bildirgec.org

nazo hakkında tüm yazılar

bunları sevmem, yiyeni de sevmem….

nazokiraze | 23 November 2008 17:53

Küçüklüğümde annemin sık sık yurtdışına gitmesinden ötürü Nurten teyzemde yaşıyordum. Nurten teyze bana 12 yaşıma kadar bakan kadının ismiydi. Annem ülkeye geldikçe her zaman ziyaretime gelir okulumdan dolayı sadece hafta sonra yanına alırdı. Ama konu Nurten teyzem ve anam degil. Konu yine yemek.

Çocuklugum kereviz için dayak yemekle geçti. Evet nefret ederim ben kerevizden hala da yemem, evdekilere de yedirmem, zaten onlar da istemez. Sevdiklerini sanmıyorum, kokusu yeter yahu insanı mahvetmeye. Tesadüf Nurten teyzemin kızı sevginin kerevize bayılması ve haftada 2 kere pişmesi bana hayatı zehir ederdi.( Allah’tan Thomas’a aşıktım onunla avunuyordum).(aslında kereviz salatası fena degil ama Nurten teyze hep sulu yemegini yapardı)

yenilesi kaypak

nazokiraze | 21 November 2008 14:59

Mantıyı herkes sever, mantıyı sevmeyen ölsün. Ama her kadının harcı degil mantı açmak.(mesela benim) ya hazır alırız, ya açan birine dadanırız yeriz. Mantı oldu mu tokken acıkır, şişmanken rejimi bozarız. Sarmısak kokusunu önemsemeyiz.Mantı yı sevmeyen tek tanıdıgım eşim olacak agzının tadını bilmeyen kişidir.

Mantı seven her bünye erişte de sever. Erişte köylerde yapılır gelinlere, kızlara yollanır. Erişte böylece büyükşehir de görmüş olur. Erişte seven biri olarak kaypaktan bahsedecegim. Diğer yörelerde varmı bilmiyorum ama yıllar evvel yolumuz Çorum’a düştüğünde tanıştım kaypakla. Adından dolayı uyuz olarak yedigim sonra yapılışının a kolay olması sebebiyle her erişte açan tanıdıgıma rica edip yaptırdıgım şeydir kaypak. Erişte gibi ince uzun narin degil de üçgenimsi gelişigüzel kesilir kaypak. Pişirilişi de daha değişiktir( burda peynirlisi var)

yemekli yazı

nazokiraze | 13 November 2008 13:48

Ülkemizde hepimiz artık beslenmemizi bile günümüze göre yapıyoruz. Fastfood yemekler aklımızı başımızdan almış. Çocuklarımız hamburger, misafirlerimiz pizza bekler olmuş. Yemege gidince artık salat-barlar da alıyoruz soluğu. Kebab, döner kültürümüz de şaştı. Bazı yerlerde lahmacunla pizza aynı yerde satılıyor. Simit evleride garipleşti. Artık simitevlerinde hamburger, pizza da var hatta bizim burda ki körolasıca simitevinde inan ki simit yok:))Biraz mutfaktan konuşalım istedim.

İnsanımıza taze ve doğal yapılmış şeyler artık lux geliyor. Ev reçelini, eriştesini, tarhanasını yaptıran kendini şanslı sayıyor.Salçası da ev yapımıysa degmeyin keyfine.

Yediklerimiz içtiklerimizden bizim kültürümüze ait olanları biliyormuyuz? Hepimiz belli başlı birkaçını biliriz. Mesela ayran Göktürkler tarafından icad edilmiş hemde tesadüfen geleneksel içecegimizdir yani. Tarhana desek zaten değinmiştik burda ülkemizin başına gelmiş en güzel şeylerden biri.Boza da bilinen en eski Türk içeceklerinden biridir.Zamanla deniz yolu aracılı ile İran’a Kafkasya’ya kadar yayılmıştır.

bizde ögrenci olduk

nazokiraze | 05 November 2008 15:36

İlkokul günlerimden yazasım geldi bu aralar nostalji günlerim gibi. Bu arada aklıma nostalji kelimesinin bu kadar sık kullanılmaya başladıgı dönem de geldi aklıma nostalji nostalji bilen bilmeyen kullanırdık:)

Yazma sebebim kızımın okuluna ne zaman gitsem ne kadar şanslı olduklarını, yine de hep bir doyumsuzluk içinde kıvrandıklarını düşünürüm şimdiki çocukların.

Tamam İstanbul’un göbeginde okuduk okulu o yıllara göre kaloriferli, bahçesi geniş, daha bir imkanlıydı okulumuz.Ama şimdi bakıyorum o zamanın en iyi imkanlarıyla karşılaştırınca şaşırıyorum. Teknolojik anlamda söylemiyorum elbette şimdi en kötü okulda bile( İstanbul için geçerli) bilgisayar hatta her sınıfta dvd,tv,projektör vesaire. o zamanlar zaten bunlar yoktu bunları kastetmiyorum.

ben ve Egenin otları

nazokiraze | 03 November 2008 23:27

İnsan yaşadıkça, gezip, görüp,yeni insanlar tanıdıkça değişik damak zevkleriyle de tanışıyor. Bazen hayatımızda hiç tatmadığımız hatta adını bile duymadıgımız şeyleri ilk kez yiyip, bazen de sevmedigimizi düşündüğümüz bir yemeği aslında tattıktan sonra tiryakisi olacak kadar begendigimiz mutlaka olmuştur.

Belli mutfaga baglı kalmaksızın herşeyi tatmalı insan. Yıllarca Kuşadası’nda kalıpta oranın damak zevkine alışmamak ne mümkün? Ege yemekleri sırf zeytinyagıyla yapılan ot agırlıklı harika yemekler. Bu aralar yine hasret damarım kabardı galiba oraların yemeklerini arar oldum. Arkadaşlar kargoyla ot çöp yollarız dediler bakalım hayırlısı.

küçüklük hatalarımız

nazokiraze | 20 October 2008 08:39

Küçükken ya da büyümüşken yaptığımız irili ufalı saçma sapan zararlı zararsız pek çok hata, dalgınlık yada kötülük yapmışızdır. Büyüdükçe hatalarımız fazlalaşmıştır ama türü değişmiştir. Şimdi küçükken yaptığımız hatalar bize komik gelir ama hala ve aslında çok daha zararlı şeyler yapmaya devam ediyoruzdur.

İlkokul beşe giderken sokağımızın sonunda terkedilmiş bir ev vardı ve biz çocukların çogunun yaptığı gibi oraya perili, lanetli ev adını takıp kendimizce macera yaşıyorduk. Bu maceralarımız kocakafalı sarı bir kedinin oraya yavrulamasıyla daha hareketli bir hale dönüşmüştü. Gidip gelerek anne kedinin bizede alışmasını asğlayan biz yardımsever veletler evden cebimize Allah ne verdiyse yağlı sulu yiyecekleri cebimize doldurup sürekli lanetli evin yolunu tutardık. Bebeklerin gözleri yeni açılmışken biz onların bizim fasülye, pilav, köfte yememelerine kızar ve şaşırırdık. Nedense ben müthiş fikrilerimden biriyle! onlara süt vermemiz gerektiğini orta attım. Artık süt verecektik, yaşasın bitlenme tehlikesi kalmamıştı. Biz yemek götürmeyince tabi anne çere çöpe yemek bulmaya gitmeye başladı, biz de dadılık yapmaya iyiden iyiye başladık. Duvar boyası kapakları bulup onlara süt doldururken sevinçten zıplıyorduk bebeler iyice doyacaktı annelerinin sütü bizce yetmiyordu. Henüz gözleri yeni açılmış bir yavru kedinin hiç derin olmayan paslı boya tenekesi kapağından süt içemeyecegini anlamamız çok uzun sürdü eve bunu büyüyünce anladık. Biz yardım etmeliydik öyle ya biz onların dadısı olan acaip yardım sever iyi çocuklardık. Kafalarını, çenelerini süte batırmamıza ragmen tık yok, üstelik üstleri başları süt oldu hele benim kendime ayırıp özel ilgilendigim sarı kedi iyice süte bulanmıştı. Yıkamak gibi çok parlak fikir hemen aklıma geldi ve muslugun başında toplaşmamız uzun sürmedi.