Esmer gövdesinin üzerinde ellerini gezdirdi. Çatlaklarından arasından parmaklarını içine doğru itmeye çalışıyordu. Güzel anıları hatırlatan kokusu ile yürek şeklindeki yapraklarında temmuz başka bir mevsime gidiyordu, güneşe gölgeleniyordu.
Baltasını kaldırdı katalpaya vurdu.
Azrail ile ilk karşılaşması bu olmuştu Karer’in. Azrail ağacın canını almaya geldiğinde Karer ondan önce baltasını saplamıştı gövdesine. Azrail durumdan endişeli bir müddet Karer’i izlemişti.
Kaç bin can bir müddet daha dünyayı sahiplenmişti!
Katalpa devrilirken Karer de yaz yeşiline yüzükoyun bıraktı kendini. Azrail böcek kılığına girmiş Karer’e doğru ilerledi. Ne de olsa kimse böcekleri önemsemezdi. Çok küçüklerdi ve çok.
Karer de ayağa kalkerken Azrail’i ezdi, önemsemedi. Ne bir zafer edası vardı ne de yenilmişlik ya da bir nebze uyku. Dinç gözüktüğünü söylemek de abartı olurdu.