İnsanın ilk aklına gelen şey mutlaka tehlike olduğudur. Farkettiniz mi başlığı yazarken bile ilk önce tehlike kelimesini yazıyoruz. Buda bir ön yargıya sahip olduğumuz anlamına geliyor. Ne yapılırsa yapılsın bundanda kolay kolay kopamayacağımızıda gösteriyor. Şu ünlü çevreci yeşil grubun dünya üzerinde kendilerince verdikleri savaşı göz önüne alırsak büyük bir çıkar çevresi oluştuğunu görmek hiçte zor olmuyor. Yeşilci çevrecilerin çıkış merkezi Kanada, ki özgürlüklerin had safhada olduğu bir yer. Burda insan durmadan edemiyor, Kanada ki işletme halinde 18 Nükleer santrala sahip. Düşünün bi kere kendi ülkelerindeki santraller konusunda bir şey yapmıyorlar diğer ülkeleride karıştırıyorlar.Nükleer santral, bir veya daha fazla sayıda nükleer reaktörün yakıt olarak radyoaktif maddeleri kullanarak elektrik enerjisinin üretildiği tesisdir. Radyoaktif maddeler kullanılmasından dolayı diğer santrallerden farklı ve daha sıkı güvenlik önlemlerini, teknolojileri içerisinde barındırır.Nükleer enerji günümüz elektrik ihtiyacının yaklaşık ’sini karşılamaktadır. Bazı ülkeler enerjilerinin büyük bir kısmını nükleer santrallerden üretmektedir. Örneğin Fransa Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı verilerine göre elektrik enerjisinin u′ini nükleer enerjiden sağlamaktadır. Birde aynaya bakın arkanızda ne göreceksiniz gene başka ülkelerin nükleer santral yapmasını engellemek için uğraşan çevreci yeşillerin fransada hiç bir etkisi olmamış ki ülkenin elektrik enerjisinin % 75 i burda karşılanıyor. İlginç değil mi ? elektriğin büyük bir çoğunu aldığımız Bulgaristan da bile 2 adet nükleer santral mevcut ve biz onlardan elektrik satın alıyoruz. Türkiye ermenistan sınırında ermenistana ait nükleer santra bulunmakta. Düşünün orda meydana gelebilecek bir sızıntıda ülkemiz ne kadar tehlike içerisinde. Çernobili hatırlayanlar olacak mutlaka, ama emin olun ermenistan sınırındaki tehlike ona göre daha büyük. Artık siz düşünün gerisini…