Çocuk olmak ya da çocukça kalmak. Hiç günahsız doğup yaşayabilmek. Belki de böyle olduğunu bilebilmek. Musallaya çocukça bir oyun için uzanmak, ya da musallanın ateşini ensende hissetmek. Gözlerin ilk açılışından son kapanışına kadar çocukça oyunlar oynayabilmek. Hayaller Parkında arkadaşlar bulmak kendine, güvenilir ve vefakâr. Sonra yürümek Hayaller Parkı’nın çocukluğunda. Ensende bahar nefesini hissedebilmek bu seferliğine. Gözlerine bakabilmek arkadaşlarının hiç ihanetsiz ve hayalperest. Bulutların nefesiyle doyabilmek ve güneşte kızartabilmek içindeki hayalci çocuk aşklarını. Sonra O’na tabî olup yürüyebilmek. Hatta koşabilmek hiç tereddütsüz. Sonunda varmak Hayaller Parkı Durağı’na. Artık hayallerle yaşayabilmek gerçekçi. Ya da hayalleri ateşe atıp onların içinde yüzebilmek acı verse de.
uncategorized hakkında tüm yazılar
İnternetten Burs İlanı
dreamware | 27 September 2007 14:10
http://burs.biz/burs-almak-istiyorum/
ALÇALMA
cpgulen | 27 September 2007 13:41
Yanlızlığın kumsalında dolaştım.
Mutsuzluk şarabından tatdım,
Kargaşık bir düzende yaşadım,
Alışmaya çalışırken alçaldım…
Japonlar kurbağaya el attı.. Saydam kurbağa geliştirdiler.
SCAR TISSUE | 27 September 2007 13:32
http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=106058
I. ve II.Cumhuriyetçiler Maçı
xvolvox | 27 September 2007 13:27
Medyada “Birinci Cumhuriyetçiler” ile “İkinci Cumhuriyeçiler” furyası alıp gitmiş iş futbol takımları gibi ilk 11 çıkarmaya kadar varmış.Hatta kullanılacak oyun taktiğinden tutun,yedek oyunculara dek her şey düşünülüyor!!!Heberin devamı
Sperm arama yöntemleri
bahard17 | 27 September 2007 13:04
http://www.uzmantv.com/cerrahi-sperm-arama-yontemi-nedir
ILLUMİNATİ-1
medesa | 27 September 2007 13:03
İnanların en haasas yönlerinden biri olan dini inançlarını; Stephen Hawking, Einstein ve Bill Gates’in içinde olduğu dünyanın en zeki beyinlerini sömürerek amaçları doğrultusunda kendilerinin seçkin insanlar olarak yöneticileri oldukları, diğer insanların birer köle olarak ömür boyu çalışacakları tek bir dünya devleti ve yine kendilerinin Tanrı olarak tapılacağı tek bir din doğrultusunda hedeflerine adım adım yaklaşıyorlar.Her birinin trilyonlarca dolarlık serveti olan Rockefeller ve Rothchild aileleri ve diğer bir avuç insanın, IMF, CFR, TLC, Bilderberg ve alt kolları olan Masonik gizli örgütler sayesinde ve menfaatleri doğrultusunda dünyada istedikleri zaman savaş çıkartıp durdurabildiklerini, emirleri dışına çıkan bir yöneticiyi bir darbe ile devirip kendi dediklerini yapacak bir kişiyi yönetici yapabildikleri, istedikleri ülkeyi kaos ortamına sürükleyebildikleri, bütün dünya borsalarının ve merkez bankalarının onların emrinde olduklarını ve istedikleri ülkede istedikleri zaman bir ekonomik kriz çıkarıp o ülke ekonomisini çökertebildiklerini duymak size inanılmaz gelebilir.ABD dahil olmak üzere dünyanın en büyük devlet başkanlarının, banka ve şirket yöneticilerinin bu insanların emrinde olduklarını ve küçük devlet başkanlarının, büyük çoğunluğunun ceplerini doldurmaktan başka bişey düşünmeyen sadece birer kukla yönetici olduklarını duyunca belki bu konuda biraz düşünmek ihtiyacını hissedeceksiniz
Emekli Maaşına %25 Zam Yapmak İsteyenler.İşin Sırrı…
sirkupu | 27 September 2007 12:48
http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=271042
Bir Günün Hikayesi
| 27 September 2007 12:30
O gün evde oturup, dinlenmeye karar vermiştim. Tüm günü kendime ayıracaktım ve bu konuda kararlıydım. Kesinlikle o gün bana özel olmalıydı. Dinlenmeli, huzur dolu vakit geçirmeliydim. Tüm bi haftanın yorgunluğunu üzerimden atmam, kendimi toparlamam gerekiyordu. Bu düşüncelerle demlenmiş olay çayımı bardağa koydum ve bakkaldan az evvel almış olduğum gazeteyi keyifle okumaya başladım. Hissediyordum, evet, o muhteşem duyguyu, kendime ait olan o evde geçirdiğim keyifli vaktin huzurunu yüreğimde hissediyordum. Öylece, gazeteye bakarken tebessüm ettim. Her zaman dinç ve enerjik olmak için, şu kalabalığın arasından kısa bi süre de olsa insanın kendini soyutlaması gerektiğini fark ettim. Sonra yine tebessüm ettim ve öylece, gazetenin arka sayfasında yer alan brezilyalı mankene baktım. Tebessüm etmeye devam ediyordum ki, dalgınlığımdan olacak, elimdeki çayı bi anda döktüm, halının içine s.çtım. Tüm neşem, keyfim kaçmıştı. Gittim mutfaktan bi bez aldım ve çayın döküldüğü yeri temizlemeye başladım. Bi yandan temizliyor, bi yandan da küfür ediyordum. Şu dünyanın adaletsizliğine, keyifli vakit bile geçirmenin zor olduğuna hayıflandım.
…
Savarona34 | 27 September 2007 12:08
http://savarona34.blogspot.com/