bildirgec.org

nazokiraze

11 yıl önce üye olmuş, 527 yazı yazmış. 8804 yorum yazmış.

en uzun süren saltanatlar-2

nazokiraze | 11 January 2010 12:33

Bu yıl yapılan açıklamaya göre
İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth`in eşi Prens Philip 58 yıla yakın bir süre ile en uzun süre hükümdar olma sıfatını taşıyan kişiler arasına katıldı. Elizabeth ile 62 yıldır evli olan Philip ‘in yanı sıra eşi Kraliçe Elizabeth (II.Elizabeth) dünyanın en uzun süre saltanat süren kraliçelerinden biri.(58 sene)

Kendisini İngiltere Krallığı ile evli olarak ilan eden ve Bakire Kraliçe olarak bilinen Birinci Elizabeth tıpkı İkinci Elizabeth gibi uzun süre tahtta kalmıştır.İngiltere’yi en üst seviyeye getiren kraliçe tam 45 yıl ülkeyi tek başına yönetti ve gerçekten çok başarılı bir yönetim sergiledi.Elizabeth pek çok filme ve edebi esere konu olmuştur, Kanlı Mary olarak bilinen I. Mary’nin kızkardeşi, Boleyn Kızı olarak bilinen Anne Boleyn’in kızıdır.

Kutsal Roma İmparatoru Sigismund dört yıl bu ünvanda kaldıysa da, Macaristan ve Hırvatistan’ı tam elli yıl yönetti.bir kaç kere evlendi ve bir sürü de metresi oldugu söylenir.

en uzun süren saltanatlar-1

nazokiraze | 11 January 2010 09:56

XIV. Louis namı diğer Güneş Kral abartıcılığı, saldırganlığı ve savurganlığı ile 72 yıl tahtta kalarak Fransa tarihini en uzun süren saltanatını sürmüştür. Beş yaşında tahta çıkan Ondördüncü Louis l’État c’est moi (devlet benim) diyecek kadar da iktidara düşkündü.

Porselen ve kumaş üretimini destekleyen kral bunları en çok kendisi tüketti, Fransa kralları içerisinde en uzun süre tahtta kalmasının yanı sıra en mutlakiyetçi, en otoriter ve en güçlü hükümdar olarak bilinir. Oluşturdugu görkem, şatafattan solayı Güneş Kral lakabını aldı,kendisinden önceki krallara karşı çıkan güçlü soyluları eğlence alemleriyle, zevke ,sefaya alıştırmasıyla gözlerini boyadı. Kralın fazla banyo yapmayı sevmediği söylenir.Nantes Fermanı’nı iptal etti.

Kanuni Sultan Süleyman , Muhteşem Süleyman ya da Birinci Süleyman 46 yıl sürdüğü saltanat yıllarında Osmanlı İmparatorlugu’nu oldukça parlak günlere getirmiştir. Hürrem Sultan ile evlenerek padişahların evlenmeme gelenegini ortadan kaldıran Sultan Süleyman Zigetvar seferi sırasında ölmüştür.

bir salgından bir salgına -2

nazokiraze | 07 January 2010 16:28

Paleopatologlar tarafından yapılan araştırmalara göre hastalıkları toplumların yaşayış şekline, nüfusuna göre değişiyor.Küçük bir değişiklik hastalığın seyrini değiştiriyor ve başka hastalıkların yolunu açabiliyor.

1452 yılında Napoli Fransızlar tarafından kuşatılırken bir hastalık ortalıga yayılır, bu hastalık hem yeni hem ağrılı hem de öldürücüdüri ölmeyenler delirmektedir.

Bu salgının üzerinden bir yıl kadar sonra İmparator Maximillian halkı bu hastalıga karşı uyarır, uyarıya göre hastalık cinsel ilişki yüzünden değil de tanrıya karşı işlenen günahlardan dolayı başgöstermektedir. Çeşitli frengi salgınları oluştukça pek çok varsayım ortaya çıkar, bazı gezegenlerin uğursuzlugundan Kolomb’un bu hastalıgı taşıyıp getirmesine kadar pek çok teori.

1496 da frengi bir çeşit veba olarak tanımlandı ve elli yıl sonra hastalık ahlaki eksiklikle birlikte anılmaya başlandı.Teoriye göre hastalık cinsel ilişkide oluşan görülmeyen tohumlar sayesinde yayılıyordu, 1905 hastalık mikrobunun öğrenildigi yıldır.Salgınlar uzun süre safsatalarla, kocakarı ilaçlarıyla ,katı perhizlerle tedavi edilmeye çalışıldı.

Frengili yabancı kişiler Fransa’ya sokulmazken, İskoçya’dan sınırdışı edildiler veya yanaklarına kızgın demirle iz bırakıldı. Avrupa’da zenginler evlerine kapanmayı tercih ederken fakirler kovuldu, doktorlar korkudan tedavi yapmadılar.1788 yılında Danimarka frengi hastalarına bedava ilaç,bilgi ve bakım dagıtma fikrini önerdi, ancak halk korkudan ayaklandı ve bir devlet hastanesi basıldı.Frengi taramasına izin vermeyeceklerini söylediler.

bir salgından bir salgına -1

nazokiraze | 07 January 2010 14:03

MÖ 415 yılında Hipokrat notlarında Sicilya ve Atina ordusunda görülen yaygın bir hastalıktan bahseder, bu hastalık hala insanlığın başına dert olan gripten başkası değildir.Çin’de başlayan İspanyol Gribi 40 milyon, 1957 Asya gribi 70 bin, 1965 Hong Kong gribi 700 bin, İngiliz gribi ise 30 bin kişinin yaşamını yitirmesine yol açtı.

MÖ 600`lü yıllar ise cüzzamı tanımlandıgı yıllardır,Hindistan dönüşü Büyük İskender tarafından Avrupa’ya yayıldıgı söylenen bu hastalık Haçlı Seferleri sırasında oldukça yayıldı.Toplum tarafından dışlanan ilanetli olarak suçlanan, uzaklaştırılan cüzzamlı hastalar uzak yerlere sürülmüştür.Aralık ayında çıkan bir habere göre Kudüs’te bulunan birinci yüzyıla ait bir erkek cesedinin DNA incelemesinde cüzzam vakasına rastlandıgı açıklandı.

veba çeşitli dönemlerde dünyayı çok büyük tehdit altına alan bir hastalık oldu, öyle ki altıncı yüzyılda (İstanbul’da başladı) Avrupa’ya gemiler yoluyla Asya’dan gelen veba kitlelerin korkulu rüyasıydı. Kara veba olarak bilinen hıyarcıklı veba insanları kasıp kavurdu. O dönemden öncesine var olan veba Hitit kralı 1. Şuppililuma tarafından Babil seferi dönüşü yaygınlaşmıştır ve sonrasında o zamana da damgasını vurmuştur.14. yüzyılda tekrar yayılan veba Avrupa nüfusunun üçte birini yok etmişti . Hastalık bilinemeyen bir sebeple 1352 yılında bitmiştir, sonrasında 15. yüzyılda ve 16 yüzyılda Osmanlı Devleti’nde (taun olarak bilinir) veba salgınları peşpeşe insanları kırıp geçirdi. (Avrupa’da ve Osmanlı’da vebalılara günahkar gözüyle bakıldıgı çok olurdu Mızraklı cin tarafından dürtüldüğü için hasta olduguna inanılan vebalı hastaya cin için muska yapılarak Ahkaf suresi okutulurdu)

yemek yazısı –iki belki de üç

nazokiraze | 03 January 2010 10:14

Bir kaç yıl önce yapılan araştırmada beş İngiliz’den birinin tabağını yaladığı, dört İngiliz’den birinin bıçağı yaladığı, yine beş İngiliz’den birinin sofrada gegirmeyi ayıp olarak bilmediği ortaya çıktı.

Hitler’in bazı gizli kalmış yönlerinin ortaya çıkarıldıgı yeni belgelerde diktatörün çok hızlı yemek yediği belirtiliyor, çok fazla kek yiyen Hitler sigara kullanmadıgı yer alıyor. Bu belge 48 saat içine imha edilmesi emrine ragmen günümüze kadar saklanmış.

ilk kadın başbakan : ağlayan dul

nazokiraze | 02 January 2010 12:33

1916 doğumlu Sirimavo Bandaranaike1959 yılına kadar sadece manevi destekçi olarak yakın bulundugu siyasetin içine bir anda giriverir,başbakan olan eşi Solomon Bandaranaike gözlerinin önünde evinin içinde suikaste kurban gidince o diğer first ladyler gibi kenara çekilmek yerine iktidarı devralmayı seçer. Hem daha önce hiç bir kadının yapmadığı bir işi, hem suikast tehlikesine ragmen hem de 1960 yılında.

eski Mısır kadınları

nazokiraze | 30 December 2009 10:51

Eski Mısır’da kadına diğer toplumlara göre daha çok önem verilirdi, zenginlerin hareminin olmasına ragmen, zengin olmayanlar genellikle tek eşliydi.Kaynaklara göre o dönem Mısır kadınları iri gözlü ve Avrupa kadınlarına göre daha dik memeliydi. Ayrıca günümüz makyajına çok yakın olan makyaj stilleri Mısır kadınının olmazsa olmazıydı.Zaten kozmetik kültürü Mısır’dan gelmiştir.

Heykellerden de anlaşıldığı üzere Mısırlı kadınlar süslerine aşırı düşkünlerdi, tırnaklar boyanır, saçlar yağlanır, yüze makyaj yapılırdı.Gözlere sürülen siyah sürmenin dışında kadınların peruk ta kullandıkları bilinir.Takılan mücevherler ise genellikle altın olurdu, ayaklara kadar bilezik takılırdı.

Eski Mısır‘da kadınların kullandıgı peruklar papirus lifinden yapılır , peruk takılmadan önce başa sıcakta eriyip hoş koku salsın diye bir macun sürülürdü.

bugün aşure günü

nazokiraze | 27 December 2009 07:45

Bugün Aşure Günü , hemde sadece İslam dünyası açısından değil. Hristiyanların Noel heyecanlarına denk geldi bu sene herkese kutlu olsun.

Aşure Günü Muharrem aynının onuncu gününe denir, bugün pek çok dinde önemlidir.İnanışa göre Hz Adem’in tövbesinin kabul edildiği, Hz.Yakub’un, oğlu hz. Yusuf’a kavuştuğu, Hz. Musa’nın Kızıldeniz’i geçtiği, Hz İsa’nın dogdugu ve göge yükseldiği, Hz.Yusuf’un kuyudan çıktığı, Hz. Eyyüb’ün hastalıktan kurtuldugu gün Aşure Günü’dür. Ayrıca Hz.İbrahim’in ateşte yanmadığı, Hz.Yunus’un balığın karnından çıktıgı gün de bugündür.

daldan dala yemek konuları

nazokiraze | 25 December 2009 08:38

Geçtiğimiz yıl Tayland başbakanının yemek programı yaptıgı için görevi sonlandırıldı. Başbakan Samak Sundaravej başbakan olmadan önce yedi yıl yemek programı yaptı ve başbakan olduktan sonra da çeşitli yemek programlarına katılarak anayasayı ihlal etmiş oldu.

Bu yıl Ocak ayında yapılan bir araştırma `Proceedings of the National Academy of Sciences`dergisinde yayınlandı ve çıkan sonuca göre erkeklerin güzel yemeklere kadınlardan daha fazla dayanabildiği gözlemlendi.Araştırmaya katılan 23 kişiye bir gün boyunca bir lokma bile birşey yedirilmedi, bir gün sonunda erkeklerin açlıktan daha az eziyet çektikleri kanıtlandı.

çam pamuklu koşnili ve çam balı

nazokiraze | 24 December 2009 09:40

Halk arasında basra olarak bilinen (Marchelina Hellenica) çam pamuklu koşnili denen böceğin çıkardığı tatlı sıvı arılarca peteklere taşınarak ,olgunlaştırılır ve çok faydalı dünyada sadece Türkiye ve Yunanistanda bulunan çam balı olarak önümüze gelir.

Bu böcek ağaç kabukları arasında yaşar, hortumlarını ağaçların iletim demetlerine sokarak beslenirler, bu demetlerin içindeki suyun büyük oranı şekerdir. Bu böceğin sindirim artıkları (basura) bala dönüştürülür. Yani çam balı arıların tek başına yaptıgı bir besin değildir, arı-koşnili böceği ortak yapımıdır.

Çam pamuklu koşnili kızıl çam,kara çam, fıstık çamı ve sarı çamda yaşar, onların bu işlemi yapabilmesi için en elverişli ortamlar nemli ve sıcak havalardır, 20 Temmuzdan Ekim ayına kadar verimli dönemdir.Karlı dönemde koşnili yaşayamaz.Yagmur yagdıgı zaman üç gün verim olmaz, etrafta yeterli arı yoksa salgı donarak boşa gider.

Koşnililerin en iyi yaşabildigi agaçlar kart agaçlardır.Dalların çatlamış kabuklarında yaşayan böcek Nisan ayı sonunda düştükleri yerlerden toplanarak üretilmek istenen bölgelerdeki çam ağaçlarının üzerine götürülür.