‘Baby Blues‘, psikolojide ‘doğum sonrası depresyon hali’ diye tanımlanmaktadır. Loğusa durumunda bulunan yeni annelerde görülen bu depresyon çeşidi, ‘aşırı dıuygusallık’,’duyarsızlık’, ‘ağlama ve titreme nöbetleri’, ‘hayatı sorgulama’ ve ‘çocuk sesinden rahatsız olma’ gibi bunalım halleriyle kendini gösterir.
Türk Edebiyatı’ndan Yazar Elif Şafak‘ın “Siyah Süt” adlı kitabı, ‘baby blues’ depresyon haline bir örnek olarak gösterilebilir. (Kitap, Şafak’ın doğum sonrası yaşadıklarını anlatıyor.)Colleen Porch, Joel Bryant gibi iki başarılı oyuncunun rol aldığı 2008 yapımı “Baby Blues” adlı filmin konusu şöyle;Dördüncü çocuğunu yeni doğurmuş olan genç kadın, çocuklarını çok sevmesine karşın, kendi içinde derin bir sıkıntı ve kaçma arzusu hissetmektedir.
Eşi, işi gereği çoğu günler evden uzakta kalmak zorunda kalan bir tır şoförüdür.Yine evden uzakta kalacağı bir gün, eşinin içinde bulunduğu derin sıkıntıdan habersiz, çocuklarıyla vedalaşır ve genç kadını dört çocukla evde yalnız bırakır.
Bir bebek ve üç küçük çocukla evde yalnız kalan anne, yeni doğurduğu bebeğini küvette yıkarken krize girer ve onu suda boğar.Sesleri duyup banyoya giren 7-8 yaşlarındaki oğlu, olanları anlamaya çalışırken annesi tarafından zarar görür ve bayılır.
Kendinden geçen genç kadın, üç çocuğunu görmeye tahammül edemez. Annelerinin üzerine saldırmasına bir anlam veremeyen üç çocuk, korku içinde annelerinden kaçmaya başlar. Saldırgan annenin aklından geçen tek şey, üçünü de öldürmektir.
Bir çocuğunu daha vahşice öldüren anne, diğer iki çocuğunun peşinden, bahçeye gider.
İki çocuk, kardeşlerini öldüren annelerini bu halde görmenin psikolojik etkisi ve hissettikleri korkuya karşın, ‘yaşam mücadelesi’ vermeye çalışırlar.
