bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

RSS nedir?

ahmetkarakis | 26 October 2007 16:17

İnternet’te her zaman ki girdiğim sitelere göz atarken rss diye bir şey dikkatimi çekti iyiki de çekmiş neden mi? Google’a rss diye yazdığımda çıkan sitelerden rss’in genellikle haber sağlayıcıları, bloglar ve podcastler tarafından kullanılan, yeni eklenen içeriğin kolaylıkla takip edilmesini sağlayan özel bir XML dosya formatı olduğunu anladım. Araştırmalarıma devam edince googlereaderı da keşfettim. Bir gmail gesabınız var ise googlereader’e üyesiniz demektir. Googlereader’e girip bu rss kodunu girdiğimizde rss’ini aldığımız site sahibi bir yazı yazdığında yazısını otomatikmen googlereaderda ki hesabınız da görüyorsunuz. Böylelikle yüzlerce siteyi tek bir yere girerek zamandan da kazanarak yazılanları görebiliyorsunuz.

INTELLIGENTSIA

| 26 October 2007 15:10

INTELLIGENTSIA
Yazarlar, sevgili yazarlarımız yazarlar çizerler kitaplarını yayınlatırlar ve 5000 adet bile satamazlar ve karşımıza aydın olarak dikili verirler. Bizlere kendi dar düşünce yapıları ile ifade etmek istedikleri bir çok konu ile karşımıza çıkarlar.. Biri ressamdır televizyonlara çağrılır tartışma programlarına davet edilir girebileceği her yere girer ve ülkeyi kurtarır sözüm ona.. Çirkef geri kafalılığın, sınıfsal farklılığın elçisi olma dışında hiç bir anlamı yoktur çırpınışlarının ifade ettiği değerler ise sadece beyninin içindeki örümcekleri besler.. Yazarlar, ressamlar, köşe yazarları, her kimse aydınım diyen ülkemin gerçeklerini bilmeden yazı yazan yorumlar yapan ve sadece küçücük bir topluluğa hitap eden başka bir dünyada yaşıyormuş izlenimi veren.. Gündem olmak için ülkesini satmak için Babam ve Piç diye başlık atan zihniyet..

AH O FOTOGRAFLAR:)

peripetty | 26 October 2007 14:32

Biliyorsunuz arkadaşlar dün kızgınlıkla yazdığım yazımı. Hepinizin yorumları için tekrar teşekkür ederim. Ama dün akşam öyle birşey olduki buradan dile getirmek istedim. Dün akşam kızgın olduğum erkek arkadaşımın tesadüfen cüzdanını açması anında birde baktım ikimizin resmi yanyana. Ama bunun bilinçli yapılmamış birşey olduğunu bildiğimden çok mutlu oldum. Ve yine sinirim hemen geçti gülücükler saçmaya başladım. Düşünsenize en sevdiğiniz ve sizin fotograflarınız yanyana. Bunun benim için anlamı çok büyük. Birçok şeyin simgesi. O fotograflar yanyana konduğu zaman ne çok anlam ifade ediyormuş meğer bizim için:) Evet biraz kırılmış olsamda sevmek,sevgiyi yaşamak dünyadaki en güzel şey bence:)

Avrupa Yakası ve Mesut Barzani

nebilim | 26 October 2007 14:06

Ne alaka demeyin!
Ne alaka demeyin!

Ortadoğu cadı kazanı olmuş ABD nin ateşiyle kaynamaya devam ediyor. Her gün gazete köşeleri ve beyaz camın ardından çeşitli değerlendirmeler yapılıyor.

Bütün bunlar devam ederken tvde Avrupa Yakası adlı diziyi seyredince benim aklıma Ortadoğu daha doğrusu Mezopotamya geliyor. “Ne alakası var?” diye sorabilirsiniz. İstendiği zaman her konu birbiri ile alakalandırılabiliyor.

Avrupa Yakası, bilindiği üzere Nişantaşı eşrafından seçilmiş bireylerin hayatı üzerine çeşitlemelerle yürümeye devam ediyor. Aslına bakarsanız Ortadoğu’da yaşananların Avrupa Yakasında yaşananlardan pek de farkı yok.

OKULUMU YAPARMISIN?

toggo | 26 October 2007 13:47

http://www.turkolmak.org/haberler/son-haberler/okulumu-yaparmisin.html

babanın ismini al istedim

bahard17 | 26 October 2007 13:04

sana bir babanın ismini vermeyi istedim birde yiğit adını baban gibi yiğit ol istedim. nasıl ki ben seni biliyorum tanıdığım en dürüst adamsın dediler ona sende onun yolundan git istemiştim. ama şimdi okadar uzakki ismin cismin şeklin ve en kötüsü hayalin bile uzak artık. belki geldiğinde bırakmamalıydım seni dinlemeseydim keşke o kulağımda çınlayan beynimi kemiren binlerce sesi. yapamadım işte olmadı oğlum güçsüzdüm sesim çıkmadı bağırıp haykıramadım canım olduğunu adını bile koyduğumu hayallerimde yüz hatlarını çizdiğimi diyemedim. şimdi af dilesem sende affedebilirmisin senden vazgeçen anneni

Fenerbahçe, Ukrayna ve 1. Dünya Savaşı

neoturk | 26 October 2007 12:42

fenerbahçe hatırası
fenerbahçe hatırası

Bir galatasaraylı olarak fenerbahçe hakkında bir yazı yazacağım aklıma gelmezdi ancak bunu futbol tarihimize bir saygı ifadesi olarak sunuyorum.Geçenlerde Ukraynanın Odessa şehrine bir yolculuğum olmuştu.Odessa da bir Türk restoranında yemek yerken (Alaturka) duvardaki bir tabloda fenerbahçenin 21 haziran 1914 te ukraynadayken çekilmiş bir fotoğrafını gördüm. Siz değerli fenerli hafif.org yazarlarıyla paylaşayım istedim.

fener ukrayna
fener ukrayna

fotoğrafın altındaki yazı:

Kıymettar bir hatıra: 21 Haziran 1914 Pazar günü Rusyada (şimdi ukrayna) Nikolayef şehri muhtelifini (karşıdaki ukrayna takımı) sıfıra karşı 3 golle mağlup eden Fenerbahçe takımı galibiyetten önce idarecileri ve Rus mihmandarla beraber.
Oturanlar, soldan: Miço,Otomobil Nuri,Arslanyan (ermeni) ,Dalaklı Hüseyin,Sak Selahattin,Hikmet Ayaktakiler: Kafile Başkanı Doktor Hamit Hüsnü,Rus mihmandar,Yahya Berki,Selahattin Manço,Nüzhet Galip,Kostantin Boris,Büyük Hasan,Süreyya, Zeki Mazlum,Jan Boris ve Şakir

***Ekli bilgi olarak Fenerbahçe 20 gün kadar Ukraynada kalmış (o zaman rusya) ve birçok maç etmiştir. Ukrayna halkı tarafından da sevilen fenerbahçe takımı Kieve davet edilmiş.Dönemin osmanlı büyükelçisi balkanlardaki karışıklıkların bir dünya savaşı çıkarabileceği endişesiyle fenerbahçe kafilesine istanbula dönmeyi salık vermiştir. Zaten çok geçmeden de 1. Dünya savaşı başlamıştır.***

KAN UYKUSU

gkaraarslan | 26 October 2007 12:19

hep gözümde canlandırmışımdır terörü,askeri ve olayları.çatışma denince malum askere gitmeyince aklıma sadece ölüler ve silah sesleri gelir.ama bu videoyu izledikten sonra her şey belirgin bir biçimde gözümde canlanır oldu.eğer zamanınız varsa izleyin derim.pkk ve türk askerinin kanlı çatışmasını hiç görüntülenmeyen video ve resimlerle izleyebilirsiniz.
burdan izleyebilirsiniz

HİÇ BİR ŞEHRİ ÖLDÜRMEYİ DÜŞÜNDÜN MÜ

bahard17 | 26 October 2007 11:39

YETMEDİ ÇABAM
şehri boğdum yalnızlığımda
havasını çekip ciğerlerime bitirdim
yok ettim denizlerini hepsini içtim
bir bir kopardım çiçeklerini ezdim
herkesten herşeyden nefret ettim
hayatta hiç kimseyi sevmedim
asla kimseye güvenmedim
yine de gittiğin günden beri küçük bebeğim
bir türlü
bu şehirden gidemedim
ve ben ne yaptıysam
ÖLMEYİ BECEREMEDİM