bildirgec.org

nazokiraze

11 yıl önce üye olmuş, 527 yazı yazmış. 8804 yorum yazmış.

anestezik farkındalık ve kabus

nazokiraze | 14 November 2008 16:49

Hepimiz fiziksek acıyı hissetmemek isteriz, hatta bu yüzden doğumlar bile büyük oranda sezeryana dönüştü. Dişimiz agrır karanfil esanslı uyuşturucu süreriz eskiden büyükler tüylerini almadan evvel acımasın diye kül sürermiş. Demekki külün anestezik etkisi var.Tarihten bugüne anestezi ve çeşitleri burada

Narkoz cihazı.(genel anestezi)

Geçen yaz izlediğim Awake filminden sonra daha çok taktım kafaya anesteziyi.Filmde 700 kişiden birinde görülen anestezik farkındalık konusu işleniyor. Yani ameliyat olan biri uyuması gerekirken uyanıyor, bilinci açık, konuşulanları duyuyor ama konuşamıyor hareket edemiyor, tam bir kabus. Anestezi yapılan kişinin geçici olarak felç olup,uyuması gerekirken sadece felç olup uyumaması sonucu oluşan anestezik farkındalık bilinç açık olmasına ragmen acı hissetmesine imkan vermez. Yani herşeyi duyar, anlar ama acı yok.(Bazı istisnai hastalarda acı da var). Anestezik farkındalık sebepleri arasında sakinleştiricinin doğru kullanılmaması, anestezi dozunun miktarı yada damarlara verilen enjeksiyon sorunları gösterilebilir.
Burda da ameliyat sırasında gelişebilecek tüm sorunlar var.Ameliyat sırasında uyanan hastalardan Jeannette Magdelene durumunu(Uyanık olduğumu kimseye söyleyemedim. Hiçbir yerimi kıpırdatamıyordum, tepeden tırnağa donmuştum) şeklinde anlatır.İlgili haber burda

Bu konuya Jeannette Magdelene dışında pek çok örnek var, Avusturya’da ameliyat olurken uyananbir kadın doktorlara dava açmış ve 7500 tazminat almış.(ilgili haber)

yemekli yazı

nazokiraze | 13 November 2008 13:48

Ülkemizde hepimiz artık beslenmemizi bile günümüze göre yapıyoruz. Fastfood yemekler aklımızı başımızdan almış. Çocuklarımız hamburger, misafirlerimiz pizza bekler olmuş. Yemege gidince artık salat-barlar da alıyoruz soluğu. Kebab, döner kültürümüz de şaştı. Bazı yerlerde lahmacunla pizza aynı yerde satılıyor. Simit evleride garipleşti. Artık simitevlerinde hamburger, pizza da var hatta bizim burda ki körolasıca simitevinde inan ki simit yok:))Biraz mutfaktan konuşalım istedim.

İnsanımıza taze ve doğal yapılmış şeyler artık lux geliyor. Ev reçelini, eriştesini, tarhanasını yaptıran kendini şanslı sayıyor.Salçası da ev yapımıysa degmeyin keyfine.

Yediklerimiz içtiklerimizden bizim kültürümüze ait olanları biliyormuyuz? Hepimiz belli başlı birkaçını biliriz. Mesela ayran Göktürkler tarafından icad edilmiş hemde tesadüfen geleneksel içecegimizdir yani. Tarhana desek zaten değinmiştik burda ülkemizin başına gelmiş en güzel şeylerden biri.Boza da bilinen en eski Türk içeceklerinden biridir.Zamanla deniz yolu aracılı ile İran’a Kafkasya’ya kadar yayılmıştır.

tarhana iyi ki de varsın

nazokiraze | 12 November 2008 18:07

Bazen iyi ki varmış dediğimiz şeyler vardır hayatımızda.Ama manevi degerlerden bahsetmiyorum zaten onları sürekli düşünürüz.(iyiki saglıklıyız, iyi ki Allah var, iyi ki Atatürk var vs.)

Mesela ben kola için iyiki var diye çok düşünürüm, annem çamaşır makinesi için kızım bilgisayar için söyler aynı cümleyi. Herkesin düşüncesi kişiye göre değişir. Cep telefonuna, televizyona hatta lost dizisine bile bu cümle sık sık kurulur.

Ben her zevkçe uyuşmayan kişiler tarafından bile sevilen ulan iyiki varsın denilen ( istisnalar kaideyi bozmaz) bir şey daha biliyorum. Tarhana çorbası. Damak tadı çok uçuk olan kişiler tarafından bile sevilmez mi bu çorba şöyle sıcak sıcak.

demirden ciğer

nazokiraze | 12 November 2008 16:58

Geçtiğimiz yılda 58 yıl demirciger sayesinde yaşayan, elektirik kesilince ölen 61 yaşındaki Dianne Odell haber ini hepimiz okumuşuzdur.

O zaman çok ilgimi çekmişti bu demirciger. Neydi?, nasıldı?, neden sık sık kullanılmıyordu?, madem birini 58 yıl yaşatabildiyse neden tüberküloz yada akciger kanseri hastalarında uygulanmıyordu ve daha pek çok soru…Ayrıca insan uzun yıllar yatarak nasıl yaşardı? yıkanma, boşaltım gibi olaylar nasıl gerçekleşiyordu?

ilhan irem ve ben

nazokiraze | 11 November 2008 22:06

İlhan İrem ‘i aklıma getirdi bugün teyzemin kızı kendisi onun hayranıdır. Bense İlhan İremi çocuklugumda hiç bir kategoriye koyamazdım. Neydi, ne tarzdı kestiremezdim. Kendine has bir adamdı. Açıkçası şarkılarından da haz almazdım.

Zaten sevenlerin sevdigi sevmeyenlerin ise nefret ettiği bir adam gibi geliyor bana. Bazı kaynaklarda akıl hastalarına sakinleşsin diye İlhan İrem şakıları dinletildigi yazar.

Geçen yaz Rumeli Hisarı konserine ”karanlığın mucizesiyle tek yürek olup yeniden doğmaya hazır mısınız? bizim tanrımız yobaz değil. dinle laikliği devlet işlerine alet ettirmez. bu şarkı şehitlerimize ve 17 ağustos’ta depremde vefat eden vatandaşlarımıza gelsin.” cümleleriyle damgasını vurmuştur. Demekki gayet duyarlıdır kendileri.

aşkım thomas

nazokiraze | 11 November 2008 21:13

Umuda susturucu takılmaz demiş birileri, kim demişse çok delikanlıca bir söz etmiş. Hep bir şeyler umut ederiz. Bunun için hayaller kurarız. Birde olmayacagını bildigimiz şeylerin hayalini kurarız ve mutlu oluruz. Olacagına dair umut olmayan bir şeyin hayalini kurmak insanı nasıl mutlu edebilir bilinmez.

Mesela ben ilkokuldayken o zamanların efsanesi Modern Talking grubunun solisti Thomas Anders‘e aşıktım, ve sürekli onunla evlenmenin hayalini kurardım.

seyyar satıcı

nazokiraze | 10 November 2008 16:32

Batıyı, doğuyu bilmem ama ülkemdeki kadar başka bir ülkede seyyar satıcı varmıdır düşünürüm.

Herkesin yıllardır aşina olduğu şeylerdir seyyar satıcılar. Kokoreç, poğaca, köfte, leğen, sepet, simit, balon derken milletçe alışkınız biz. Hele yılların sesi buuuuuuuuuuuzzzzzz gibi soğuk sudan içeeeeeeeeeeeen hep kulaklardadır.

Küçükken biraz daha farklıydı seyyar satıcılar mesela seyyar lahmacuncu vardı, çok ender olarak hala gördügüm bu lahmacunların kedi etinden olduğu efsanesi yine de bizi yemekten alıkoyamazdı. İçindeki şeyin kıyma mı yoksa başka bir şeymi oldugunu hala çözebilmiş değilim. Birde pembe renkli igrenç muhallebiler vardı minicik kaplarda sütten nasibini almamış muhallebiler dakika başı para için eve gitmemize sebebti.Rahmetli Barış Manço domates biber patlıcan diyerek ünlü etmemişmiydi seyyar satıcıları? Ben yağcı bile hatırlıyorum.

AYNALI SÜPÜRGE

nazokiraze | 10 November 2008 10:55

Daha evvel verilmiş mi diye aradım taradım bulamadım. Varsa da ne yapalım. Sevgili majorian yatak mevzuu isimli yazımda bana bir fikir verdi. Kendisi aynalı süpürgeden bahsetti aklıma geldi bende onu yazmak istedim.

Aynalı süpürge uğur getirmesi için çeyize konulurmuş.( açıklama burda) Edirne kültürüne ait hoş bir gelenektir aynalı süpürge , sapına çakılan çivinin adı kabaradır. Eskiden gelinin saflıgını temsil ettiği için her çeyize konan aynalı süpürge şimdi sadece turistik hediyelik eşya olarak satılmaktadır.

yatak mevzuu

nazokiraze | 09 November 2008 19:11

Bu aralar hepimizde bir eskiyi özlem, hatırlama, geleneklerimizi yazma durumu var. Video, çıkrık, dibek vs. derken ben yine birşeyler yazmak istedim. Şu an unutulmaya yüz tutmuş, hatta kullanılmayan şeylerden.Yataktan, yorgandan, yastıktan bahsedeyim.

Mesela nevresimlerden önce analarımız, ninelerimiz tarafından koca koca devasa ignelerle kaplanan yorganlardan. Nevresim yaygınlaşınca amma sevinmiştir zavallılar.