yakın zamanda tekrar faaliyete geçen bu hizmet sadece türk şöhretlere ait resimleri göstermiyor. hiç tanımadığınız uluslararsı ünlü isimlerin resimleriyle karşı karşıya kalmayı göz önünde bulundurun derim ben…peki şimdi hafif ailesine soralım. kimler bulmaca oynuyor, faydasını görüyor musunuz ve bunun hakkında ne düşünüyorsunuz…bi bulmaca çözmeye ne dersin…
yorumlar
bulmaca meraklılarının wordplay isimli bir filmi bilem var.
kullanılmayan uzuvların körelmesi olayını anımsadım:))bulmaca çözmek beyin gelişimi için gerekli uyarıcılardan birisi,beynimizdeki sağ lob ve sol lob arasındaki bağlantıyı hızlandırmanın yolu ise su içmek.bu konuyu ti ye almak isteyenler önce araştırmalılar bu sözler bana ait değil sadece bir bilim adamının yaptığı araştırmanın sonucudur.
Şu kitaptan alın arkadaşlar..
Bu da ikinci kitabı, mutlaka alın..
Kitabı hazırlayan kişi..
bulmaca çözmeyi hiç bir zaman sevemedim, çözmeye çalışıyorum ama çok sıkıcı geliyor. Bende bi terslik var ama anlamadım.ama deli satranç oynarım
Bulmacanın beyin sağlığına yararlı olduğınu düşünüyorum…
bulmacanın insanın beynini daha pratik kullanmasına aracı olacağını düşünmekle beraber dikkat edilmezse insan beynini yorup ona zarar vereceğini de düşünüyorum.@teacher07fakat hiç yararlı dememek de biraz acayip düşüyor…
Beyni zinde tutan uğraşlardan biridir bulmaca. Sadece bulşmaca değil tabii, okuma, konuşma, tatışma, satranç vb. oyunlar…
üye kolik olmanız gerekmektedir.
bulmaca seven mi yok yoksa bulmacalar eski önemini mi yitirdi?teknoloji bu kadar yaygın kullanılmadan önce en büyük eğlencemizdi biri okur ev halkından bilenler cevap verirdi:(
aynı uygulama bizde de vardı, o zamanlar her şeyin tadı farklıydı.teknoloji ile bireysel yaşamaya başladık, yalnızlaştık.
ben eski günleri çok özlüyorum bazen keşke teknolojiden uzak ailem ve çocuklarımla yaşayabilseydim diyorum.hayat zor, teknoloji ise her zaman iyiye hizmet etmiyor.suç bizde de olabilir istemesek bu kadar benimsemezdik ama şu da var yalnızlıktan sarıldık belki teknolojiye…
bir zamanlar benim için de alışkanlıktı çantamda bulmaca kitabı taşıdığım günleri bilirim ama artık yetişemiyorum.bize fark ettirmeden ne çok şey değişmiş hayatımızdan böyle okuyunca fark ediyorum.
hayatın kendisi de bir bulmaca aslında, doğru yerde, doğru zamanda ve doğru insanlarla bir arada olmak gibi.
evde mısır patlatırdı annem sonrada geçerdik başına annem okur biz cevaplardık bilemediğimizde babama müracaat ederdik, ne güzel günlerdi…bir bulmaca ile yumak olurduk.