bildirgec.org

Şimdi zaman değişti hiçbirşey eskisi gibi değil ne kadınlar kadın ne kızlar kız… Kadınların hepsi herşeyi otomatik yapıyor
-Ne yaptın hayatım nasılsın?
-ay sorma çamaşır yıkadım, bulaşık, yemek

Dügmeye basmayı bile kaydadeger işten sayan yeni nesil kadınlarıyız. Odun taşımayı, su kaynatmayı, halı yıkamayı, yorgan kaplamayı bilmeyiz biz. Bilenin de kıymetini hiç bilmeyiz.

Evlenirken çeyizler bile değişti, nerde dantel takımları, kanaviçeler, yatak takımları, raf örtüleri, saten yorganlar, yün yataklar, havlu kenarları…

1 ekimde sandıklar Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) devir edilmeye başlanacak. toplam 17 sandığın devri yapılacak. iki aşamalı sürecin 2 yıllık uzatma süresiyle birlikte 5 yılda bitirilmesi planlanıyor. devir işlemleri tamamlanana kadar sağlık hizmetlerinde bir değişiklik olmayacak. sandıklardan yararlananların, mali haklarında kayıp yaşanmamasına özellikle dikkat edileceği belirtildi.

merak ettim ve sorayım dedim !? 🙂
ama buna verilecek kesin bir cevap yok
yani ne tam anlamıyla %100 evet nede %100 hayır diyemeyeceğimiz ortada ! 🙂

şimdi bu soruya cevap vermek isteyenler olursa eğer ! evetin ve hayırın toplamı %100 ü geçmeyecek bir şekilde örneğin
benim için evet % 51 hayır ise %49
şeklinde bir bilgi verilirse daha bilimsel bir çalışma olacak gibi ! 🙂

neyse sorumuzu sorduk:

hayatınızdan memunmusunuz !?

Evet % ??
Hayır %??

Türkiye referanduma gidiyor.
Ya da gitmiyor. Ama referandum var.
Hafif .ORG’un kışkırtmalarına dayanmayarak “MERAKLI OL!” dum.
Referandum ne çeşit bir iştir?
Ne zamanlarda yapılmıştır?
Hakkında ne gibi bilgiler edinebilirim, başladım didiklemeye…

İşte refrandum hakkında bulabildiklerim.

REFERANDUM NEDİR?

referandum.org’a göre:
Referandum (latince referendum) genelde anayasa değişikliği, yasaların kabulu ve ya çok önemli meselelerde halkın iradesini belirlemek amacıyla yapılan oylamadır. Referandumda halkın iradesi idareye doğrudan doğruya yansımakta olup doğrudan demokrasi’nin güzel bir örneğidir. Referandum ile ilgili bilgiler ve devamı burada

Hizmetleri kadar gazeteciler ile yaşadığı polemikler ve mahkemelerde aylarca süren davaları ile sürekli gündemde olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı İ.Melih GÖKÇEK’ in başı bu sefer gerçekten çok ciddi bir dertte.

Ankara da doğup büyümüş bir birey olarak o kaos dolu günleri tabii ki de unutmam mümkün değil. Hava kirliliğinden günlerce okulların tatil olduğu seksenli yıllar , ulaşım ağının kitlenme noktasına geldiği kavşakların ve caddelerin artık trafik yükünü kaldıramadığı doksanların başları ve nihayet tertemiz bir hava ve akıp giden trafiği ile ikibinli yılların Ankara’ dı.

İyisiyle kötüsüyle , öyle böyle bir seçimi daha geride bıraktık.Geçen seçimde tek başına
iktidar olan AKP yine tek başına iktidar oldu. Başta şunu söylemeliyim. Ben AKP’ye oy
vermememe rağmen onların bu başarılarını kutluyorum. Yüzde kırkaltı küsür ile yeniden tek
başlarına iktidarlar.Artık AKP için galibiyet sarhoşluğuna kapılmamalılar demek anlamsız.Çünkü
onlar dört yıl öncede böyle tek başına iktidar olup galibiyet sarhoşluğuna kapılmadılar,
bu seferde zafer sarhoşu olmayacaklardır.Ancak burada AKP’nin üzerinde durması gereken önemli
bir nokta var. Türkiye’de oy kullananların yüzde kırkaltısı AKP’yi istiyor tamam ama ya yüzde
elli dördü… AKP’nin demokratik bir şekilde yapılan seçimlerde başarılı olduğu kaçınılmaz bir
gerçek ancak AKP yüzde elli dörtlük (yani oy kullananların yarısından çoğunu) bir kesimi hala
ikna edememiş gözüküyor. Yeni dönemde bu nokta üzerinde duracaklarını umuyorum. Çünkü bir daha
ki seçimde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ikna olmayan yüzde elli dörtlük kısmın büyük bir
çoğunuda yanında görmek isteyecektir.Bu da beyanatlarından anlaşılmaktadır.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/6938599.asp?gid=180

http://www.ysk.gov.tr/ysk/secmenBilgi.jsp

http://www.ntvmsnbc.com/news/414582.asp

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/6909429.asp?m=1