bildirgec.org

tehlike hakkında tüm yazılar

NÜKLEER TEHLİKE Mİ FAYDA MI ?

admin | 07 December 2009 16:57

İnsanın ilk aklına gelen şey mutlaka tehlike olduğudur. Farkettiniz mi başlığı yazarken bile ilk önce tehlike kelimesini yazıyoruz. Buda bir ön yargıya sahip olduğumuz anlamına geliyor. Ne yapılırsa yapılsın bundanda kolay kolay kopamayacağımızıda gösteriyor. Şu ünlü çevreci yeşil grubun dünya üzerinde kendilerince verdikleri savaşı göz önüne alırsak büyük bir çıkar çevresi oluştuğunu görmek hiçte zor olmuyor. Yeşilci çevrecilerin çıkış merkezi Kanada, ki özgürlüklerin had safhada olduğu bir yer. Burda insan durmadan edemiyor, Kanada ki işletme halinde 18 Nükleer santrala sahip. Düşünün bi kere kendi ülkelerindeki santraller konusunda bir şey yapmıyorlar diğer ülkeleride karıştırıyorlar.

Michael Jackson Virüsü

eburhan | 02 July 2009 10:57

Vietnam kaynaklı itcenter sitesinde yer alan habere göre, Michael Jackson‘ın ölümünden yararlanmak isteyen birileri bir virüs hazırlamış.

Kişilere gönderilen bir e-postaya tıklanıldığında, bu e-posta içerisinden bir web sitesi çağırılıyor ve bu web sitesinde MJ‘yi öldüren adamın kimliğini ve resmini görmek için bir dosya indirmeniz isteniyor. Dosya indirildikten sonra sabit diskinizde yer alan kişisel bilgileriniz (banka hesaplar, parolalar…) çalınıyor.

Öksürerek İnsan Öldüren Hayvan:Dağ Sıçanı

YaMTaR | 28 January 2009 14:47

Dağ sıçanları büyüklükleri yetişkin bir kedi kadar olan Kuzey Yarımküre’nin dağlık bölgelerinde yaşayan ot yiyerek beslenen kemirgen hayvanlardır.

Dağ Sıçanı
Dağ Sıçanı

Dağ sıçanlarının en önemli ikinci özelliği insanlar gibi şehirlerde yaşamalarıdır, ama yeraltı şehirlerinde, 1901 de bulunanan bir yeraltı şehrinde 400 milyon dağ sıçanının yaşadığı görülmüştür. Bu yeraltı şehrinin genişliği 160km, uzunluğu ise tam tamına 390 km dir.
Dağ sıçanlarının en önemli özelliği ise en tehlikeli 2. hayvan olmalarıdır, dağ sıçanları halk arasında hıyarcıklı veba olarak bilinen hastalığa karşı çok hassastırlar ve öksürerek bu hastalığı insanlara yayarlar. Dağ sıçanlarından ölen insanların sayısı 1 milyara ulaştığı biliniyor.
Daha fazla bilgi için tıklayınız.
Tıklayınız2

Baz İstasyonları: Tehlikesi biliniyor peki önlemler neyi bekliyor…

admin | 29 December 2008 21:42

Sağlık Bakanlığı Afişi…
Türkiye’de baz istasyonlarının tehlikesi biliniyor, buna rağmen köşe başına baz istasyonları kurulmaya devam ediyor. Tehlikesini bil ama bildiğini oku prensibi, herhalde bizim memlekete veya az gelişmiş toplumlara ait bir boş vermişlik.
Baz İstasyonlarından yayılan elektromanyetik dalgaların başlıca zararlarını özetleyebiliriz: (Bakınız: Zararları)

*Dokularda ısınma sebebi ile oluşan etki alanı.*Doku hücrelerinde deformasyonlar meydana gelmesi.*Hücre zarlarının delinme riski.*Sinir zarlarının, deformasyona uğraması.
Bütün bu durumlardan insanda meydana gelebilecek hasarlar: Sinirlilik, unutkanlık, uykusuzluk, depresyon, Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı ve tabi ki kanser durumları…
Baz İstasyonu Tehlikesi İlk Kez Kabul Edildi…
Sağlık Bakanlığı tehlikeyi arz ediyor, TÜBİTAK ise daha kesin veri yok, araştırılıyor, diyor.
Sayın yetkililer neyi bekler veya neyi gözler? Bana dokunmayan yılan bin yaşasın mı? Yoksa insan hayatına verilen boş vermişliği mi?

İnternet: Girilmesi Tehlikeli ve Yasaktır

dahicocuk | 27 November 2008 14:41

İnternetteki sansür kitaplara bile konu oldu. Dr. Yaman Akdeniz ve Dr. Kerem Altıparmak tarafından hazırlanan “İnternet: Girilmesi Tehlikeli ve Yasaktır” kitabı İnsan Hakları Ortak Platformu’nın (IHOP) ‘İfade Özgürlüğü Programı’nın katkılarıyla bedava olarak yayınlandı.25 Kasım 2008 Salı yani bugün yayınlanan kitap hem ingilizce hem de türkçe yayınlandı.Basılı kitap olarak da yayınlanan kitabı kitapçılardan ve İHOP’tan temin edilmesi mümkün olacaktır.

Aşağıdaki linklerden istediğinizi indirebilirsiniz.

TEHLİKENİN FARKINDA MISINIZ? (2)

yazartaha | 06 November 2008 09:49

Bu başlık altında ilk yazımı “Küresel Isınma” konusunda yazmıştım. İkincisi yazım ise; dünyayı tehdit eden bir diğer tehlike olan “Nükleer Savaş” konusunda…
Nükleer savaş, diğer bir değişle “Nükleer Felaket” gerçekten çok önemli bir konu olarak dünyayı tehdit ediyor. Hatta öyle önemli bir konu ki; uluslararası strateji uzmanları; ellerinde nükleer silaha sahip olan ülkelerin, bunların başında A.B.D, İran, Rusya, Hindistan, Pakistan, hatta Kuzey Kore’nin, nükleer savaş olasılığını halen devam ettirdiği görüşünde. Tabii bunun ileri ki 70 yıl içerisinde gerçekleşme ihtimali oldukça düşük. Fakat böyle bir savaş gerçekleşirse insanlığa vereceği zarar çok büyük. Araştırmalara göre insanlığın %80’i böyle bir senaryonun karşısında yok olacağı görüşünde.
İlk olarak bu konu hakkında kısa bilgiler vermek istiyorum sizlere… Nükleer savaş ne demek? Nükleer savaş; nükleer silahların kullanıldığı savaşlar anlamına gelir. Peki, nükleer silahlar hiç kullanıldı mı? Evet; ilk olarak A.B.D tarafından Japonya’ya karşı kullanıldı. Acaba, nükleer silahlar üretiliyor mu? Tabi ki hala üretime devam edilmekte. İran, Rusya, A.B.D gibi ülkeler bu işin başını çekiyor. Eğer nükleer bir savaş çıkarsa bunun etkileri ne düzeyde olabilir? Aslında bu sorunun cevabı nükleer savaşın ne kadar dehşet verici olduğunu bizlere gösterir nitelikte. Olası bir nükleer savaşta; en aşağı düzeyde başlayıp %100 ölüm dozuna kadar olmak üzere radyasyon etkileri görülecek.
75 röntgene kadar: Herkes için tehlikesiz alınabilecek radyasyon miktarı
75 röntgen: Savaş dozu
150 röntgen: Hastalık başlangıç dozu
300 röntgen: Ölüm başlangıç dozu
450 röntgen : %50 öldürücü doz
600 röntgen: Herkes için %100 ölüm dozu
(Sivil savunma Genel. M. verilerine göre). Bu veriler bile insanın hakikaten tüylerinin diken diken olmasına neden oluyor.
Biraz önceki veriler savaşın vereceği zararların bir kısmı. Asıl siz şimdi yazacaklarıma bir göz atın:
1. Çin: 16.716.000
2. Hindistan: 12.424.000
3. Pakistan: 9.171.000
4. Brezilya: 7.962.000
5. Mısır: 7.834.000
6. İran: 7.431.000
7. Rusya: 6.273.000
8. Japonya: 5.890.000
9. Arjantin: 4.337.000
10. ABD: 4.056.000
11. Fransa: 3.509.000
12. İngiltere: 2.891.000
13. İsrail: 2.594.000
Bunlar ise gerçekten tüyler ürperten gerçekler. Bunlar nedir diye soracak olursanız nükleer savaşın gerçekleri. Olası bir nükleer savaşın ilk gününde ölecek insanların sayıları.
Nükleer savaşın nam-ı diğer “Nükleer Felaket”in getireceği zararlar ortada. Bünyelerinde nükleer silah bulunduran ülkeler bu derece büyük zarar verecek dehşeti görmemezlikten geliyor adeta. Üstüne üstlük, bir de bunlarla övünüyorlar. Allah aşkına; bunun neresi övünülecek nitelikte? Böyle bir savaşın olması sadece insanoğlunu da değil, hayvanların ve bitkilerinde sonunu getirebilecek güçte.
Kısacası; böyle bir savaşın olması tüm dünyanın kökünü kurutabilir. Ve bu son; nükleer silah bulunduran ülkelerin parmağının ucunda. Eğer bu ülkelerin biraz acıması varsa, dünyaya verebileceği zararlardan haberleri varsa, ne ileri ki 70 yılda, ne de 1000 yılda bu silahlara dokunmazlar. Ki bunun tersi olursa gerçekten dünyanın sonuna yaklaşılıyor demektir!

Mucize Tasarımla, Sağırlar da Duyabilecek

tuncelik81 | 29 October 2008 19:52

Vibering
Vibering

Dünyayı daha iyiye götürebilecek bu mükemmel tasarım ile artık sağır insanlar müziksiz kalmayacaklar, tatlı bir fısıltıyı duyabilecekler ve telefonla konuşabilecekler. Hatta olası tehlikelere karşı uyarılacaklar. ‘Vibering’ adı verilen bu tasarımla ses algılama, yüzük ve kol saati olarak kullanılan ses tanıma sistemiyle sağırlara yardım etmenin mükemmel bir yolu olacak.