bildirgec.org

En Yeni Profesyonel Blogger Temaları

temamax | 23 July 2009 18:12

Blog sitelerim için o kadar çok blog teması aradım ki girip çıkmadığım yer kalmadı dersem yeridir. Ben de sizler blog oluştururken benim gibi boşa vakit harcamayın diye bu yazıyı hazırlıyorum. Sitedeki blogger temaları tamamen ücretsizdir. btemplates, eblogtemplates ve ourblogtemplates gibi
çeşitli sitelerden en beğenilen temaları kendi sitemde blog tutkunları için yayınlıyorum.
İşte birkaç örnek….

  1. Zitizen
    Zitizen
    Zitizen
  2. Driftwood
    Driftwood
    Driftwood
  3. Infinity
    Infinity
    Infinity

beyin-hafıza

massay | 08 January 2010 11:26

Şurada burada öyleleri var ki, bunların çok üstün hafızaları arkadaşları tarafından, beğenme ile karışık bir şaşkınlık, bir hayranlık, bir kıskançlık duygusu ile anlatılıyor.

  • (Şimdi aklıma gelen ilk kişi: Okul yıllarından arkadaşım Osman Altın. Lakabı hes-mak. 20-25 kişinin hesap makinası kullanarak topladığı mizan tutmazken, kendisi kaş-göz-parmak ritüeli eşliğinde hesap makinası kullanmadan yüzlerce toplamı daha hızlı yapar, mizanı tuttururdu.
    Ders notlarını gözden geçirdiğinde, toplam kaç kelime kaç rakamdan oluştuğunu rapor ederdi.
    Ve benzeri bir sürü detay.
    Şimdi bir özel bankada iş akış yetkilisi. Tüm müşterilerini “nüfusa kayıtlı olduğu yer” bilgisine değin tanıyor. Cep telefonunda kişi isim ve numaraları özel kodlarla kayıtlı.)

Bilimsel açıdan gözlemlenmiş örnekler ise:

  • Allegney Ludlum Sanayiinin başkanı Robert J. Buckley, hazırlanan bir demeci bir kez okuyor ve sonra bunu notlarına bakmadan hemen hemen aynen tekrar edebiliyor. Binlerce memurun adlarını biliyor, bunlardan biriyle bir yıl önce yaptığı bir konuşmayı nerede bıraktığını hatırlayabiliyor.
  • Ray E. Friedman şirketinin başkanı Thomas Dittmer de:” Eğer siz kendinizi işinize verebilmişseniz, her gün yapılan bin alışverişi, alışları, satışları, bir kalbin atışı gibi hatırlayabilirsiniz.” diyor. Olayları hatırlamaya yardım eden bir ritmin mevcudiyeti iddiasında.
  • Dreyfus şirketinin başkanı Jerom Hardy, Dreyfus şirketinin 6 dış ülke teşkilatının ve iki halk hizmetleri kuruluşunun yönetim kurulunda ve bunların hepsinde çalışan kilit personeli aklında tutabiliyor. ” Şimdiye kadar oynadığım golf oyunlarındaki bütün çukurları hatırladığımı sanırım.” diyor.

Türk Okulları ve Nur Cemaati

juki | 13 July 2006 09:45

Nur Cemaati Atatürkçü müdür?
Nur Cemaati Atatürkçü müdür?

hafif.org’da yaklaşık 1 aydır kesintisiz olarak devam eden Arınç’tan Gülen’e sevgi dolu sözler… isimli yazıya yeni bir boyut kazandırmak istiyorum. Şu ana kadar 72 tane yorum yapıldı. Kimileri bilinçli, kimileri bilinçsiz. Bu konuda şuuruyla yorum yapanlara teşekkür ediyorum. Ve şimdi de şu konuları tartışmak için yorum yapmış ve konuyu ilk kez okuyan arkadaşları bekliyorum.Sistemli bir şekilde yorum yapabilmemiz doğru soruları sormaktan geçer. İşte sorular:1)Sözkonusu cemaatin kime ne yarar ve zarar sağladığı?2)Türk Okulları’nda okuyan tanıdıklarımızın ne durumda olduğu?3)Cemaat içinde bulunanlar ve yaşayışları.4)Cemaatten soğuyanlar ve soğuma sebepleri.5)Bu insanlar Atatürkçülüğün günümüzdeki varisleri mi?6)Yoksa gerçek Atatürkçülük bu cemaatte mi yatıyor?

Fikirlerimizi sistemli bir şekilde paylaşmak için buyrun yeni bir fikir alışverişine…

1987 – 2002 Arası Seçkiler

Cyrano | 30 September 2002 19:33

Premiere Dergisi 15. yıldönümü dolayısıyla, çeşitli kategoriler altında en iyiler, en kötüler, en seksiler gibi bazı kategoriler oluşturmuş ve seçkiler yapılmış.

Genel olarak bakıldığında insanların yeni filmleri, yeni olayları, yeni kişileri daha rahat hatırladıkları, dolayısıyla kategorilerde daha güncel olanların daha üst sıralarda yer aldığını görüyoruz. Elbette ki haksızlık, yine de yorum yapmaya mecalim kalmadığından (onu kopyala, bunu bold yap, çizgi çiz, link ver) böylece göndermek istiyorum.

Şii Kıyamet Cemiyeti!

| 19 May 2008 11:03

http://www.islamdunyasi.com/cgi-bin/index.pl?mod=news;op=author_id;id=1126

yaşamdaki labirent

esra7909 | 21 April 2011 13:45

Öylesine büyük ve karmaşık bir labirent içindeyim ki…İnsanları anlamaya,hayatı yaşamaya başladığım günden bu yana hapsoldum ve yaşamaya,kurtulmaya çalışıyorum.Çıkmaya çalıştıkça içinde kaybolduğum,duvarlarından atlayarak kurtulmaya çöalıştıkça daha da yükselip beni engelleyen kocaman bir labirent burası.Her koridoru hayatımın ayrı bir parçası.Sonunu bir türlü getiremediğim,iyi ya da kötü olan ama hep yolun sonunda tıkandığım parçalar…Dönüp dolaşıp aynı yerlere ,aynı yaşanmışlıklara,çıkmazlara geliyorum.Bu çıkmazda olmama sebep hayatıma giren insanlar mı yoksa seçimlerim mi?Belki de hayatın bize getirdikleri mecbur bıraktıkları bu karmaşanın sebebi.Yanlış insanlara aldanıp yaşamıma katmam bu duruma sebep mi?Dost görünen düşmanlar,yalanlar,inanmak istemem,güvenmek istemem belki de…