İnsanoğlu açığa çıkardığı atıkları yaktığında bütün zararlı maddeleri ortadan kaldırdığını düşünme gafletine düşebiliyor malesef. Bu yanılgının sonucu olarak da atık yakma tesislerini geliştiriyoruz bir güzel. Fakat bilimsel çalışmalar gösteriyor ki atık yakma sonucu ağır metaller, dioksin, furan, HCB, PCB gibi son derece ve tehlikeli ve ölümcül maddeler atmosfere ve toprağa karışıyor. Stokholm Konvansiyonu ile açığa çıkarılması yasaklanan ve kalıcı organik kirleticiler (KOK) olarak adlandırılan bu maddeler canlı bedeninde birikerek gelecek nesillere geçebiliyor. Atmosferdeki hareketlerle kaynağından çok uzaklara taşınabiliyorlar. Öyle ki sanayileşmenin sıfır olduğu kutuplarda yaşayan hayvanların dahi yağ dokularında rastlanabiliyor artık bu zehirli kimyasallara. İşte bu ölümcül zehir yuvalarının yasaklanması/ durumlarının iyileştirilmesi için uzun yıllardır mücadele eden bir grup var. GAIA (Küresel Atık Yakma Karşıtı Birlik-Global Anti-İncinerator Alliance) tüm dünya üzerinde 50 den fazla ülkede bireylerden, akademisyenlerden ve sivil toplum kuruluşlarından oluşan üyeleriyle beraber yaklaşık 6 senedir kampanyalar yürütüyor.
yorumlar
atık yakma tesisleri kyoto protokolü’nde de housegreen (sera) gazı oluşturan faaliyetler arasında yer almıştır. ülkelerin bu gazları azaltmalarına yönelik hedefleri belirlenmiştir ancak bu çözümler ülkelere göre farklı belirtilmiştir. Dolayısıyla ülkelerin emisyon azaltma faaliyetlerinin hepsin de atık yakma tesislerinin kapatılması yok…bu sorunlar ile mücadele ilk olarak 1972 de gündeme getirilmiş olmasına rağmen 1990 a kadar herhangi bir kısıtlama getirilmemiştir.bu hızla gidilmeye devam edilirse 6 sene de değil 16 sene kampanyalar devam eder.ülkelerin ve tüm dünyanın politikaları nedeniyle dünyanın yok olmasına tanık olmak gerçekten çok acı…
Bilgi için teşekkürleruçak biletiucuz uçak biletiuçak biletleriuçak bileti fiyatlarıistanbul uçak bileti