Üvey ana baba elindeki bir çocuğun mutluluğu kadar aşk.
Her zaman özünü arar.. kavgalar, yap-ma-lar, otur-kalklar.. korkumuz mutluluklar, ne de olsa sonu var. Sanki anlık değilmiş gibi..
Çekip gitmek ise daha kolay. Bir sürü de seçenek var. Gerçek bir sürü.
Çoğu zaman hayvandan öteye! gidemediğimizi düşünüyorum. Yemeğini paylaşamayan köpekler gibi.. öylesine değerli buluyoruz ki kendimizi ve öylesine seviyoruz, paylaşamıyoruz bir türlü içimizi..biliyor musunuz bilmem: Çok nadir de olsa yemeğini paylaşabilen köpekler vardır. Aynı bizler gibi.
Yok köpek kelimesi it-ici oldu. Hem kimi köpekler bir başka köpek için yaralanıp ölebilir.!. Köpek kelimesi itici oldu dedim ama hep birilerinin bizim için köpek olmasını bekleriz. Değerimizin ispatıdır köpeklerimiz.
Bir yavru kanguru misali taşınmayı beklediğimizi söylesem daha mı sevimli olacaktı..taşımak ise hamal mıyız canım?! Bölüşelim yükü, vardiyalı işçi miyiz? Yazalım saatleri asalım görünür bir yere..üstelik hepimizin yükü yeterince ağır..
Yine de benzetmelerimizde bu ağır yüklerimizle yüksekten uçan kartallarız..keskin gözlerle her şeyi görebilen yırtıcılarız. Elbette yalnızız. Olmasak şaşardım. Bunca meziyetlerimizle, erdemlerimizle ne erişebilir seviyemize. Kalabalıklarda dahi yalnızlığımız. Hangi canlı, kalabalığı yalnızlaştırabilir ki insandan başka!!
Ve ne güzel canlılar sürü halinde göç eder. Durup beklemese bile birlikte hareket eder. Ve o canlılar birlikte pusu kurur göç yolları üzerinde. Hangi birliktelik üstün gelirse, hiç olmazsa mertçe..
Sevişmek hususunda en çok kertenkeleleri merak ederim. O duvara çivili eşini on yıl besleyen kertenkelenin nasıl bir aşkla doludur yüreği!! Aslı varsa tabii..Ki bırakın aşkı, yüce insanoğlu özürlü çocuklarına bile aynı özeni göstermez..boyu devrilsin insanlığımızın..konumuzu dağıtmayalım..
İnsanoğlunun sekse düşkünlüğünde ne alaka kertenkele..çiftleşmenin alası bizde. Cins ayrımı her zaman aramaksızın: Denizde, karada,havada..şaraplar, meyveler..ikilemeler, üçlemeler, beşer..aa bir delik..ruhumuz ise delik deşik..
Angut angut konuşmak kalmış bize angut olamadığımız için. Eş olmak kağıt üzerinde yazılı ya ne gerek var evlerimiz içinde..evlerimiz biraz lokanta hizmetinde, çamaşırhane ve yatakhane..
Aman bana ne!! alan memnun, satan memnun..