Çocuk olmak ya da çocukça kalmak. Hiç günahsız doğup yaşayabilmek. Belki de böyle olduğunu bilebilmek. Musallaya çocukça bir oyun için uzanmak, ya da musallanın ateşini ensende hissetmek. Gözlerin ilk açılışından son kapanışına kadar çocukça oyunlar oynayabilmek. Hayaller Parkında arkadaşlar bulmak kendine, güvenilir ve vefakâr. Sonra yürümek Hayaller Parkı’nın çocukluğunda. Ensende bahar nefesini hissedebilmek bu seferliğine. Gözlerine bakabilmek arkadaşlarının hiç ihanetsiz ve hayalperest. Bulutların nefesiyle doyabilmek ve güneşte kızartabilmek içindeki hayalci çocuk aşklarını. Sonra O’na tabî olup yürüyebilmek. Hatta koşabilmek hiç tereddütsüz. Sonunda varmak Hayaller Parkı Durağı’na. Artık hayallerle yaşayabilmek gerçekçi. Ya da hayalleri ateşe atıp onların içinde yüzebilmek acı verse de.