bildirgec.org

sultan hakkında tüm yazılar

Her role giren adam ”Şener Şen”

gorcun | 28 June 2009 16:54

Şener Şen
Şener Şen

Türk sinemasının gelmiş geçmiş en iyi oyuncularından biri olan Şener Şen, 26 Aralık 1941 yılında Adana’da doğmuştur. Kendisi de oyuncu olan Ali Şen’in oğlu olarak dünyaya gelen Şener Şen aslında tiyatro kökenlidir. Ama çoğu oyuncu gibi o da tiyatro kazancı yetmediğinden sinema sektörüne girmiştir. İlk olarak sadece kameraya göründüğü ve çok kısa repliklerinin olduğu figüran rollerle bir çok filmde (Altın Prens Devler Ülkesinde, Katerina 72, Ayrı Dünyalar, Aptal Şampiyon) boy göstermiştir. Bak Yeşil Yeşil’de Ahmet Özhan’ın menejeri ve Bizim Aile’deŞener karakterini oynadıktan sonra kendisini kitlelere tanıtacak olan Body Ekrem rolüyle Hababam Sınıfı’nda oynamıştır. Kırmızı eşofmanları, çapkın bakışları ve hemen gaza gelen karakteriyle Body Ekrem daha o zamandan Türk sinemasının unutulmaz karakterleri arasında yerini alacaktır. Bundan sonra yapımcı ve yönetmen Ertem Eğilmez’in ve dönemin bir çok yönetmeninin aradığı oyuncular listesine giren Şener Şen, çok hızlı ve fazla sayıda filmin yapıldığı 80 öncesi dönemde birçok yapımda yer alır.

TIKANDI BABA

nacak | 25 May 2009 14:28

Bugün tıkandı babanın meşhur hikayesini anlatmak istedim . Bazen öyle anlar oluyor ki kendimi Tıkandı Baba gibi hissediyorum ama bu hikayeyi anımsayınca gülümsemeden geçemiyorum .
Tıkandı babaya geçmeden önce Ziya Paşa’nın şu beyitine yer vermek de anlamlı olacak. Lise yıllarında Ziya Paşanın bu beytinin geçtiği şiirini uzun uzun tartışırdık derste. Edebiyat hocamız bile sinirlenirdi kaderin cilvesine kendine hakim olamayarak . Ama kızmak ne fayda , ne kadar tedbir alsan da bazen evdeki hesap çarşıya uymayıveriyor. Ziya Paşa der ki o beyitte;

‘Bi baht olanın bağına bir katresi düşmez,
Baran yerine dürü Güher yağsa semadan ‘

Çok zor, çok despot: Yavuz Turgul

kahramancayirli | 27 April 2009 17:35

züğürt ağa
züğürt ağa

Çok zor, çok despot: Yavuz Turgul

Kahraman Çayırlı

Ne kadar da sert! Bozar etrafındakileri. Hatta ağlatır. Kimselere röportaj vermez. “Vay be, konuştuk onunla, konuştuk işte” diye çığrınırlar onunla röportaj yapabilenler. Zor adamdır vesselam.

Sultan filmini izlemeye başlayıp da bırakabileniniz var mı? Türkan Şoray’ı, Bulut Aras ve Şener Şenle buluşturan mükemmel öyküyü, o sert adam yazdı işte… Derken Çiçek Abbas’ı da yazar, ilk kez yönetmenlik koltuğuna oturduğu “Fahriye Abla” gelir sonra, “Züğürt Ağa” (senaryosunu yazdı-Nesli Çölgeçen yönetti), “Muhsin Bey“, “Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni“, “Gölge Oyunu“, “Eşkıya” , “Gönül Yarası” ve nihayet “Kabadayı”…

kadınlar falan.

nazokiraze | 15 March 2009 09:28

Kaç yaşında olursa olsun, hasta, çirkin,evli,bekar ne durumdayda önemli değildir kadın için, her zaman güzel, bakımlı olmaya çalışır. Kapalı, açık, zengin, fakir hiç farketmez. Kadınların ortak özellikleri dışında ,ülkelerine göre de büyük farkları var.

Fransız kadınları Avrupanın en bakımlı ve zayıf kadınları olarak gösterilir, bu ugurda Fransız Kadınlar Niçin Kilo Almaz adlı kitap bile yazılmıştır. Kitapta şarap ve ekmek düşkünü oldukları halde Fransız kadınlarının nasıl zayıf kalabildikleri irdeleniyor. Fransa Kraliçesi Marie-Antoinette zamanında puf adı verilen saç modeliyle çok dikkat çekmiş olan Fransa kadınlarının tarih boyu zerafetine ne kadar düşkün oldugunu göstermiştir.Kraliçeden sonra puf modeli, soylu kadınlar arasında bir hayli moda olmuştur. Ayrıca bildigimiz yayvan, şampanya kadehleri yapılırken, o zamanlar prenses olan Maria Antoinette’nin gögüsleri, Sevres seramik fabrikasında ölçü alınarak yapılmıştır.Böylece Maria Antoinette’nin gögüsleri ölümsüzleşerek, günümüze kadeh olarak gelmiştir.

bir kitap( taif’te ölüm), bir sultan( 2. abdülhamit) bir fotoğraf albümü(2.Abdülhamit’in Fotoğraf albümü)

biSGen | 03 September 2008 14:38

geçenlerde bir arkadaşımın önerisiyle gazeteci ve yazar hıfzı topuz‘un ocak 1999’da remzi kitabevi’nden çıkan “Taif’te ölüm” isimli tarihi romanını okudum.

mithat paşa
mithat paşa

kitap kısaca, iki kez sadrazamlık yapmış Mithat Paşa’nın, Osmanlı imparatorluğunu çağdaşlaştırmak,sağlamlaştırmak için yaptığı çalışmaların, uğradığı haksızlıkların ve dönemin gaflet içinde olan yöneticilerinin hayatlarından önemli olan kesintileri bize sunuyor.
kitap hakkında şurada epey bir bilgi verilmiş. ilgilenenler bakabilir.
Kitabı okurken son osmanlı sultanlarından 2. abdülhamit hakkında bilgi toplamaya başladım ve ilgimi çeken değişik yorumlara rastladım.
sözgelimi mustafa kemal onun için :””Abdülhamid’in idare tarzı azami müsamahadır. “(Kaynak : Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı , sf 327 , Mustafa Armağan) derken, Enver Paşa, Beylerbeyi Sarayı’nda hapis olan sabık sultanı ziyaretten dönerken Talat Paşa’ya ağlaya ağlaya şu itirafta bulunur: “Başımıza ne geldiyse bu adama yaptıklarımızdan geldi ve daha ne gelecekse o yüzden gelecek.
yine günümüz tarihçilerinden prof.ilber ortaylı ise;”Dünyanın son hükümdarı , son evrensel imparator 2.Abdülhamid Han’dır.” demiş.

II. Abdülhamit
II. Abdülhamit

bu araştırmalarım sırasında 2. abdülhamit’in fotoğrafçılıkla da ilgilendiğini öğrendim.
şurada bu konuda bir yazı var.
derken üye olduğum bir gruptan Abdülhamit’in tüm fotoğraf albümlerine ulaşabileceğim bir link yolladılar. oh ne âlâ…
biraz daha araştırınca 2.Abdülhamit’in ABD kongre kitaplığına hediye ettiği (tarihini bulamadım) 36 adet fotoğraf albümü( albümde 1200’den fazla fotoğraf var) olduğunu ve bunların bir abd üniversitesinin sitesinde sergilendiğini öğrendim. linke tıkladıktan sonra karşımıza çıkan arama kutusuna “ABDUL-HAMID 2 COLLECTION” yazıp tıklayınca albüme ulaşılabiliyor.
örnek fotoğraflar:

beyoğlu
beyoğlu

sirkeci limanı
sirkeci limanı

son olarak Abdülhamit’in boğaz köprüsü projesini yaptıran ilk kişi olduğunu biliyor muydunuz?

II. Abdülhamit'in köpRü pRojesi...
II. Abdülhamit’in köpRü pRojesi…

( umarım asparagas değildir, zira net ortamında her yazılan doğru olamayabiliyor!)
bakalım bu yazıdan sonra kitabı kimler okuyacak, ya da önceden kimler okumuş?
selamlar/sevgiler/saygılar

Yavuz Sultan Selim

64egesel64 | 19 March 2008 13:14

YAVUZ SULTAN SELİM ihanetin karşılığının ne olması gerektiğini çok güzel izah etmiş.
Şöyleki;
Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim, tebdili kıyafet yapmış, Kuşlar
Çarşısı’nı geziyormuş.

Avcılar avladıkları kuşları, tuzakçılar yakaladıkları maharetli,
eğitimli, güzelim kuşları satıyorlar.

Bir ara gözü kekliklere ilişir padişah’ın.

Bir grup kekliğin üzerindeki varakta, ‘Tane işi satış fiyatı 1
altın’ yazıyor.

Hemen yanı başlarında asılı, adeta altın kafes içinde bir keklik
daha var ki, fiyatı; 300 altın.

Kumdan masallar sergisi

pre | 23 July 2007 21:55

Kumdan Masallar 2007
Kumdan Masallar 2007

Şimdilerde Carrefour İçerenköy alışveriş merkezine gidenler otoparkın hemen girişindeki platformu farketmiştir. Ancak farketmeyenler için bildiri görevini üstlenelim.

Bu sergi nedir diyecek olursanız Türkiye ile ilgili figürlerin, olayların kumlarla yeniden canlandırılması diyebiliriz. Padişahlardan tutun da İstanbul’un fethine kadar pek çok unsur kumlar üzerinde hayat bulmuş.

Sergi 30 Eylül 2007 tarihine kadar gezilebilir. Giriş ücreti yetişkinler için 5 ytl, 12 yaşından küçük çocuklar için ise 2.5 ytl olarak belirlenmiş.